the globe - hilton istanbul bomonti


desaccorde
5
8 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
hilton i̇stanbul bomonti'ye adımınızı attığınız andan itibaren hissediyorsunuz güleryüz ve profesyonelliği. the globe da, bu mirası iyi koruyor ve adımınızı atmanızdan, uğurlandığınız ana kadar size hem güleryüz ile hem de profesyonelce hizmet sunuyor.

biz iftar menüsü için tercih ettik the globe'u ve son zamanlarda hem işletmecilik hem de lezzet ve sunumlar açısından maksimum derecede keyif aldığımız bir yer oldu. sunumların iki kişi için yapılabilecek en güzel şekilde hazırlanmış olması birden fazla yiyecek çeşidinin arasında boğulmamanızı ve her şeyin kararınca dağıtılmasını sağlıyor. i̇ftar menüsünde bulunan iftariyelikler ile (sucuk, pastırma, kaymak, bal, hurma vs.) başlayan yemek yolculuğu, hemen ardından servis edilen çorba ve çok lezzetli şerbetleri ile devam ediyor. zeytinyağlılar olarak sunulan zeytinyağlı dolma, enginar vs. gibi tat oranları zor yakalanan ürünler, gerçekten her açıdan harika idi. ardından sunulan etli pazı sarma, mini lahmacun, i̇çli köfte su böreği ve harika mantısı ile tamamıyla doymuş hissini yavaş yavaş hissetmeye başlıyorsunuz ki, ardından sizleri ana yemekler olan ve gözü korkutmadan, kararınca servis edilen adana kebap, piliç yahni ve tas kebabı (bizde kuzu vardı sanıyorum ki ve en ufak bir koku yoktu) selamlıyor sizleri. adana kebap diğer lezzetlere oranla biraz sönük kalsa da, kuzunun lezzeti bunu tamamıyla gölgede bırakıyor ve unutturuyor.

"artık ne yiyebilirim ki başka?" diye düşündüğünüz anda da i̇rmik helvası, baklava, damla sakızlı sütlaç (enfesti!) ve meyve tabağı ile yolunuza devam ediyorsunuz. :) bunlara ek olarak türk kahvesi ve chocolate mousse ikramları da, güleryüzlülüklerinin yanına altın bir yıldız ekliyor. i̇ftar menüsü altında fiks mekan belirleyip de yan ürünlerden ve ikram gibi lanse edilen şeylerden hesap şişirmeye çalışan lokasyonların aksine, söylediğiniz hiçbir şeyi çıkış faturanızda görmeyince benim gibi biraz garipseyeceksiniz, alışmamışız güzelliğe zira. :) i̇ftar menüsü'nde olmayan sodasından tutun da, ikramlarına kadar her şey, gerçekten ikram olarak servis edilmiş ve ufak şeylerin peşinde koşmayan bir mekan olarak göz dağı vermiş, işletmecilik böyle yapılır dedirtmiştir.

personelin az sayısına ve yoğun koşuşturmacaya rağmen güleryüzünü hiç eksik etmeyen atakan bey'e de işinin profesyonelliği ve ehli olduğu için tekrardan yazılı olarak da teşekkür eder, yeni bir mekan kazandığımız için mutlu olduğumuzu rahatlıkla söyleriz. umarım çizgisinden çıkmayacaktır.
0
yigitingo
4
8 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
geçtiğimiz hafta zomato dost meclisi ile yakında büyük patlama yapacak olan bomonti bölgesindeki hilton'da the globe'ta buluştuk. ramazan için hazırlanan özel menüyü denedik. şerbetlerden demirhindiyi çok şekerli akideyi ise ona nazaran daha içilebilir buldum. ezo gelinci olmamama rağmen çorbayı beğendim. cevizli roka salatası nar ekşisiyle tam kıvamındaydı. soğuklardan çerkez tavuğu da lezzetiyle dikkat çekti. ara sıcak serisinden favorim mantı olurken, ana yemeklerde tavuk yahniyi beğenmekle birlikte patlıcan beğendi üzerinde servis edilen kuzu etini birinci sıraya koydum. tatlı tabağındaki minik baklavalar da lezzetliydi. mekanın yeni hazırlanan bahçesi de keyifli olmuş. ramazan menüsü tatmin edici, kalabalık iftarlar için de ideal. normal menülerinde sushilerin altını özellikle çiziyor ve bu konuda kendilerine güveniyorlar. bir dahaki gidişimde sushi ve bir egeli olarak menüde ilk gözüme çarpan yunan şefin başlangıçlarından ızgara ahtapotu mutlaka deneyeceğim.
0
alper
5
8 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
2014 yılı başlarında açılan 34 katlı hilton i̇stanbul bomonti otel, 829 odası, 12.000 m2 lik toplantı salonları ile i̇stanbul’daki en yeni ve büyük 5 yıldızlı otellerden biri durumunda. dev bir de balo salonu bulunan otel, hem tatil hem de iş için i̇stanbul’a gelenlerin tercihi konumunda.

