basta! street food bar

kaan sakarya ve derin arıbaş'ın sokak lezzetlerini sunduğu basta'sı kadıköy'e açıldı açılalı gidelim, gideceğiz, hadi gidiyoruz falan desek de eşimle yolumuzu ancak düşürebildik. tabii ki humus ile başladık çünkü ailecek hasta olduğumuz bir ürün varsa, işte bu güzide arkadaştır! uzatmadan söylemeli, aşık olduk.  bu kadar iyisini yememiştik bile dedik; ilkin limon tadı baskın gibi geldi, belki kabuğu da kullanılmış ama sonrasında baktık ki o burukluk tahin ve nohutun gelişiyle kırılıyor, yerinde baharat takviyesi ile beraber kıvamı şahane ve dengenin üst düzeyde yakalandığı bir şaheser ortaya çıkıyor.

restoranın menüsü ekibinden ne kadar iz taşıyorsa, mekan o denli karakterli ve özeldir. i̇şte basta'daki ekip de dokunabildikleri her şeyi kendileri üretmeye çalışıyor; chorizolarını (bir tür sucuk) onlar yapıp da kurutuyor ve soslarını özenle hazırlıyorlar, harika da bir ev yapımı ayranları var. anlayacağınız dışarıdan ürün tedariki düşük seviyede, zaten şef restoranlarının asıl özelliği bu.

dürümlere gelirsek, biri vejetaryen, ana malzemesi haşlanmasına rağmen diriliğini kaybetmeyen kıvamında bir pancar, erzincan tulumu kreması ile zenginleşip közlenmiş soğan ve karışık otlar eklenmiş. güzel olmasına güzel de yükselen beklentimizi tam olarak karşılamıyor, sanki pancar fazla önde, daha dengeli ve kompleks bir lezzet bekliyorduk. diğeri kuzu dürüm, kuzu kaburga yağlı bir et, onu seveni böyle seviyor zaten. çokiyipişmiş, dıştaki yağlı yüzey çıtır çıtır ve hafif karamelize olmuş, içi yumuşacık ve pembemsi, sosu etin lezzetini üst seviyeye taşıyarak "i̇şte bu!" dedirtiyor.

basta'ya efsanevi sütlacı ile veda ediyoruz. yerken tüy kadar hafif, lezzeti baş döndürücü, sanki bulutların üzerindesiniz. üstüne serpilen fındık krokanlar hiç sert değil, ağızda dağılıyor ve tatlısı baskın yapısıyla sütlaçtan aldığınız zevki katlıyor. yalan yok, fazlasıyla beğendik, müdavimi olunur.  keşke bu güzelliğin yanına şöyle yüksek alkollü tatlı bir şarap olsaydı diye hayıflanmadan edemedik, birbirleri için yaratılmışlar sanki.  neticeye gelirsek, basta'da başlangıç olarak humus paylaştık, birer dürüm ve içecek alıp, finali ise beraberce tatlıyı kaşıklayarak yaptık. son dönemlerin en doyurucu gastronomik deneyimlerinden biriydi, kişi başı 30 ila 35 tl arasında ödeme yaptığımız göz önüne alındığında mükemmel sıfatını hak ediyorlar.

basta'ya birkaç kez hafta içi sıra beklemeden gitme şansı buldum. hamburger, humus, salata ve sucuk dürüm yedim.  hamburgerini oldukça lezzetli buldum, humusu da çok iyiydi. sucuk dürüm de muhteşemdi. sadece iç ortamdaki oturma düzeni gerçek anlamda rahatsız,iyibir dokunuşla daha konforlu hale getirilebilirdi. bir de ekibi henüz gülerken gülmemiştim ancak geçen önlerinden geçerken dükkan daha açılmamıştı, kendi aralarında ağız dolusu gülerken rastladım, hoşuma gitti:)

basta değil kadıköyün, istanbulun eniyiyemeklerine sahip yer olabilir. bir salatanın içinde ne olduğu farketmeksizin her yemeğe tuz ilave eden biri de hiç tuz eklemeyen biri de o salataya eklenecek hiçbir şey olmadığına karar veriyorsa, şef bu kadar basit görünen bir yemeği bile hakkıyla yapmış demektir. kuzu dürümü, humusu ve efsane sütlacıyla, güleryüzlü ekibi ve bizzat kendi servis yapan şefiyle basta açık ara favorim.

