kevser sarabi - evet,bozadeyince insanlarin aklina gelen tek ve ilk adres burasi. ünü dünyayi tutmus. atatürk'ün bardagini muhafaza ediyorlar, dekorasyon buram buram tarih kokuyor. sahip çikmamiz ve yasatmamiz gereken ilk 100 degerimizden biri vefa bozacisi. ailevi nedenlerle sarsilmasi ve kapanmasi hepimizi çok üzer, kültür bakanligimizin bu tarihi mekana mutlaka destek olmasi gerekli. evet diye baslamanin ardindan kendi düsüncemi söyleyeyim. çocuklugu adapazari'nda rumeli göçmeni bozacilarin "eksi tatli bozam var" diye geceyi yirtan tiz çigliklari ile, penceremizden asagi uzatilmis tenceremize sanki önce göz zevkimizi oksamak isteyen bozacinin litrelik ölçeginden agir agir dökülen o altin renkli kivamli siviyi izleyip, sonra agir agir, husu ile yudumlayip, en sonunda ise dibinde kalanlara da kiyamayip parmagi ile yalayarak her damlanin hakkini vermis birisi için adapazari usulübozadisinda, o tatli, muhallebiliyi andiran bozalari pek sevemedim ben. ama, bence bozanin gölgesinde kalmis, hatta iskalanmis, görmezden gelinmis o muhtesem sirasi, bence cennet pinarlarinin gümüs oluklarindan billur sürahilerimize akan buz gibi, ates renkli, mis kokulu, baldan tatli kevser sarabidir diyebilirim. orada içtigim bir bardak sadece hos geldin ikramidir bana, eve götürdügüm bir cam dolusu sira ise aksam yemegimizin bastacidir. etin yaninda nefis, böregin yaninda aladir.