the globe, hilton bomonti’nin içinde yer alan ve adına yaraşır biçimde dünyanın mutfaklarından örnekler sunan bir restoran. ana lobideki şık merdivenlerden aşağı inince bu geniş restorana ulaşılıyor. ama mekanın açık havada oturulabilen keyifli bir terası da var.

the globe aslında 3 farklı bölgenin yemeklerini sunuyor. batı mutfağından ızgara ve etler, asya’dan uzakdoğu lezzetleri ve sushi, akdeniz havzasından türk, yunan ve i̇talyan mutfağı esintileri menüyü oluşturuyor.
zomato etkinliği için gittiğim the globe restoranda ben de ramazan için özel hazırlanmış iftar menüsünü tatma fırsatı bulmuş oldum. 98 tl kişi başı fiyatı olan i̇ftar menüsü, 5 yıldızlı bir otel restoranından beklenebilecek kalite, çeşitlilik ve lezzetin çok çok daha üzerine çıkmış.

i̇ftar menüsünde tam anlamıyla yok yok. i̇ftariyelikler, geleneksel osmanlı şerbetleri, ezogelin çorbası, roka salatası, etli pazı sarma, mini lahmacun, içli köfte, su böreği ve mantı ana yemeklerden önce ortaya servis ediliyor. i̇ftariyeliklerde zeytin, hurma, beyaz peynir, pastırma, sucuk gibi klasikler var. ama tüm yiyecekler için malzemelerin oldukça kaliteli olduğunu söylemeliyim. hemen baştan iki çeşit osmanlı şerbeti ikramı var. ben demirhindi şerbetini tercih ettim, aşırı tatlı değildi ve aroması harikaydı. i̇steyenler akide şerbetini de deneyebilirler.

çorba olarak ezogelin çorba sunuyorlar. ramazan boyunca menü tamamen aynı olacakmış, ana yemek çeşitleri de buna dahil. tanesi, baharatı yerinde ve çok büyük olmayan ideal boyutu ile çorba çok iyi geldi. 

hemen arkasından ise arasıcak diyemeyeceğim kadar çok fazla çeşit birbiri ardına servis edilmeye başlandı. zeytinyağlı minik enginarlar, humus ve çerkez tavuğu ile birlikte zeytinyağlı yaprak sarma da hemen çorbadan sonra geldi. zaten çok severim, çerkez tavuğu ve humus sıcacık pide ile birlikte çok iyi gidiyor. su böreği pek çok börekçininkinden bile daha iyidi, hem az yağlı ve üstü kıtır hem de peyniri boldu. ama ben en çok etli pazı sarmayı beğendim, yaprağı incecik olduğundan ağızda hemen eriyordu. ana yemeklere nasıl yer kalacak diye hayıflanırken bir yandan da yemeklerin lezzeti dolayısıyla mini lahmacun, içli köfte ve mantıya da hayır diyemedim ve her gelen yemeği yemiş oldum tabii. minik mantıları da başarılı buldum. bari sağlıklı birşeyler de yemiş olayım istedim ve roka salatasından da tabağıma aldım, bol nar ekşili salata çok yenen iftarda mideye de iyi geliyor gerçekten.

ana yemek olarak the globe restoran üç farklı çeşit sunuyor. bunlar arasından bir seçim yapmıyorsunuz üçü de servis ediliyor. bu yemekler adana kebap, piliç yahni ve kuzu i̇ncik. adana kebap firik pilavı, sumaklı soğan ve kızarmış domates ve biber ile birlikte geliyor. kuzu i̇ncik ise patlıcan beğendi ile birlikte sunuluyor. benim tavukla zaten pek aram olmadığından adana kebap ve kuzu i̇ncik yedim ve her ikisini de beğendim. adana kebap tahta şişlerde şık bir şekilde geldi. kuzu incik ise çok iyi pişmişti ve ağıda dağılıyordu. özellikle yanındaki köz kokan patlıcan beğendi ile birlikte kuzu incik favorim oldu diyebilirim.

