hayatınızda kaç mekan sizi böylesine mest edebilir ve hayatınızda uğradığınız kaç mekandan ayrılırken artık oranın kapısını aşındıracağınızdan emin olabilirsiniz? velvet benim için böyle bir mekan oldu. arkadaşımla birlikte kahvaltı için tercih ettik. küçük ve oldukça mütevazi. havasında ağırlıklı olarak 80-90'lar yabancı şarkılarının melodileri hakim. antika eşyalarla dekore edilmiş mekanda aynı zamanda oturduğunuz koltuk dahi antika eşya olarak satılık, hoş... kahvaltısına gelince biz epey başarılı bulduk. muhabbet de sarınca geçirdiğimiz 2,5 saatimizden 3'e doğru yol alırken sabah kahvemizin de siparişini verdik. bir de baktık garson üstünde 4 farklı fincan çeşidi bulunan bir tepsiyle yanımıza geldi. fincanların öyküsünü kısaca özetledi, kaç yıllık olduklarını, nereden bugüne geldiğini vs... hangisiyle içmek istediğimizi sordu. benim seçtiğim, en eskisiymiş ve 90 yaşındaymış. arkadaşımın seçimi fincan da 1990 üretimi bir fincandı. bu tarz bir uygulamayla karşılaşmak ve geçirdiğimiz süre zarfında sürekli güleryüzle ağırlanmak mekandan mutlu mesut ayrılmamızı sağladı. anı defterine bir kalem atmadan çıksak bizim vefakarsızlığımız olurdu. nitekim hakkını da verdik. cansın velvet!