mekandan öncesahraphanıma bayıldım. sıcacık, samimi, ilgili, heyecanlı, yani aslında tam da erkanda gördüğümüz gibi, tamamen orijinali buymuşsahraphanımın :) bu sebepten de dayanamayıp 'ayy siz aynı televizyondaki gibisiniz' demiş olabilirim ^^
mekan şahane, en ince detayına kadar düşünülmüş, çok güzel dekore edilmiş, her şey çok güzel tasarlanmış. saatlerce oturabileceğiniz ve rahat edebileceğiniz, çok keyifli bir ambiyansı var.
yemekler çok net lezzetli. yanisahraphanım ününe yaslanmamış, tam aksine bu ünün hakkını vermiş, ya da bu noktaya nasıl geldiğinin kanıtı olmuş bu restaurant. porsiyonlar ana yemekte doyurucu, mezelerde çok ufak.
karidesli humus tek kelime ile efsane. mücver ezber bozuyor, bugüne kadar yediğiniz tüm mücverlerden farklı, zira aslında dışının tadı biraz falafel gibi de görüntü biraz içli köfte gibi, içi kıyma değil ot ile doldurulmuş, çok başarılı bir yorum ve enfes bir lezzet. cevizli köfte, farklı, hoş bir meze; kısır ile muhammara karışımı diyebiliriz ona ve bence menüde yazdığı gibi antakya menşeeli bir lezzet değil de daha çoksahraphanım'ın özgün tarifi gibi sanki. en azından ben bizim taraflarda hiç öyle bir meze duymadım da yemedim de, ya da vardır da bu halinden çok daha farklıdır ve tıpkı mücverde olduğu gibisahraphanım kendi yorumunu katmıştır. onu da çok beğendim ama dediğim gibi porsiyonlar çok ufak.
ana yemekte kuzu tandır aldık, keşkek ile servis edildi, her ikisi de çok başarılıydı. seçtiğimiz şarap da (gemini) bizi fazlasıyla memnun etti. tatlı olarak tercih ettiğimiz sakızlı, üzeri limon jöleli muhallebiye gerçekten bayıldım. yani beni o muhallebiye gömebilirsiniz, hiç itiraz etmem ^^sahraphanımın kendi elleri ile ikram ettiği siron ise akşamın starı oldu. bu kadar basit bir tarif ancak bu kadar lezzetli bir hal alabilir. mis gibi tereyağ ve nane, hafif ekşi bir yoğurt (kurutulmuş yoğurttan yapıyormuş) yufka ile buluşunca ortaya gerçekten nefis bir tat çıkmış, bence onu da menüye almalılar, şimdilik sadecesahraphanımın misafirlerine ikramı.
beğenmediğim bir şey de oldu ama, ki bunusahraphanımla da paylaştım. sarımsaklı köfte (menüde fellah köftesi olarak geçse de bu tanımı kullanmayı sevmiyorum, biz adanalılar için onun adı sarımsaklı köftedir) farklı bir sebze sote servis ediliyor da şu an menüyü bulamadığım için hatırlıyamadım, biri havuçtu o kesin, diğer sebze kabak olabilir, neyse sayı ile tam olarak 4 en miniğinden sarımsaklı köfte vardı tabakta, ki bence bu çok üzücü. fiyat olarak da yanlış hatırlamıyorsam 14-16 tl civarında bir fiyatı vardı, gerçekten verdiğim paraya üzüldüğüm tek şey de o oldu. 4 tanecik sarımsaklı köfte nedir ama yaa? ki bulgurdan bahsediyoruz burada, yani maliyeti de sıfır aslında. nacizane önerim onu ya menüden çıkarmaları, ya da o sayıyı biraz arttırıp, köfte boyutunu da biraz büyütmeleri yönünde. onun dışında gerçekten her şey kusursuzdu, çok güzel ağırlandık ve çok mutlu ayrıldık mekandan.
son olarak garsonlarsahraphanımı az biraz örnek alsalar da, birazcık gülümsemeyi deneseler, ne bileyim servis yapan kızıl arkadaş suratından düşen bin parça olmasa ve masada duran telefonumun onun servisine engel olduğunu her defasında telefonu masanın diğer ucuna iterek göstermese mesela, ikinci defa menü istedik diye bi öflenmeseler çok daha tatlış bir yer olabilir. bu kadar özenle yaratılmış bir mekana o servis kalitesi ne yazık ki yakışmıyor.