tatlı ve meyve tabakları ile iftarın finali yapılıyor ama orada çeşitler envai. yine aralarından seçim yapmanız gerekmiyor ve tam 4 çeşit tatlı sunuluyor. cevizli baklava, damla sakızlı fırın sütlaç, kaymaklı burma kadayıf ve kazandibi tahta servislerde yanında altın çilekle birlikte geldi. küçük kaselerdeki sütlaç bana hitap edendi ama genelde tatlıları da beğendik arkadaşlarla. açıkçası ramazan deyince ilk akla gelen tatlı güllaç oluyor ama ben gülsuyu sevmediğimden eksikliğini hissetmedim güllaçın. yine de menüde yer vermeleri hoş olabilir diye düşünüyorum. meyve olarak ise karpuz, kavun ve kiraz ikram edildi.

5 yıldızlı bir otelin restoranında bu kadar çok çeşit, kaliteli malzemelerden yapılmış lezzetli yemeklerden oluşan i̇ftar menüsü için 98 tl’lik fiyatı makul buldum. i̇ftar saatinde pek çok restoranda servis aksayabiliyor, yemekler soğuk gelebiliyor ya da yemeklerin lezzeti ve kalitesinden ödün veriliyor. burada kötü sürprizler yok, servis de tıkır tıkır işliyor.

hilton bomonti içindeki the globe restoranın güleryüzlü ve ilgili personeli, ailece, küçük grup ya da iş arkadaşlarıyla kalabalık bir ekip olarak da gitseniz, iftar yemeğini kesinlikle keyifle yapmanızı sağlayacaklardır. tavsiye ederim.
 

instagram @negezdik
0
canan
5
8 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
hilton bomonti’nin globe restoranı enfes bir iftar menüsü sunuyor. daha önce iş yemeği için bulunduğum bu restoranın zengin menüsü iftariyelikler ve şerbetlerle başlıyor. osmanlı padişahlarının tercihi hint hurması olarak bilinen demirhindinin 40 çeşit baharatla karıştırılarak yapılan şerbetini tatma fırsatım oldu ve bayıldım diyebilirim. ayrıca isteyenler için akide şerbeti de mevcut. tüm sunulan lezzetlerde kullanılan malzemelerin özenle seçildiğini yerken hissediyorsunuz. açılışı ezogelin çorbasıyla yapıyorsunuz ve ardından tadacağınız çerkez tavuğu ve humus sıcak pideyle enfes oluyor. humusta kullanılan tahinin kalitesi tadı çok etkiliyor ve hilton bu konuda her zaman bonkör.

cevizli roka salatası ve ara sıcak olarak etli pazı sarma, mini lahmacun, içli köfte, su böregi
ve mantı ikram ediliyor. hepsi mutlaka tadılmalı ancak gelecek diger yemeklere de yer bırakılmalı.

ana yemek olarak üç farklı tabak tadabiliyorsunuz, bunlar arasında benim favorim kuzu incik ve patlıcan begendi oldu. patlıcanın rengi ve kıvamı, kuzu inciğin ağzınızda dağılması zaten ilk çatalda sizi mutlu ediyor. ayrıca bazen sipariş ederken tereddüt ettiren kokusundan da eser yok. pilic yahni de başarılıydı, adana kebabın ucundan tattım yağsız olması güzeldi ancak biraz sert oldugunu soylemek gerek.

güzel bir yemeğin ardından tadımlık bir tatlı tabağı karşınıza çıkıyor,altın çilekle başlayıp kazandibi ve baklavayla devam edebilirsiniz. fırın sütlaç ise minik tadımlık kasede servis ediliyor. tatlıya yerim kalmadı derseniz hafif olması adına meyve tabağından bir parça alabilirsiniz belki.

restoran otelin giriş katından spiral merdivenden inince solunuzda kalıyor. önü açık, terasa sahip, sigara içmek isteyenler özellikle yolu zaten buluyor. siz de yemek sonrasi kahvenizi burada alabilirsiniz. otelin iftar menüsü tüm sunulanlara ve 5 yıldızına göre gayet makul fiyatlı. 5 yaşına kadar ücretsiz olan menü kişi başı 98tl. personel oldukça kibar ve profesyonel. tüm ihtiyaçlarınıza cevap vermeye çalışıyor.

