chilai

boğaz'da yemek için güzel bir yer.
atmosfer ve ambiyans çok iyi amaaaaaa
servis berbat, zira bütün garsonlar ellerinde ki cihazla meşgul, etraftaki müşterileri unutuyorlar ve bu hiç iyi müşteri hizmeti altına girmiyor... neyse yemekleri gecelim...
yemekler bir harika, çok lezzetliler-herşeyin ayrı birer tadı var.
tatlılar inanılmaz! özellikle tiramisu!!

ps. park için ödeme yapmanız lazım: 30 tl
ve 2 ay içerisinde fiyatlar kalkmış, mesela peynir tabağı önceden 45 tl'si, şimdi 72 tl..

son birkac yil icinde bogazda acilan en kaliteli mekan. muzikleri guzel ve yemekleri lezzetli, kokteylleri de oyle. mesrubat ya da alkolsuz icecekleri pahali gelebilir ama yemek, alkol konusunda fiyatlar o mekana uygun. cok guzel bi yerde guzel yemekler yiyip sohbet etmek icin gidilir. giris kati icin rezervasyon almiyorlar ama bilginiz olsun.

her sene mayıs ayında dil balığı henüz lezzetini kaybetmemişken, buraya gelip dil şiş yemeye çalışıyorum. geçenlerde yine aynı döngüyü aynı memnuniyet ile gerçekleştirdim. 60 liraya çıkmış geçen sene 42 olan tabak ama değer mi değer. görünümüyle, zenginliğiyle (sarımsaklı tereyağında döndürülmüş envai çeşit sebzeler, fırınlanmış bebek patatesler) koca bir tabakla iki kişi rahat doyarsınız. o sebeple fiyatı dert etmeyin. yan masalara gelenlere de bakar iseniz aslında mutfağının ne renkli ve de göze de hitap ettiğini anlarsınız. burgerleri, pizzaları vs ne kadar göz doyursa da henüz onlara fırsat tanıyamadım. kavları da hiç fena değil. son birkaç senedir dünyada da söz etmiş chateau d'esclans'ın whispering angel 2015 rekoltesi de mevcut. hem dil balığı ile hem de mevsim itibariyle fazlasıyla uygun, grenache içeren bir pembe. 

şaraplar çok yüksek meblalara ulaştı ülkemizde. burada da durum aynı maalesef. birkaç yıldır kadehi 20-25 liralara içmeyi kabullenmeye çalışırken yılbaşından bu yana 30lu rakamlar talep edilmeye başlandı. i̇şin tadı da iyice kaçtı.

i̇kinci bir olumsuz nokta, yıllardır çalışanlarının sevimsizliği, sinamekiliği. umarız 2017 itibariyle daha atak, güler yüzlü ve istekli bir ekiple yola devam edilir.

aksam yemegi icin tercih ettik. fiyatlar yuksek ama lezzetleri guzel. hava guzelse disarida yer bulmak cok zor. mekanin disi araba galerisi gibi. iceride surekli puro icip etrafi kesen orta yasli beyler gorebilirsiniz. garsonlari nedense bir kibirli ama anlamadim galiba hepsinin restoranda hissesi var. oreo cheescakeee mutlaka denenmeliii.

bişeyler içmek için gittiğimiz mekanda gelen alkolsüz kokteyller ve parmesanlı patates gayet başarılıydı ancak mekanın garsonları için aynı şeyi söyleyemem bu nedenle siparis verirken yan masadaki müşteriyle konuşmaya başlayıp masamdan ayrılan saygısız garsonu şikayet etmek zorunda kaldim yetkili kişi gayet anlayışlı ve kibar olsada benim gibi bu tarz şeylere takılan biriyseniz bu mekanda böyle şeyler yasayabilirsiniz...

berbat muzik, berbat servis, menuden haberleri yok, turistik bir yer haline gelmis, manzara guzel, yemek icin tavsiye edilecek bir yer degil

boğazda eğlence fikrini çok sevsem de , cumartesi akşamları yazları boğazdaki eğlence mekanlarına gitmek tam bir eziyet. saatlerce trafik sorunu çektiğiniz için eğleneceğin an yorulduğunu hissediyorsun. ancak anadolu yakasında oturanlar, bebek'e tekne ile geçip chilai'ya gidebilir. i̇şte o zaman tadından yenmez. müzik tarzı club. arkadaşlarınızla birlikte keyifli bir kaç kadeh için ideal olabilir.

dogum gunu ve ozel gunler icin ideal. benim dogum gunumde uc pastadan birini kaybetmislerdi ve ozur dilememislerdi sanirim yogunluktan olmali..

