papatyalarla seviyor/sevmiyor oynardık, sahan'la da fena değil/dandik oyununu sürdürüyoruz yıllardır..
daha ilk kurulduğu günden o zamanlar yakınlarda başka bir yer olmadığından haşır neşir olduğumuz küçük işletme sahan'ın yıllar içinde nasıl devasa bir yere dönüştüğünü görürken, biraz da insanımızın isim/ortam takıntısına nasıl kapıldığını izlemiş olduk. dibinde bissürü güzel yer açılmışken ve tam da o dönemsahanbuz gibi ve tatsız iftar menüleri sunuyorken insanların nasıl tıkabasa doldurduğunu hayretle camdan izlerken ağzımda kalan son lokmayı yere düşürdüğüm acıklı zamanlar..
gidin gitmeyin çok bir şey farketmeyecek. komedi / drama türünde bir film izlemiş gibi her duyguyu tadabilirsiniz. ama 2 şeyi yemeden ayrılmayın, size tavsiyemdir:
- patlıcan kebabı.. zaten 'ya şu bütün malzemeleri getirip masada itinayla hazırlayıp ellerinizle beslediğiniz kebap neydi' cümlesini kurmaya çalışırken bir leblebi çıkabilir karşınıza
- katmer tatlısı.. taptaze çıktığı için leziz, ama diğer yerlere göre biraz daha tatlı. yanında az bir parça yoğurtla dengeleyin
-----07 mar, 2013-----
eskiden hiçbir sey yokken buralarda güzeldi. ama 2 dakikalik mesafeye paket serviste bile soguk göndermeyi basarabiliyorlar, yemeklerinin hiçbir lezzeti yok, fiyatlar da yediginize göre gereksiz. adi var baska bir seyi yok artik bu mekanin.