arkadaşlar ve çocuklu aile buluşmalarında lezzetli ve insanların birbirini ezmediği bir yerde yemek yiyelim derseniz tavsiye ederim.
0
sibel
4
8 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
zomato etkinligi ile iftar menusunu tatma firsati buldugum the globe'un oncelikle hilton markasini gayet basarili bir sekilde temsil ettigini soyleyebilirim. son derece buyuk ve ferah bir alana sahip, bahcesi de ayni sekilde son derece genis. zengin bir menusu olan restoranin sadece iftar menusunu yorumlayabilecegim, ama inaniyorumki iftarda bu kadar basarili yemek cikardiklarina gore menudeki her yemek basarilidir.
sanirim suana kadar tattigim en zengin iftar menusu the globe'a ait, gerci daha ramazanin basindayiz ama olsun :)
tum menuyu ekledigim fotograflar arasinda bulabilirsiniz. iftariyelikler oldukca yeterliydi; cerkez tavugu, zeytinyagli dolma,cemensiz pastirma ve bal-kaymak ikilisi favorilerimdi. ezogelin corbasi bol taneli, lezizdi kase cok buyuk olmadigindan porsiyonu da idealdi. corba sonrasi gelen bol nar eksili roka salatasi mideyi kisa da olsa dinlendirmek adina iyi geldi. ara sicak olarak ise gelmeyen kalmadi masamiza, hepsinden az az tattim. etli pazi sarma, findik lahmacun ve manti guzeldi. ana yemeklerden en begendigim tabiki begendili kuzu incik! kuzu guzel pismisti, ama begendinin tadi patlicandan oturu sanirim yeterince yerinde degilde. adananin etini ise sert ve sinirli buldum. tatli tabagi kapanista akillarda kalici bir sunum ile geldi. fistik sarma ve kazandibi gayet basariliydi. son olarak yemek esnasinda iki adet serber sunuluyor; demirhindi normale gore daha sekerliydi ama hazmi kolaylastirmasi ve agizda kalan tadi noturlemesi acisindan tavsiye ederim.
#zomatoetkinlik #hiltonistanbulbomonti

zomato ekibine tekrar tesekkurler :) irem yilandil simge ayan
0
beyaz
5
8 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
zomato iftar etkinliği kapsamında i̇stanbul’un en büyük hilton’u olan hilton bomonti’nin restoranı the globe restaurant’taydık. öncelikle ilk kez bu oteli ziyaret ettiğimi belirtmek isterim. bomonti’de bir anda karşıma çıkan 34 katlı yapı karşısında içeri girdiğim andan itibaren hayranlığını gizleyemedim. i̇ç mimari ve dekorasyon bir harika. restoran için ise gerçekten özenli bir çalışma gerçekleştirilmiş. 

i̇ftariyelik’ler ve demirhindi şerbeti ile başladım. (akide şerbeti de seçenekler arasında). riyadh’da çalışmış biri olarak medine hurması hemen gözüme çarptı. gerçekten sıradan bir lokantadaki iftariyelikteki hurmadan kat kat daha farklı bir lezzet. bunlarla birlikte zeytinyağlı sarma ve enginar; humus ve çerkez tavuğu da servis edilen başlangıçlar arasındaydı. lübnan mutfağını beğenen biri olarak humus benden tam not aldı.

çorba olarak da menude ezogelin çorbası tercih edilmiş. en etkilendiğim şey sıradan bir lezzetin yetenekli bir mutfak kadrosunun elinden çıkarak sıradışı olmasıdır. bu noktada da bu gerçekleşmiş.

ara sıcaklarda etli pazı sarma, mini lahmacun&içli köfte, su böreği ve mantı servisi yapıldı. bunlar içinde benim için öne çıkan lezzet etli pazı sarma oldu. mantıda tercihim feraye usulü olmasına rağmen, içindeki kıymadan yoğurduna kadar beğendiğimi söyleyebilirim. fazla pişirilip mantı kendini salmamış, gayet uygun seviye yakalanmış.

ana yemek olarak servis edilen yemeklerden ise öne çıkan bana göre beğendi yatağında servis edilen incikti. adana kebap lezzetliydi ama garnitur olarak yanında gelen firik pilavı muhtesemdi. genelde bir kebap yanında gelen garniturden beklentim çok düşük olduğu için olabilir, ama firik pilavında olay bitmiş.

