bosphorus brewing company

eğer zincirlikuyu'da çalışıyorsanız ve iş çıkışı arkadaşlarla bira içerek günün yorgunluğunu atmak istiyorsanız, doğru yerdesiniz. bir i̇ngiliz pub'ı olan bosphorus brewing company, henüz yeni açıldı bile diyebiliriz. bugünlerde belki birinci senesini doldurmak üzeredir. enteresan isimler koydukları biraları arasından benim favorim haliç, ama diğerlerini de deneyin. zira hepsi kendi imalatları. yemek olarak da fish&chips benim epey hoşuma gitti.
ücret ile ilgili olarak da bir notum var. malum biz türkiye'de servis bedelinin adisyona eklenmesine alışık değiliz ama burada adisyonda servis bedelini eklenmiş olarak göreceksiniz. sebebi nedir diye merak ederseniz, garsonların maaşları doğrudan adisyonlar üzerinden hesaplanması. yani garsonların hesaplardan bağımsız bir maaşları yok, adisyonda eklenen servis bedeli de günün sonunda garsonların maaşını oluşturuyor. hesabı kontrol ederken dikkat :)

bölgede tek! i̇ş merkezlerine yakınlığı dolayısıyla iş çıkışı uğrak mekanınız olma potansiyeline sahip. bira çeşitleri arasından zevkinize uygunu mutlaka çıkacaktır... i̇lk gittiğim brewery olmasından mütevellit olsa gerek içerideki bira üretim makinaları hafif bir breaking bad havası erstirmedi değil bünyemde :) i̇ç atmosferi çok sıcak, bahçesiyse şirin mi şirin. e-5'în hemen yanında olmasına rağmen gürültüden uzak oluşu da şaşırtıcı. bira içmek istiyorsanız gitmeniz gereken yerlerin en başında olmalı.

kapali bir grup aktivitesiyle gittigim mekan gayrettepe'de is dünyasinin merkezinde bir vaha niteliginde ancak hafta içi olmasina ragmen tamamen dolu olmasi serviste aksamaya neden oluyor. özel belirlenmis menüde yer alan bira çorbasi, körili kuzu ve firinda bütün antrikota, restoranin özel üretimi olan brew 81, haliç gold, istanbul pale ve karbon imperial stout eslik etti. restoranin kendi üretimi olan sosislerde etin tadini alabiliyorsunuz. körili kuzuyla gelen mercimek unu yufkasi oldukça ilginç ve genelde yorumlarda belirtilenin aksine özel menüdeki tüm yemekler lezzetliydi. biranin kalitesini gösterdigi belirtilen ve "bira danteli" olarak adlandirilan bardaktaki izlerin yogunlugu ve gece geç saatlere kadar süren kalabalik mekanin basarisini gösteriyor. restoranin menüsündeki yemek fiyatlari 35 tl dolayindaydi.

lokasyonu çok enteresan, tamamen çalışan kesim düşünülerek yapılmış. mecidiyeköy akbanktan devam, gayrettepe çıkışından sağa ve 50 metre sonra solda. anlamsız derecede pahalı, fiyat performans düşük. fish and chips (orijini i̇ngiltere ama alakası yok) ve hotdog (ekmek çok kuru) aldık, gerçekten başarısız. patates kızartmalarının mekana özgü hiçbir özelliği yok. ev yapımı biralar damak tadıma göre değildi, beğenmedim. önermiyorum ama zevkler ve renkler tabi ki...

bbc’de kullanılan, son derece etkileyici paslanmaz çelik fıçı ve kazan dahil, tüm ekipmanları mekanın sahibi philip kendisi tasarlıyormuş sonrasında i̇ngiltere’den getirilen malt ve şerbetçi otuyla doldurulan fıçılar ipa, haliç gold, hop and glory ve 81 (türkçe okunuşu itibariyle gayet manidar:) ) gibi tamamen kendi üretimleri ve kendilerine özgün biralar halini alıyor. bu arada söylemeden edemeyeceğim kafanızda canlanması için faydalı olabilir buranın konsepti taps ile çok benzer.detaylar için;

ambiyans: ailelerin gideceği bir pub türünden, elit bir havası var.

servis: kibarlar, ama biraz yavaşlar. yarım puanı buradan kırdım.

yemek:
   -mini burger: 4 adet mini burger, patates kızartması, soğan halkası ve salatalık turşusundan oluşuyor. başlangıçlar arasında olmasına rağmen doyurucu. söyleyen arkadaş memnun kaldı.
   -fish and chips: 2 çeşit ilginç yeşil sos, 2 adet fileto halinde kızarmış balıktan oluşuyor. görüntüsü güzel, ama tadını bilmiyorum.

i̇çecek:
   -guiness: çikolata aromalı bir bira. benim favorim bu oldu.
   -selanik: meyve aroması aldım bundan da. güzeldi.

fiyat: büyük bir suyun yarısı ve bir americanoya 12 tl verdim. ortama uygun bir fiyat. bir daha gelmeyi düşünüyorum.

değişiklik ama gereksiz pahali fıçı biralari var. kızarmış kalamarı da başarılı. gidip denemeye değer. ama ikinci kez gideceğimi zannetmiyorum.

