mangerie

girişi dünyanın en absürd olduğu restoranlardan birisi ancak içerideki samimiyet ve lezzeti bulmak çok ta kolay değil. tabi tüm bunlar yer bulduğunuz zaman anlam kazanıyor.

i̇lk gidişimde mekanı bulmak için biraz zorlanmıştım. teras katında yer aldığı için farketmek zor olabiliyor. uzun bir merdiven çıktıktan sonra mekana ulaşıyorsunuz. mekan genellikle kalabalık insanlar masa bekliyor. dışarda güzel yer bulabilmek ise imkansıza yakın. mangerie kahvaltısını tercih etmiştik. kahvaltı ürünleri kaliteli ve özenliydi. benim için kahvaltıda en önemli unsur peynirlerin tazeliği ve kalitesi. mangerie bunu güzel başarmış. nutella, reçel, fındık ezmesi, kaymak, tereyağı, meyve salatası gibi birçok çeşit getiriyorlar, iki kişiyi rahatça doyuruyor. biz bunun yanında bir de göz yumurta aldık. kızarmış ekmeğin üzerinde geldi, güzeldi. çay kahvaltıya dahil değil en azından kişi başı bir çayın dahil olması hoş olabilirdi ama genel olarak gidilesi bir mekan.

the view of the restaurant is wonderful and the food is great. we had a breakfast (khavaltı), a mangerie'toast, and a pancake.. i was not disappointing at all.
during, i was waiting for a table, i could observe the kitchen ( la cuisine ) on fire and, the meals that the chefs were making look all delicious.

pancake'leri mükemmel - su ana kadar ne yediysem hepsi çok lezzetliydi. yazin balkonundan manzara mükemmel oluyor. pancake'ini mutlaka ama mutlaka denemelisiniz! çok güzel ve çook tatmin edici. ama bir kusuru var, mekan bos olsa bile 'yerimiz yok' diye birçok kez kapidan çevrilebilirsiniz.

üniversiteye basladigimdan beri kahvaltimi burda yapiyorum diyebilirim. arkadaslarimla pancake yiyoruz cok güzel pancakeleri gercekten ölüp bitiriyorum....güzel anilar birikmesi dilegiyle...

tuvaletin pisliği ve servisin kabalığı yüzünden defalarca gittiğim şu güzelim manzarasıyla armutlu loaf'una bayıldığım bu mekana bir daha o keyifle gidebileceğimi hiç sanmıyorum. çok da kalabalık olmayan bir akşam gittiğimiz halde tuvaleti bu şekilde bulduk. belki bizden hemen önce kalabalıktır dur bakalım şimdi temizlenir dedik, kalkarken hala aynı şekildeydi hatta daha da fazla kağıt yerlerde yığılmıştı çünkü çöp kim bilir kaç saat boşaltılmamıştı. hesabı istedik, geldi, arkadaşım kredi kartı uzatınca "kartla ödeyeceğinizi söyleseydiniz..." diye resmen söylenerek gidip pos cihazı getiren kaba hanımdan servis süresince de çeşitli ayarlar aldık. 2 kişiyiz diye yemek yemek istediğimiz halde bir sürü boş masaya rağmen küçücük sıkışık tabure-masalara yönlendirildik, masaya geçerken şeflere danışıldı, bir emir komuta zincirinden geçilmes beklendi, bu arada biz siparişi bile veremedik bekletildik uzun uzun, sonuç resmen surat asılarak masaya alındık... 3 şey söyledik biri gelmedi, o geldi öbürü bitti.. hiç bir şey söylemediğimiz halde bir bıkkınlık bir afra tafra... bu işi yapmak istemeyen insanlar çalışmasaydı keşke. başka bir zamanda gittiğimizde manzaraya karşı oturduğumuz keyifli bir andan güzel bir fotoğrafı da ekliyorum, eski zamanın hatrına 2,5 veriyorum. ayıp ama yazık. i̇şletmeyi servis ve hijyen bir yere taşır. bir anda da gözden düşürür.