fine dining kisminin diger katlara oranla cok daha seckin bir ortam olmasi dolayisiyla daha ozel bir servis ve muameleyle karsilasiyorsunuz. baslangictan tatliya kadar her sey cok lezzetli. zaten tum bogaz o denli ayaklarinizin altindayken manzaranin buyusune oyle kapiliyorsunuz ki tabaginiza kuru ekmek de koysalar dunyanin en guzel yemegini yiyormus gibi hissedebilirsiniz :) odediginiz fiyat da ayni oranda yuksek oluyor tabi ama ozellikle arkadas toplantisi, kutlama vb etkinlikler icin bulunuyorsaniz kesinlikle deger diyebilirim. zaten porsiyonlar da oldukça büyük. baslangici dahi bitiremeyebilirsiniz. baslangiclardan kirmizi pancar soslu keci peynirli risottosunu siddetle tavsiye ediyorum- farkli tatlar denemeye karsi önyargiliysaniz bile! ana yemek olarak chilai kebabin sunumu çok sikti. tatli konusunda mükemmel diyemesem de güzel bir tad birakti. giris katta ise tek sikinti müzigin çok çok yüksek olmasiydi. tüm kolonlar tek bir yerden yönetildigi için düsüremediler de. sohbet ortami olusamadi haliyle. haftasonu için kabul edilebilir belki fakat pazartesi aksami için mekan da yeterince dolu degilken çözüme ulastirabilmelerini beklerdim. yine de olumlu düsüncelerle ayrildim.

bu yere ne zaman gelsem hep bir terslik oluyor. bastan hostes kizlarin karsilamasi hos, garsonlar da siparisi almyi beceriyorlar, ama vedalasma hiç güzel olmuyor buradan. ilk kez geçen sene kalabalik bir kiz grubuyla gittik, ödeme yaptiktan sonra 30 dk! fisi bekliyorduk! getirmediler! sonunda bizden biri gidip kasan istedi, ancak o zaman verildi. sonra da kaç kez gittim ( bu arada yemekleri/ içecekleri çok begeniyorum, oraya gidisim sebebi de bu) hiç bir zaman dogru hesap gelmedi, hep yandaki masalarin hesaplari geliyor ve en ilginç te su: garsonlar bu yanlisliklari normal bi sey oldugunu söyleyip bizim hesabimizin gelmesini bekletiyorlar. yani chilai'ye git, bir süre para orada harca, vale'ye 20 tl öde, ve sonunda kendini hakikaten aptal gibi hisset.

beklentilerimin altinda - 1.sinif lokanta tabelasi insanin biraz beklentilerini yükseltse de servis ve garsonlarin adamina göre muamele yapmasi hayal kirikligina ugratiyor.

aksam yemegine gittigimiz yerde disariya degil içeriye oturmak istedik. içerisi o kadar karanlik ki sadece mumla aydinlatilan masalarda, menüyü bile okurken zorluk yasadik. disari kismi deniz manzarali, iç kisim alt kat o kadar dolu olmadigi halde bizi pencere kenarina oturtmak istemediler.

yemek kalitesine gelirsek, fiyatlar çok pahali, porsiyonlar orta, servis eh iste... makarnamin üstüne ek parmesan istedim, garson bey masaya birakmak yerine kendine göre 2-3 kasik eklemeyi uygun gördü, kisaca ilginç bir yer.

heralde istanbulun en guzel konumlarindan birine sahip. deniz ayaklarinizin altinda , aciktaki yatlar haric onunuzu kapatacan bisey yok! ama mekanda ne eksik derseniz- oncelikle bir kisiligi ruhu yok! arap da ogrencisi de kalantoru da var. menu de o telden . hersey var. peynir tabagi ile sarkuteri tabagini denedim. urunler fena degil ancak dedim ya biseyler sizin mekandan zevk almanizi engelliyor. ha denize bakip biseyler yudumlarken yemek lezzetine ambiansa bakmayanlar icin sorun yok tabi!

hayal kirikligi - nisantasi'ndaki godivadan sonra benim için tam bir hayal kirikligi idi. nerede o jilet gibi garsonlar, o sunumlar.... su bardaklari kirli, kahve fincanlari adeta "bir milyoncu"dan alinmis... iyi ki godiva ile nisantasi'nda tanistim, aksi taktirde bebek'teki ziyaretimden sonra bir daha hiçbir godivaya adimimi atmadim...

zomato'da yüksek puanlı restaurantlar arasında bulunması ve arkadaş tavsiyesiyle gittiğimiz, yağmurlu bi havada bile olsa güzel manzarası ile hoş vakit geçirdiğimiz mekan. ben ıcerisini cok sevdim. gerek dekor gerek ambians hepsi guzeldi. servis hızı yemeklerin lezzeti vehepsi iyiydi. fiyatlar da mekan için gayet uygun. sadece personel daha güler yüzlü olsa mekan daha da iyi durur diye düşünüyorum

once you have the right sort of company, the atmosphere and surroundings of the place is fantastic. there is a good selection of wine, and food to tickle anyone’s fancy. their bacon beef burger is a must with the right amount of sauce and bacon…

always a hassle to try and get yourself seated outside, booking never seems to work so i’ve always ended up waiting around for one, however most certainly worth the wait as the scenery of istanbul is truly amazing in the dark of the night…