öncelikle belirtmem gerekiyor ki, bir hafta sonu kahvaltısı, karaköy'ün en işlek caddesi üzerinde, katlı otopark girişinde, bu sıralar yaşanmakta olan inşaat keşmekeşi içerisinde niçin burada yapılabilir ve bu kadar kalabalıklar niçin burayı tercih ederler her gördüğümde şaşkınlıklar içerisinde kaldığım bir mekan. kapatmadan önce, namlı port'u her zaman tercih etmişimdir. aynı kalite, aynı sıcaklık(hatta fırın buradaydı ve ekmekler burada yapılıyordu) ama daha huzurlu, daha sakin ve sohbeti bol bir kahvaltı ortamı sunmaktaydılar. gurme, port için yazdıklarımın tam tersi, kargaşa, plansız, ve düzensiz bir oturma düzeni, "nereye geldim ben" şaşkınlığı yaratan, hangi özelliğinin ön plana çıktığını tam çözemediğim bir mekan. haklarını vermek lazım ki ürünler kaliteli, çeşitlilik zengin. görsellik tamam. ancak, şairin de belirttiği gibi mutlulukla kesinlikle doğrudan bir ilişkisi olduğundan emin olduğum bir öğünde bu karmaşa, bu düzensizlik, bu ilgisizlik niçin diğer mekanlara tercih edilir, sosyolojik ve psikolojik olarak ciddi bir analizin çalışma konusu olmalı bence. hadi yıllar önce, bölgede bu konuda alternatifsiz di. peki şimdi? açılan o kadar yeni mekanın ortasında, hiç de uygun olmayan bir mahalde mevcut durumu kavrayabilmek için belirttiğim çalışmanın sonucunun ışık tutacağına inanıyorum. biraz daha ışık...