açıldığı günden itibaren i̇stanbul`un vazgeçilmez lezzet durakları arasındaki yerini almış bir bistro-cafe olan mangerie bebek, günün her saatinde benzersiz bir yeme içme deneyimi sunuyor. mangerie`de kahvaltı, sadece pazar günleri değil, haftanın yedi günü, tüm gün servis ediliyor.

mangerie‘nin balkonu fazlasıyla popüler. boğaz isteyene boğaz, bebek isteyene bebek manzarası var. ama balkonda yer bulabilmek ise bir hayli zor bu yüzden rezervasyonunuzu önceden yaptırın.


http://sonradangurme.biz/cafe/iyi-bir-kahvalti-etmek-istiyorsaniz-mangerie-tam-size-gore/427

hakkında epey güzel övgüler duyduğum bir mekandı ve ne zamandır gitmek istiyordum
  bunca güzel yorumu hak etmiyor bence... öncelikle temiz bir mekan değil... i̇ki kişi gittik masaya iki su bardağı geldi her ikisinin de üzerinde artıklar vardı... i̇çim bulandı...servis edilen simitleri elle sepete dolduruyorlar...buna yere düşen simitlerde dahil. tuvaletler temiz değil...
  siparişleri alan eleman yarısını getirmedi.. genel durumu görünce bizde hatırlatmadık... sütle istenen kahve ağzına kadar dolu geldi. servis elemanına sütü nasıl ekleyeceğimi sorduğumda bardaktan bir miktarını döküp getirdi. tabi bardağın dışınada aktığı ve verilen tek peçeteyide kullanmış olduğum ve kaldırıldığı için üzerime damlatmamak için kendi kağıt mendilimi kullandım. 
  manzarasına gelince boğaz kıyısında hemen her mekanda olabilecek bir manzara.. fazlası denizden önce jeneratör ve su depolarının olduğu pek de estetik olmayan çatıları görmeniz. 
  sevmedim, ısınamadım... bir daha gider miyim hayir... tavsiye eder miyim hayir...
2.5 puanı bize eşlik eden serçelere verdim.

somonlu salatası iyi, keyifli, manzaranız yoksa çok yazık olabilir, siparişin gelmesi zaman alıyor ama zeytinli kıtır ekmeklerle bu bekleyişi telafi edebilirsiniz????

brownie’si rakipsiz.manzarası güzel.calısanları saygılı.yemekler ortalama.kalabalıkta olsa güzel havalarda kafa dinlemek için tercih edilebilir.girişteki bekleme sorunsalına bir çözüm bulsalar eksiksiz olacak.

uzun yillardir her gidisimde keyif aldigim bir mekan. gunun yemeklerini denemenizi tavsiye ederim, mevsim sebzelerinden guzel tabaklar hazirliyorlar. ille de kusur bulacaksaniz kalabalik zamanlarda kapali alaninin tavan alcak oldugu icin ugultulu oluyor. fiyatlari "bebek" seviyesinde ama lezzet ve servis ile kat kat karsiligini aliyorsunuz.

manzara güzel ama karın doyurmaya yetmiyor sanırım. telefonda beni arayan hadi mangerie de buluşalım diyen arkadaşlarımı ben oraya gitmem deyip geri çevirdiğim mekan.ne kahvaltısı kahvaltı nede yemekleri yemek. ya türkiyedeki kimse güzel kahvaltı edicek yerleri bilmiyor yada ağzının tadını. sırf popüler işte. çalışanlar ilgisiz ve ne diye spordan sonra buraya tercih edersiniz gibi yüzüme bakıyorlar.  garip işte . allahtan kahve karın doyurmuyorda sadece kahve içmeye gidiyorum onun dışında hemen kapıdan çıkıp sağa dönünce güzel bir sushi ve pide yiyebileceğiniz yer var şansınızı birde onlarda deneyin derim. i̇lla daha klas biyer de yemek isterseniz lucca nın hamburgerleride güzel derim.

