boğaziçi üniversitesi ana kapısını geçip rumelihisar üstüne doğru devam ederseniz birkaç yüz metre sonra sol kolda göreceksiniz.tahin minik bir dükkan ana başlıktada lübnan yemekleri. öncelikle söylemeliyiz burayı ilk ziyaretimiz değil. yazın birkaç kez daha ziyaret etmiştik. i̇çinde hafif lübnan yemekleri barındıran menüsü bizim çok hoşumuza gitmişti. ayrıca belli mutfaklarda yoğunlaşan mekanları seviyoruz. tahin küçük bir dükkan,sekiz belki on masalık kırk kişi kapasiteli kaldırım üstü dört masalık açık alan şansı olan minik bir yer.dükkanın girişinde sağ tarafta boydan boya ocak var. etler orada pişiyor. mekan küçük ama servis kuvvetli mekana göre servis elemanı i̇stanbul standartlarında fazla bile.servis aksamıyor oldukcada hızlı. mutfak ise tamamen lüblanlı ustalara teslim edilmiş. tahinin işletmecisi türk ancak mutfak personelini lübnan dan getirmişler. sakın aklınıza bu transferlerden dolayı lüks abartılı fiyatlarla bezenmiş bir menü gelmesin. tahin hem küçük hemde mütevazi bir dükkan.
tahin cadde üzerinde oldukcada hareketli bir caddenin üzerinde.yaz günlerinde olduğumuz içinmi bilmiyorum park sorunu yaşamıyorsunuz ama özel vale servisleri yada otoparkları yok.zaten öncelik olarak boğaziçi üniversite öğrenci ve öğretim görevlileri ve paket servis hedeflenmiş müşteri potansiyeli olarak.
menü tamamen lübnan yemeklerinden oluşuyor ve oldukça geniş ve hafif yiyecekler.menünün yıldızı tabii ki humus,sekiz çeşit humus var. salatalar, soğuklar, sıcaklar, mangaldan etler ve tatlılar. biz iki kişi gittik; sade humus, babagannus, fallafel, tabbule ve etli tahinli pide söyledik. yemeklerden önce lavaş kıvamında mayasız lübnan ekmeği geldi. fazla beklemedende etli tahinli pide dışındaki diğer siparişlerimiz geldi. porsiyonlar küçük,fallafel altı küçük top,humus,babagannus ve tabbule küçük kaselerde ancak iki kişi için ideal ölçülerde. çünkü çeşit fazla ve sadece tek çeşit almanız hedeflenmiyor, meze yada tapas kültüründe olduğu gibi. tahinin humusunu çok beğeniyoruz, kıvamı yerinde ne çok kuru nede ıslak. i̇stanbul da biraz kuru yapıyorlar bunun sebebi humusun bizde kebapcı mezesi olması ve üzerine tereyağında pişirilmiş pastırma konuyor olmasının etkisi var midir bilmiyorum. fallafelde yağ kokusu almıyorsunuz ve yağ çekmiş nohut topları olarak masanıza gelmiyor. tabbulenin maydanoz ve naneleri oldukca ince doğranmış ve bulgur incecik. babagannusuda beğendik ama muhteşem değildi, diğerlerine göre biraz sıradandı. biz yemeklerimizi yerken etli tahinli pidemizde geldi. pide alışık olduğumuz boyutlara göre oldukca minimalist, aslında kebapcılarda çorbayla verilen tırnak pide boyutunda dersek yanlış yapmış olmayız. biz tahine daha öncede geldik ama et yada etli ürün hiç yemedik. bu pide ilk etli deneyimimiz oldu. pidedeki et eğer referanssa etler kesinlikle ağır kokulu kuzu eti. kuzuyla arası olmayan kesinlikle denemesin ama acımasızlık yapmak istemem mangaldan etler seçeneklerinden biriyle yorum yapmak isterim.
yemeğin sonunda tahinli dondurma ikram ettiler güzel olmuş tavsiye ederiz, ayrıca çay içtik hesabı istedik bir kola ve bir suyla birlikte 46,50tl geldi. şehrimizde daha fazla açılmasını arzuladığımız bir tarz bu,uzmanlaşmış mutfak. cafelerin her telden çalan birbirinin aynı yemekler yiyormuşsunuz hissini veren fabrikasyon mutfaklarına en güzel alternatif. biz uzman mutfakların artmasını istiyoruz,lübnan mutfağı, hint mutfağı, tayland mutfağı, mantıcılar, türk mutfağı, et dükkanları, işkembeciler, istiridye, midye, karides üzerine yoğunlaşmış dükkanlar. bunların yemek kültürümüzü zenginleştireceğini ve yemek zevkimizi arttıracak damak zenginlikleri olduğunu düşünüyoruz. bir zamanlar insanların küçümsediği kebapcılar bile şuanki cafe kültüründen daha büyük katkı sağlamıştır damak tadımıza. sonuç olarak gerek damak tadımıza getirdiği güzel yorumlardan ötürü gerekse uygun fiyata temiz ve lezzetli yemekler sunduğu için tahine tekrar,tekrar gideriz.