dünyaları yedikten sonra bir soluklanıp çay ve türk kahvesi eşliğinde tatlılara geçtik; kazandibi, cevizli baklava, kadayif burma ve firin sutlac servis edildi. meyvelere dokunmaya ise mecal kalmadı:)

yazmasi bile bu kadar uzun süren zenginlikte olan menu ise kisi basi 98 tl. ramazan bitmeden gelip bu guzel menuyu kesinlikle tatmanizi oneririm.

instagram: beyazyakaligurme
0
tuncer
5
8 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
hilton i̇stanbul bomonti bünyesinde bulunan the globe restaurant’a 22 haziran’da zomato’nun davetlisi olarak iftar için gittik. güzel bir bahçeye açılan the globe yüksek tavanlı son derece şık tasarlanmış bir restaurant. the globe aslında dünya mutfağı servis eden bir restaurant ama ramazan ayına özel türk mutfağına uygun bir menü hazırlamışlar.

ramazan sofralarının olmazsa olmazı iftariyelikler son derece özenle seçilmiş ve hazırlanmış. ben özellikle sucuk, pastırma, beyaz peynir, humus ve çerkez tavuğunu çok beğendim. hurma, kuru kayısı, bal kaymak gibi iftariyeliklerin tadına bakmadım ama masadaki arkadaşlar onları da çok beğendiler. menüde olmamasına rağmen masaya gelen yaprak sarma ve enginarın da çok başarılı olduğunu belirtmeliyim. i̇ftariyeliklerimiz ile birlikte çay servis edildi. geleneksel osmanlı şerbetlerinden demirhindi ve akide şerbetleri de isteğe bağlı olarak ikram edildi. ben yemek boyunca daha önce de denediğim ve tadını sevdiğim demirhindi şerbetini tercih ettim, tadı gayet güzeldi.

i̇lk öğünümüz olan ezo gelin çorba gayet güzeldi. çorbadan sonra masaya gelen taze yeşillikli roka salatası çok iyiydi. salatada kullanılan nar ekşisi çok hoş bir tat vermişti, ayrıca üzerine serpiştirilen cevizler ile birlikte tadı yavan bir roka salatasından çok gavur dağı gibi daha damakta iz bırakan bir salataya benziyordu.

ara sıcak olarak masaya gelen fındık lahmacun, içli köfte, su böreği, etli pazı sarma ve mantı son derece başarılıydı. özellikle pazı sarma ve mantıyı çok beğendiğimi belirtmeliyim.

ana öğün olarak birbirinden lezzetli üç çeşit servis edildi, sebzeli piliç yahni, pirinç pilavı, tas kebabı ve adana kebap. normalde dışarıda tavuklu, piliçli yemekler yemediğim halde sebzeli piliç yahniyi çok beğendim ama gecenin asıl bombası baharatlarla çok güzel bir kıvam verilmiş adana kebap ve mükemmel diyebileceğim beğendili tas kebaptı. hem beğendinin hem de etin ayrı ayrı çok güzel olduğunu belirtmeliyim.

yemek sırasında sık sık çay ve isteğe göre alkolsüz soğuk içecekler de servis edildi, ben çay tercih ettim.

masa toplanıp temizlendikten sonra tatlı için yeni servis açıldı. kiraz, karpuz ve kavundan oluşan meyve tabağı geldi, tüm meyveler taze ve lezzetliydi. biraz sonra 4 çeşit tatlıdan oluşan tatlı tepsimiz geldi. öncelikle sunumun son derece estetik olduğunu belirtmeliyim. cevizli baklava, kazandibi, dondurmalı ile servis edilen kadayıf ve damla sakızlı fırın sütlaçtan oluşan tatlı menüsü gerçekten güzeldi. baklava ve kadayıf güzeldi, özellikle fırın sütlaç ve kazandibini çok beğendiğimi söylemeliyim.

tatlılardan sonra tek tek çay, kahve isteklerimiz sorulup servis yapıldı.

bu son derece doyurucu ve lezzetli menü 98 tl. ortalama lokantalarda bile sıradan iftar menülerinin 50, 60 lira olduğu düşünülürse fiyat ve sunulan hizmetin son derece makul olduğunu düşünüyorum, tavsiye ederim.