adını sık sık duyuyordum ama dün ilk defa gitme fırsatım oldu. daha ilk girişimizde fiyasko başladı. 8 kişilik rezervasyon yaptırmıştık ancak masa hazır değildi üstelik bizi yüksek tabüreli masalara sıkıştırmaya çalıştılar. sonunda masamız hazırlandı derken siparişler yarım saat sonra ve yanlış geldi. akşam boyunca geç gelen siparişlerle uğraştık. bazılarını 3 kez hatırlattı. işin kötü yanı her seferinde özür yerine bir bahane işitmekti. asıl krizin çıktığı nokta ise hesap ödeme kısmıydı. çünkü bu kadar kötü servis sonrası hepimizden ayrı ayrı %10 bahşiş almak istediler. ve bunu bize verilen fişe işlememişlerdi. itiraz edince de bizimle ilgilenen garson kabalaşmaya biz kimseyi kazıklamayız gibi saçma sapan konuşmaya başladı. ortada yanlış bir hesap vardı ve kalabalık olduğumuz için oldukça da yüklü bir hesap ödüyorduk. doğal olarak kontrol etme ve yanlışlık olduğunda itiraz etme gibi bir hakkımız varken hiçbirimizi konuşturmayan sürekli söylediklerinde çark eden biriyle uğraşmak zorunda kaldık hesap faslı yaklaşık 30 dakika sürdü ve son ödeme alınırken tehdit eder gibi masamıza 4-5 garson üşüşmüştü. bir daha asla adımımı atmam. soran herkese de bunu sonuna kadar anlatacağım. rezalet.

çok beğendim, çalışanlar güler yüzlü, sümerale çok güzeldi tavsiye ederim???öğlen saatinde geldik, sakindi akşam daha kalabalık oluyormuş ?

biralar fena degil fakat atıştırmaliklar cok kötü. fiyatlarda bu mekan icin fazla bence. en azından bar fiyat ortalaması arasında kalsalarmış iyiymiş.

gayrettepe civarinda aksam üstü gidilebilecek çok fazla bir yer yok derken bosphorus brewing company bu boslugu doldurdu. favori bira önermiyorum çünkü her damak tadina göre ayri bir lezzet var. hafta içi aksam üstleri oldukça kalabalik oluyor. geçen sene bahçesi pek keyifliydi, bu sene gün saydim. benim mekanla ilgili tek sikintim kapidaki valeler. ingiliz pubin önünde vale olunca ister istemez mahallenin biracisi kavramindan uzaklasiyor.
bir de tam muhabbet güzel bir sekilde devam ederken masaya gelip hesabi kapatiyoruz demeseler, çok erken kapatiyorlar =i

evet sahibi i̇ngiliz miş, evet kendi birasını yapıyor olması özel bir deneme ve takdire değer, ama sıradan bir servis ve karşılama için hele de sıradan ile kötü arası bir mutfak için sebep midir bu özellikler. gerçi i̇ngiliz ve mutfak aslında zıt kelimeler dolayısıyla niye şaşırıyorum değil mi ? bira konusuna gelince, şöyle buz gibi bir çek, belçika veya alman birası hayal ederek geldiyseniz malesef yanlış geldiniz, asterix' in son filmini düşünün obelix bile 'ılık i̇ngiliz birası' ndan bahseder hep. bbc de buna uyuyor anlaşılan. denediğim ilk bira haliç' in niye köpüksüz olduğunu sorunca bunun o biranın özelliği olduğu cevabını aldım ama nedense ikinci tür de benzer olunca deneme isteğim kalmadı. herhalde gençlerin biraz görümek biraz sohbet etmek biraz da 'biz i̇ngiliz pubında takılıyoruz' zannetmek için rağbet ettikleri bir mekan.

actually this place can be called a very typical english pub with not so cold beers and bad food. so forget the food and try beers that are brewed on same spot. i could not find any 'beer' interesting but you may find it original.

valla bir gayrettepeli olarak ilk açıldığı 2012 yılında bir arkadaşımla burayı keşfettik, çok da sevinmiştik. ruhsuzluğundan yakındığımız gayretteepe'mize pub açılması gerçekten beni çok mutlu etti. üstelik kendi yaptıkları biraları da her damak tadına göre güzel. seneler geçtikçe alkol piyasasının da pahalılaşmasıyla fiyatlar çok arttı fakat haftaiçi akşamları gittiğimizde bile dolu. i̇nsanlar işlerinden çıkıp bir bira içip eve dönmek için tercih ediyor daha çok, böyle bir kültürün oturması da çok güzel oldu gayrettepe'ye :)

biralar pahalı fakat sunum, dekorasyon size o parayı verdirtiyor. sıkılınca, muhabbet etmek isteyince arkadaşlarla tercih edip arada bir kendimizi şımarttığımız bir yer. 

selanik 81 ve carbon vardı bira olarak. hala varsa için bi 50'lik alın bi cips 35 tl verip çıkarsınız. i̇yi keyifler :)

arkadaşlarla gidip bişeyler içmek için ideal, lokasyon olarak da oldukça merkezi. kendi yaptıkları biralar oldukça lezzetli, özellikle koyu renk olanlar. biranın yanında atıştırmalık çok fazla seçenek var, özellikle patates kızartmaları çok güzel.

konsept orjinal. bir nevi taps bebek in benzeri. sevdigim yanlari; rahat bir ortam, guler yuzlu personel ve genel ambiyans.. diger taraftan lokasyon cok merkezi degil ve genelde kendi uretimlerini satiyorlar bu sebeple baska bir marka birayi soguk bulmak neredeyse imkansiz..