uzun zamandır birçok yerde methini okuduğum, zomato'daki yüksek puanına bakıp merak ettiğim basta'ya geçtiğimiz cuma günü gittim. güneşli havanın da etkisiyle dışarıdaki masalar doluydu, içeride sadece bar kısmı müsaitti, yer boşalana kadar orada oturalım dedik. hayatımda böyle rahatsız bar sandalyesine oturmamıştım ama yapılan yemekleri izlemek çok keyifliydi. her şeyin gözünüzün önünde olması gerçekten güzeldi. 3 kişi, humus, kuzu, dana ve tavuk dürüm söyledik. humus tahini bol ve kremsi yapısıyla güzeldi. i̇ncecik lavaşlar da çok başarılıydı. humusu yedikten sonra boşalan cam kenarına geçip dürümlerimizi bekledik. öyle bir hayal kırıklığı oldu ki... kuzu dürüme kuzu demek imkansız, yağ dürümü dersek daha doğru olur. kocaman yağ parçalarıiyipişmiş olsa dahi dürümün yarısına gelmeden aşırı derecede rahatsız ediyor. dana eti de yağlı ama onun sorunu yağı değil, tatsız, hiçbir fark yaratmayan sosuydu. tavuk dürümün içinde ise kocaman salatalık parçaları vardı, ki dürümün tadını tamamen bozmuştu. ekmek ve kullanılan ürünlerin kalitesi güzel olsa da maalesef bir araya gelince lezzetsiz olan birliktelikler olmuş. sucuk ve hamburgeri denemeyi istesem de bir daha gitmeyi düşüneceğim bir mekan değil. başarılı bir pr çalışması yapılmış ama maalesef bu puanı/yorumları hak eden bir yer olduğunu düşünmüyorum.

kuzu burger.. bir burger delisi olarak ekmeğinden etine kadar şu ana kadar yediğim eniyiburgerdi. özellikle az pişmiş istedim ve dikkate alınması da hoşuma gitti. humus ve günün salatası ikram edildi, humus sevmeyen biri olarak yorum yapamam ancak salatası gayet iyiydi

i̇stanbul'da hızlı ve çok leziz yemekler için eniyiseçeneklerden birisi. salataları, dürümleri, tatlıları ve dönemsel getirdikleri özel yemekleriyle küçücük bir mekanda harikalar yaratıyorlar. mutlaka deneyin. yarım puan fiyatlardan gidiyor:)

i̇stanbul'da yediğim eniyistreet food! hergün farklı yemek çıkıyor. favorim tandır dürüm! kadıköy'de keyifle lezzetli yemek yenebilecek bir mekan.

kuzu dürüm yedim kuzu gerçekteniyiancak
i̇çine koyduğunuz marul sıcaktan haşlanmıştı ve çiğnerken burna insanın çiğ ot kokusu geliyordu ve doğranan maydonozların sap kısımları cok diriydi birde dürüm insanın elinde direk parçalanıyor çatal bıçak la servis edilmeli neredeyse daha önce de yemiştim o zaman dürümleriniz daha sıkıydı

kadıköy'de yepisyeni bir mekan. işletmecileri -nicole'ün eski şefi kaan sakarya ve ortağı şef derin arıbaş- "büfe" açtık deseler de, büfe de, dürümcü de demeye dilim varmaz. ufacık minicik bir dükkanda şefler hünerlerini gösteriyor ve de dürüme yepyeni bir yorum katıyor diyelim. "postmodern dürüm" :)) çeşit az, malzemeler kaliteli. fiyatlar "gurme dürüm" için makul. lezzetli mi? kesinlikle! 