üniversite yıllarımda çok keyif alarak gittiğim bir mekan iken malesef karşılama görevlisi olduğunu düşündüğüm bir gardiyanı mekana dikerek ortamın bütün ambiansını bitirmişler?aşırı kalabalık olmasından dolayı oturabilmek için sıra bekledik ve sıra bize geldiğinde 2 masa aynı anda boşaldığı icin balkondaki masayı tercih ettik. masaya oturduğumuz an bayan yanımıza gelip gayet kaba ve kızgın bir şekilde sadece onun yönlendirmesiyle oturabileceğimizi söyledi. neye uğradığımızı şaşırdık.çünkü sıra bizdeydi ve sırası gelen herkes gibi oturmak istedik bizde.. tüm gerginliklere rağmen nihayet masaya oturduktan sonra 1 sandalyemiz eksik oldugu icin yan masadaki müşterilerden boş sandalyesini rica ettik. görevli bayan tekrar buyuk bir gerginlikle gelip elimizdeki sandalyeyi aldi ve sadece kendilerinin yönlendirebilecegini söyleyerek sesini yüseltti daha eksik arkadaşımız ayakta kalcak vs diyemeden sandalyeyi aldı ve diğer masaya geri bıraktı. bukadar saygısızlıga dayanamayip,kalkmak zorunda kaldık.hayatimda bukadar saygısız bir mekan daha görmedim .malesef artik mangerie ye bir daha gidemeyecegim... eskiden olsa tavsiye ederdim fakat artik tavsiye bile edemiyorum malesef?

hayir mangerie'de calismiyorum.
bunu soyledim cunku calisirmiscasina bir algi yaratabilirim birazdan soyleyeceklerimle.
bir mekanin her seyinin guzel olmasi cok ender rastladigim bir sey istanbul'da.
kahvaltida yumurtanin her cesidini basariyorlar, pancake'lerine arkadaslarim bayiliyor (ben genelde meyve, yogurt, yumurta, granola vs tercih ediyorum).
oglen yemeginde hafif bir salata yemek istiyorsam tabuleli salatasini tek geciyorum.
aksamustu sandviclerine, tostlarina doyamiyorum.
kokteyllerine bayiliyorum.
tatli konusu mangerie'nin tek basina varolmasina da yetecek bir durum.
visneli crumble en en en guzel.
beyaz cikolatali brownie icin kelime bulmak istemiyorum. sadece deneyin. deneyin.
evet calismiyorum, calismak isterdim. burasi benim olsun isterdim.

servis elemanlari kimisine antipatik, soguk, gicik, ekstra cool gelebiliyor ama ben alistim, bazen hosuma da gidiyor.
ne de olsa cok yogun saatler geciren, kuyruklari haftasonlari ve aksamlari insan kaciran cinsten olmaya musait bu mekani cok yumusak basli insanlarin yonetmesi mumkun olmayabilirdi.

daha once aksamlari geldigimiz mangerie'ye ilk kez kahvalti icin geldik. kahvaltida menemen, izgara sucuk ve pancake siparis ettik. hepsini ayri ayri cok begensem de sucuk ve pancake'i ayri bir yere koymam gerekir. fiyatlar bir bardak turk cayinin 7 tl oldugu dusunuldugunde pahali sayilabilir, zaten mekaninda hesapli olduguna dair iddiasi yok. olumsuz taraflara gelirsek servis ne yazik ki buraya yakisan duzeyde degil. cayi kahvaltilar gelmeden yaklasik 20 dk once onumuze koymalari (ac sekilde cay icmek isteyenlerin azinlik oldugunu dusunuyorum) ve masadaki herseyi jet hiziyla toplamaya calismalari hos bir goruntu vermiyor. o kadar ki pancake'e devam ederken bicagi da aldilar bir ara onumden tabagi da alacaklarini dusundum. diger bir negatif tarafsa servisin eksik olmasi genelde meyve ile servis edilen pancake'i tek basina servis ettiler ve unuttuklarini dusunup tekrar ustelemedik zira garsonlara ulasmak kolay degil. keyifli ve yemekleri guzel bir yerden daha ozenli bir servis beklemek yuksek bir beklenti degil diye dusunuyorum.