ali ocakbaşı, kültürümüzde bulunan eski ama bana göre olabilecek engüzelkısmını hem modern hemde özüne sağdık sunabilen bir yer, karaköy'de restoranta girdiğinizde yapay olmayan içten bir ilgi ile karşılaşıyorsunuz ve bu ilgi masanıza geçtiğinizde de bitmiyor.
masanıza geçtikten sonra masanız siz ve misafirlerinize gore hemen düzenleniyor, hiçbir şey sonraya atlatılmıyor, hemen minik lahmacun ve minik peynirli pideler ikram ediliyor ardındangüzelbir meze tepsisi geliyor, mezeler taze ve bol, özellikle kabak çiçeği dolması enfes. tabi ki gelen sıcak pufuduk pideleri unutmamak gerekiyor tereyağı ve erzincan tulumu gayet başarılı.
i̇deal bir zamanlama ile içki kullanıyorsanız içkiniz geliyor ve ardından o enfes kendine has kokusu ile kebabiniz geliyor. sunum olarak olması gerektiği gibi,örnek verecek olursam; patlıcan kebabı dinlendirilmiş ve suyu lavaşa geçirilmis ve bu lavaş ise size sunulan tabakta en altta bulunuyor. tavsiyem son kalan satırla çekilmis etle patlıcanı bu lavaşa sarmanız. patlıcan sevmeyenler için ali kebap'ta gayet başarılı ve beklentilerinizi karşılayabilecek kadar iyi.
tatlı olarak hiçbir gidişimde farklılık istemeyip, her seferinde künefe istedim, künefelerinde yanılmıyorsam urfayağı kullanılıyor, ağızda ogüzelaromatik havası fırtına gibi esiyor ve bir tane daha yesem çok olur mu diye düşünmeden edemiyorsunuz.