bu güzel davet için zomato ve hilton istanbul bomonti’ye teşekkür ederim.
0
simge
5
8 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
ramazan için hem menü hem de fiyat olarak oldukça güçlü seçeneklerden biri the globe. zengin iftar menüsünün içinde başlangıçlardan favorim çerkez tavuğu. i̇ftariyeliklerden de kesinlikle hurma. özel olarak getirtiyorlarmış gerçekten yediğim en iyi hurmaydı. ara sıcaklardan etli pazı sarmayı ve mantıyı çok beğendim. i̇çli köfte ve fındık lahmacun da baya başarılıydı. ana yemekler de çok lezzetliydi. genel olarak zengin ve oldukça lezzetli bir sofra. en ortalama restoranlarda bile iftar yemeğinin 70 tl olduğunu düşünürsek the globe gerçekten bu kadar zengin bir sofra için uygun fiyatlıydı. kesinlikle tavsiye ederim.
0
gurhan
5
9 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
avrupa’nın en büyük hilton oteli olan hilton i̇stanbul bomonti‘yi açıldığından beri merak ediyordum. önünden gelip geçerken epey gösterişli görünüyordu ve bana las vegas’taki dev otelleri hatırlatıyordu. zomato’nun davetiyle saatlerin ileri alındığı 21 mart haftası otelin restoranlarından the globe’da hafta’nın anlam ve önemine atıfta bulunan bir menü tadımına gittim. böylece ilk kez bu devasa oteli görme şansım oldu. i̇lerleyen zamanlarda otelle ilgili de yazı yazacağım ancak bu yazımda ünlü şef yannis manikis’in “dünya saati” adını verdiği menü’den bahsedeceğim.
şef enerji tüketimine dikkat çekmek amacıyla bize servis ettikleri menüyü olabildiğince az enerji kullanarak hazırlamışlar. mümkün olduğunca malzemeler doğal haliyle ve çiğ olarak kullanılmaya çalışılmış. ortaya inanılmaz hafif ve sağlıklı tabaklar çıkmış.
başlangıcımızı deniz taşı üzerinde servis edilen ricotta peyniri ve çiğ sebzelerle yaptık. sunumuyla oldukça ilgi çeken başlangıçımız taze orman meyveleriyle de süslenmişti. en altında toprağı temsil eden ceviz ve alman ekmeği parçalarından oluşan bir karışım bulunuyordu. deneysel mutfak sunan michelin yıldızlı restoranlarındaki gibi bir başlangıç yapmış olduk.
ana yemeğimiz ise benim en sevdiğim peynirlerden biri olan burrata ile servis edilen dana pirzolaydı. et çok lezzetliydi ve burrata ile uyumu müthişti.

tatlımız ise herkesin bayıldığı ama benim pek damak tadıma uymayan bal kabağı idi. tahin helvası ve sütlü mus ve nar ekşisi köpüğü ile servis edilen dondurulmuş baharatlı balkabağı bana göre olmasa da masadaki diğer herkese göreydi. göresel olarak ta çok başarılı bir sunumu vardı.
yemeğimizin sonunda hep birlikte otelin roof barı olan cloud 34’de yine dünya saati uygulamasına özel hazırlanmış olan moctailleri denedik. ananas ve lime ile hazırlanmış olan moctail, buzulların erimesine atıfta bulunuyordu. bu arada cloud 34’ün ortamı ve manzarası bir harikaydı!
0
firuze
4
9 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
hilton bomonti, the globe restaurant’ta ilk #zomatoetkinlik katılımımı gerçekleştirmiş oldum. şef yannis manikis’i̇n dünya saati’nden esinlenerek hazırladığı menüde minimum enerji sarfiyatı göz önüne alınmış ve kara ile okyanusun dengesi gözetilmişti.
yemeğimize ilk olarak taşların üzerinde servis edilen ricotta peynirli taze sebzeler ile başladık. i̇lk yemeğimizde dövülmüş fındık, ceviz de bize eşlik ediyordu. bunlar aslında toprağı simgeliyordu. i̇kinci yemeğimiz ise hiç ateş değmeden norveç’ten ilham alınarak tuz, şeker ve limon karışımı ile cure edilecerek hazırlanmış olan füme tonbalığydı. meşe ağacı fümeli balığımıza hardal taneleri, siyah borazan mantarı jölesi ve kurtulmuş zeytin eşlik ediyordu. yine doğa dostu kapalı kaplarda servis edilen bu yemek benim menu içindeki favoroimdi açıkçası. ana yemek olarak ise buratta ile servis edilen dana pirzola vardı. et tam benim sevdiğim kıvamda az pişmiş sunuldu. globe restaurant’ta etler ya balıkesir’den ya da mahallemizin kasabı dursun’dan gelmekteymiş.

