mavra galata

galata’nın en güzel caddesi serdar-ı ekrem’de. burada sessiz sakin çalışabilir, kitabınızı okuyabilirsiniz. işığı ve ambiyansı çok uygun bunun için.

inanilmaz tatli bi mekan. mudavimi olacak ve calisanlariyla kanka olacaksiniz. harika tasarimlari olan kolyeler kupeler bardak vb bircoksey de satiyorlar. yemek cesidi geniz. lezzeti hos. vejateryanlar icin yemekleri de var. fiyatlari harika. bi oturunca kalkmak bilmeyeceksiniz.

yıllardır özgün atmosferi için severek gittiğim bir mekan. kalitesini de hiç bozmadı neyse ki. genelde kahve içmek için gidiyorum ama mavra çayı da çok güzel

mekan biraz küçük ama oturumucokkeyifli. kendinizi evinizde gibi hissediyorsunuz. personel son derece ilgili. yemekler lezzetli ve porsiyonlar da doyurucu.

calisanlarcokguler yuzlu ve arkadas canlisi, yemekler lezzetli, ortam ve dekor hos. ayrica kadinlar tuvaletine ped koymalari dacokdusunceli bir davranis.

istiklal'in gürültüsünden kaçıp serdar-ı ekrem'e girdim ve müdavimleri sağolsun yine önünde boş yer bulamadım. hamburgerini denedim bu sefer, gayet güzeldi. ama bu fiyata çok daha iyilerini yedim. tabi ki bazı yerlerde sadece yemeğe para vermiyorsunuz. galata da bu semtlerden biri :)

galata'nın ara sokaklarında küçük, tatlı bir cafe. kont dracula, bademli soya soslu tavuk ve sufle denedik. yemekler gayet lezzetliydi fakat sufleyi çok beğenemedim. aynı zamanda mekanda lale karta özel indirim de var sanırım. biz unuttuk siz unutmayın:)

sessiz, sakin kendi halinde... - bazen sicak birseyler içmek bazen de dost sohbetleriniz için tercih edebileceginiz mavra; ortam dekorasyonu, sakinligi ve kendi halinde bir mekan olarak dikkat çekiyor. menüleri genis olmakla birlikte yemeklerin lezzeti konusunda çok büyük bir beklenti içerisine girmemeniz mekandan olumlu ayrilmaniza neden olacaktir. uzun lafin kisasi lezzet konusunda, biraz daha özen göstermeleri lazim.

dekorasyon hos ama menu de seçenek çok az. makarna seçtim güzeldi ama onun da çeşitleri çok az ve basit. evde yapabileceğim domates soslu makarnayı dışarda yemek çok cazip gelmiyor. gayet sakin olmasına rağmen servisi biraz ilgisizdi.

resmen evimden sonraki ikinci mutfagim. favori yemeklerim et snitzel, izgara kofte ve bademli tavuk. kahvaltilari dacokiyi; gunaydin prenses ve cennete giris mutlaka denenmeli. kaliteli muzik ve sicak bir ortam isteyenler icin ideal.

mavra,
arkadaşlarla buluşmak için de yalnız gidip çalışmak için de mükemmel bir ortam sunuyor. görmeye alıştığımız zincir cafelerin aksine çok sevimli ve içten bir cafe. ayrıca klasık makarna-salata-tavuk menülerinden sıkıldıysanız, kapalı zarf adlı yemeği yemenizi şiddetle öneririm. kapalı zarf içinde sebze barındırmasına karşın, sebzeden nefret eden arkadaşlarımın bile mavraya geliş sebebidir.

mekanın yer ve ortamı güzel, servis elemanı çok kibar ve güler yüzlü ama artıları bu kadar. yemekler o bölgede olması gereken fiyatlarda olmasına rağmen o kalitede kesinlikle değil. genel olarak kötü otellerden beklenen kalitedeki malzemeden yapılmış şeyler var. basit ve ucuz ekmekten yapılmış, alüminyum folyoya sarılıp getirilmiş sandviç ve yanında kesinlikle başka hiç bir şey yok. ucuz tostcularda bulunan "sosis kıvamında" sucuklar ile yapılmış yumurta, yanında simit geldi. hiç birini bitiremeden ayrıldım. belki başka yemekleri güzeldir ama artık merak etmiyorum.

zomatodan görüp gittik , dışarıda oturma hayali ile gitsek te dışarıyı doldurmuşlardı, içerideki tek boş masada oturmak zorunda kaldık. tarihi doğan apartmanını rahat rahat görebilmek icin dışarıda oturmak icin gittik ama bi oturan bi daha kalkmiyo mübarek. kucaklarına almışlar bir laptop bi cay bi kahve söyleyip üç saat kalkmıyorlar. bir daha gider miyim? sanmıyorum. dışarıda oturabilsek belki müdavim olabilirdim. ama hafta içi gitmemize rağmen, dışarıda yer bulamamak, içeride arkada oturmak zorunda kalmak.. hayal kırıklığı oldu. haftasonu nasıl bir kalabalık olur acaba merak ediyorum. islak kek, cappuccino, filtre kahve söyledik. filtre kahve sıcak gelmedi, soğumuştu. islak kek fena değil ama çok basit bir tattı. en az malzeme ile en kolay şekilde yapılmış gibiydi. cappuccinoyu sevdim. bir daha gitmeyi düşünmesem de dışarıda yer bulabilirseniz doğan apartmanı kıyısında oturmaktan mutluluk duyacağınız bir yer.

uzun zamandır böyle saygısızca muamele eden çalışanlara sahip bir işletmeye rastlamamıştım. dilerim müşterileri hak eden onca işletme varken buranın kapısından girmezsiniz. hayır mekana ve yiyeceklerine mi güvenip böyle davranıyorlar anlayamadım, çünkü mekanları da son derece basık ve yiyecekler orantısız pahalı. anında kalktık ve çok daha insancıl bir kafede keyifle oturduk.

buradaki mekanlarin genel problemi kucuk olmalari
3-5 kisi girince bi tedirgin oluosun
disardan bakinca hissettigin hava icerdeki devinim ile kayboluo
ama guzel mi guzel
bulundugu sokak bencecokhavali:-)