kuzu dürüm denedim; çokiyibir harissa sos, karamelize ve taze soğan, kuzu kaburga, lezzetli bir lavaş. kusursuzdu diyebilirim. ben acı olmasını isterdim ama o da "gurme" konseptine ters. acı dürüm istiyorsanız köşedeki kebabçıya gidin allaaa allaaaa :))) dana dürüm daha da iyiymiş hatta, deneyen arkadaşlar onu da çok beğendiler. ayran kendi yapımları ve minnak şişelerde servis ediliyor. şalgam ali göde. humus fena sayılmaz, patates kızartmasına henüz başlamamışlar; dedik ya daha yepisyeni. ama tutar bu mekan. daha şimdiden müşterisi bol. yolları açık olsun. bence bu "gurme dürüm" yeni bir akım başlatabilir.

kısa menü, açık ötesi mutfak, hızlı servis ve muazzam lezzet. kuzu müthiş, humus çokiyiama azıcık tuzlu, fiyat performans harika. her çeşidi denemem lazım.

2 aydır neredeyse her öğlen gittiğim mekan.
restoranlar için müdavim kazanmak ne kadar zorsa, müşteriler için de bir o kadar zor. kalite, lezzet, hijyen, fiyat derken ne mekanların üzeri çizildi de, burası bir kere omuz silktirmedi. menünün tamamına yakınını ve günlük salata çeşitlerinin her varyasyonunu yemiş biri olarak diyebilirim ki; basta!, kadıköy'ün kısır yeme-içme mekanlarına bir cevap. dürüm ve salata seçeneklerine ek olarak, açık ara farkla i̇stanbul'un eniyihumusu ve tatlı sevmeyene bile parmaklarını yedirecek sütlaç bonus.
açık mutfak, hızlı ve taze yemek servisi riskini almış bu mekanın alternatifi var diyen bir adım geri gelsin.

kuzu burger i̇stanbul'da yediğim eniyihamburger. kesinlikle! humus hatay'da yediklerim kadariyideğildi ama i̇stanbul için hiç fena değildi.

gezgin tavsiyesidir gençler uğramadan geçmeyin güler yüzlü çalışan hızlı servis memnun olmamak için bir neden kalmıyor
fiyatlar ortalama olarakiyidana dürüm be paris brest tatlısını denedim başarılı

vaadettiğini verebilen güzel mekan. yağlı kuzu etlerini, hele de kaburgayı seven benim gibi insanlar için harika bir seçenek oldu. uzun uzun çoluk çocuk oturalım aile saadetiyle yemek yiyelim diyenler, yağlı etten, ete eşlik eden soslardan hoşlanmayanlar kalabalık etmeseiyiolur.

hakkında oldukça fazla övgü duyduğum, sık sık önünden geçtiğim için merak ettiğim bir yerdi. öncelikle, ben bu tarz yerlerde sıra beklemeye, ortamın sıkışık olmasına alışkın biri sayılabilirim çünkü daha önce bu konseptte denediğim bir çok yerde de aynı durumla karşılaştım. beni burda rahatsız eden kalabalığıiyişekilde organize edemiyor olmaları oldu, içerde oturmuştuk insanlar üzerimize üzerimize geliyorlardı ve alanımız gerçekten çok dardı.
hamburgeriyle övülen bir yerdi biz de bu yüzden tercih etmiştik ancak bence hamburger konusunda menüleri zayıftı, mesela hamburgerin yanında aperitif olarak yalnızca humus vardı.
sipariş alırken nasıl pişmesini istediğimi sorduklarındaiyidedim. hamburgerim geldiğinde ilk ısırığı aldığımda köfte benim için çok az pişmiş geldi ki bu ilk ısırıktı ortası çok daha az olacağından garsonu çağırıp biraz daha pişirmelerini istedim. hep böyle oluyor bizim standardımızda dedi ancak ben tekrar isteğimi tekrarlayınca kibarca tekrar pişirmeye yolladı hamburgerimi. söz konusu köfte kuzudan olduğu için ben de sıradan bir dana köfte gibi bir pişim beklemiyordum ancak buna rağmen az geldi bana pişimi. hamburgerim geri geldiğinde de değişen pek bir şey olmamıştı. köfte dışında ekmeği çok parçalanıyordu. yediğimden memnun kalmadım.
fiyatlar ortalama.
tekrar geleceğimi sanmıyorum, önermiyorum.