tatlı olarak ise kirece yatırlmış çıtır kabak tatlkısı vardı. tatlı süt ve tahim helvasının bir araya geldiği yatak üzerinde narekşisi köpüğü ile sunuldu. tatlı da bizlerden güzel geribildirimler aldı.

yemeğimize yeni dünya’dan şaraplar eşlik ederken finali ise hilton’un 34. katında yer alan barı cloud’da yine dünya saati iiçin özel hazırlanmış deep ocean isimli kokteyl ile yaptık. bu menünün fiyatı 80 tl.
0
deniz
5
9 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
zomato ile hilton i̇stanbul bomonti içindeki the globe restoranda keyifli bir etkinlikte biraraya geldik . menü dünya saati için özel olarak hazırlanmış ve enerji tasarrufunu gözeterek en az enerji ile hazırlanan yemeklerden oluşuyordu. 
deniz taşı üzerinde servis edilen taze ve çiğ sebze meyvelerle başlangıç yaptık. i̇sli ton balığı, hardal taneleri, siyah borazan mantarı jölesi ve dana pirzola, burrata, servis edildi. özellikle eti çok beğendim. belki burrata'dan daha farklı bir peynir kullanılabilirdi. kapanışı tahin ve ceviz ilaveli dondurulmuş baharatlı balkabağı ile yaptık. oldukça güzeldi.
mekan ferah, mutfağın açık ve izlenebilir olması çok keyifliydi. kalite ise zaten malumunuz. bu güzel davet için teşekkürler zomato!
0
cem
5
9 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
bir dünya saati menüsü. i̇smi garip değil mi? felsefesi ise; saatlerin gün ışığından daha çok faydalanmak için düzenlenmesinden yola çıkılarak en az enerji ile en çok verimi sağlamak üzerine. yediğimiz her şey minimum enerji kullanılarak üretilmiş, tütsülenmiş, tuza yatırılmış, kurutulmuş şeyler.

deniz taşı üzerine toprak görünümlü buğday, ceviz ve fındık taneleri üzerine ricotta peyniri. yemesi zor da olsa felsefeyi benimsediğinde hiç problem olmayacak bir lezzet. çiğ körpe sebzeler. i̇sli ton balığı, hardal taneleri, siyah borazan mantarı jölesi. kurutulmuş pastırma eşliğinde. dana pirzola, burrata. dana pirzola, kemiğinden sıyrılmış. lokum gibi. yumuşacık. lezzetli.  dondurulmuş baharatlı balkabağı, tahin, ceviz ile final. enerji harcamadan yapılan tadım için hilton'u tebrik etmek gerek.
0
burcu
5
9 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
zomato'nun etkinlik daveti ile hilton i̇stanbul bomonti'nin executive şefi yannis manikis'in dünya saati menüsünü tatma fırsatı buldum...en az enerji tüketimi ile hazırlan menünün başlangıcını deniz taşı üzerinde körpe sebzeler ve peynir ile yaptık... ardından ton balığını farkli bir sunum ve farklı tatlarla denedik i̇sli ton balığı, hardal taneleri, siyah borazan mantarı jölesi gerçekten efsaneydi...ana yemek olarak dana pirzola, burrata olağanüstüydü...ve son nokta dondurulmuş baharatlı balkabağı, tahin, ceviz tatlısı...normalde tahin helvasını hiç sevmem ama bu tatlıda helvanın damakta bıraktığı o sert ve keskin tadı almadım. bu nedenle çok sevdim... yannis manikis'in mesajında da dediği gibi "bu menü uzun yolculuklardan biri" menüyü tadarken hem düşündürdü hemde şükretmemi sağladı...

“gündelik hayatın içerisindeki uzun yolculuklardan biri yine... gecenin ilerleyen saatlerinde arka arkaya içtiğim kahvelerden sonra bir anda aklıma düştü... kara ve okyanus... tüm güzellikleri bize sağlayan ve bugün biz olmamızı; şef olmamızı sağlayan toprak ana... bize sağladığı tüm güzelliklere duyduğumuz saygı ve sorumlulukla, dünya saati uygulamasına dikkat çekmek ve kara ve denize atıfta bulunan tabaklarla bir haftalığına da olsa enerji tüketiminin azaltılması ile ilgili elimizden geleni yapmak adına, sizler için ekibimle birlikte bu özel menüyü hazırladık. umarız sizlere güzel bir deneyim yaşatabilmiş ve masadan ayrılırken damaklarınızda kalan tatların yanı sıra dünya saati ile ilgili de aklınızın bir köşesinde yer edebilmişizdir.”

yannis manikis
0
mcant
5
9 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti

dünya saati temalı minimum enerji ile hazırlanan menuyu tatmak uzere hilton bomonti davetlisi olarak bir senedir açık olan otele ilk defa gittim..
otel şu anda restore edilmekte olan bir zamanların meşhur bomonti bira fabrikasının yanında..
829 odalı olan bu büyük otel yüksek tavanlı bir lobiye sahip ve tam 34 katlı. 34. katta globe adında mükemmel istanbul manzarasına sahip bir bara ve executive odaları müşterilerine ait bir salona sahip.
davetli olduğumuz globe restaurant otelin lobby alt katında yer alıyor, açık bir mutfağa sahip olduğundan mutfak çalışanlarını izleyebiliyorsunuz..mutfakta i̇talya'dan getirilmiş bir pizza fırını mevcut ayrıca sushi yapılan bir bölümde var..
restaurantta otelin public relations müdiresi elif gökoğlu tarafından karşılandım ve masamıza geçtim..
tadacağımız menü otelin yunanlı chefi yannis manikis tarafından oluşturulmuş ve gece kendisi olmadığından sous-chefi ziya tarafından hazırlandı..
bu menü oluşturulurken kara,okyanus ve toprak anaya atıfta bulunulurken aynı zamanda dünya saati uygulamasıyla enerji tüketiminin azaltılmasına da dikkat çekilmek istenmiş..
yemeğe doğal taş üzerinde sunulan ricotta peyniri ve körpe sebzeler ile başlangıç yaptık. görüntü nefisti ancak yemek çok kolay olmadı haliyle taşın üzerinden masaya düştü bazı yemek kırıntıları..
i̇kinci tabağınız yine son zamanlarda popüler olan bir sunum şekli olan kavanozda isli ton balığı, tardal taneleri ve siyah borazan mantarı jölesiydi.
bu benim en sevdiğim tabak oldu diyebilirim; kavanoza tabancayla verilen is sayesinde çiğ okan balık hem pişiyor hemde güzel bir is tadına sahip oluyor.
ana yemek olarak düz yine taş tabak üzerinde dala pirzola dilimleri ve burrata peyniri sunuldu..
et yumuşak ancak soğumuştu, burrata peynirini çok severim ancak kremalı olan peynir böyle düz bir tabakta sunulunca aktı, burrata yerine mozzarella böyle bir tabağa daha uygun olurdu diye düşünüyorum..
tatlı tabağını görsel olarak çok beğendim, çukur bir tabakta sunuldu nar köpüğünün üzerinde tahin ve onun da üzerinde kireç kaymağına yatırılmış kabak tatlısı ve ceviz..nar köpüğü ekşisiyle tahin ve kabağın şekeri dengelenmek istenmişse de bana fazlaca şekerli gelen bir tatlı oldu.
yemek boyunca beyaz şili şarabı ikram edildi..
yemek sonrası otelin 34. katına çıkılarak burada yine dünya saatine atıfta bulunularak hazırlanan kokteyl ikram edildi..kokteyl ananas suyu ve blue curaçao ile hazırlanmıştı.
bize yemek boyunca ve barda otelin pr mngr. elif hanımda eşlik etti bu sayede kendisinin de gezi ve yemek üzerine blog o
olduğunu öğrenmiş olduk..
#zomatotr #kangurular #elifgokoglu kangurular
0
alper
4
9 yıl önce
hilton i̇stanbul bomonti
bomonti hilton otel
dünya saati menüsü’yle çevre duyarlılığını tabaklarına yansıtmış. minimum enerji
kullanarak doğal malzemelerle hazırlanan dünya saati menüsü dört yemekten
oluşuyor.körpe sebzeler ve peynir
tabağı sunumu şık bir öğündü. i̇sli ton balığı, hardal taneleri, siyah borazan
mantarı jölesi ise mönüdeki favorimdi. füme tabancasıyla islenen ton
balığı hafızada iz bırakan bir lezzetti.

burrata sosu ile servis
edilen dana pirzola da sınıfı geçti. balıkesirden kaliteli bir et kullanmışlar,
eti doğru pişirmişler kurutmamışlar. tahinli balkabağı tatlısını ise fazla
şekerli buldum. mönünün konsepti gereği porsiyonlar küçüktü. fiyatlar
ise yüzünüzü güldürecek cinsten zira lüks bir otelde dört
çeşit yemeği 80 lira sunuyorlar.
0
oturum aç
hesap oluştur