bir cumartesi akşamı saat dokuz civarı gittiğimizde kapıdaki kalabalığı görünce keşke rezervasyon yaptırsaydık dedik. masa vardı üstelik bahçede masa vardı ama tam bahçenin girişinde hareketli bir noktadaydı. yorgunduk ve zorlamadık gösterdikleri dört kişilik geniş masaya iki kişi oturduk. develi etiler tahminimden hareketli bir mekan. mevsimin yaz olması tabii cumartesi ve etilerde olması etkiliydi sanırım. masalarda doğum günü yemeği çoktu yada şık giyimli gece eğlencesi öncesi yemek yemeye gelmiş gençler vardı(malum yazlıkeğlence mekanları hemen yanı başındaydı). rezervasyonumuz olmamasına bahçe girişine oturtmalarına rağmen itiraf etmeliyim güleryüzlü karşıladılar. masamıza oturduktan sonra gelen garsonumuzda güleryüzlüydü.
yiyeceğimiz çok belli olduğu için ne içeceğimizi sordu rakı istiyorduk iki kişiydik ama sadece bir kişi rakı içecekti. yeni rakı istedik 20cl ve mezeleri saymaya başladı garsonumuz. klasik kebapcı mezeleri vardı değişik bir meze duymadım bizde soslu patlican,humus,yoğurtlu semizotu istedik. çiğ köfte ve içli köfte(bir tane) ,salata olarak gavurdağı istedik. çiğ köfte hemen geldi,biraz ıslaktı ama lezzetliydi. soslu patlıcan isim olarak sosluydu bildiğiniz patlıcan kızartma soğutulmuş belki biraz zeytinyağı,semiz otu yoğurtlu dünyanın en garantili mezesidir semiz otu çok kötü değilse burdada kötü değildi,humus tam kebapcı işi üzerinde tereyağında pastırmayla geldi. ancak nohut çok inceltilmiştilezzetliolmamıştı. i̇çli köfte kızartma develide ve güzel içi diriydi lezzetliydi hamurlaşmamıştı. gavurdağı çok sıradan lezzetsizdi.
et olarak çöp şiş istedik. ne yazıkki soslu yani marine edilmişti. niçin? bilmiyoruz. çöp şiş çoklezzetlioluyor eğer etinizle ilgili sorununuz yoksa niçin i̇stanbuldaki kebapcılar sosluyor bu güzel eti. oysa at şişe geçirdiğin etleri ocağa,yanına soğan sumaklı,lavaşıda koy başka birşeye ihtiyac yok. bizde sormadık keşke başka et söyleseydik kendimizce garanti olsun dedik keşke daha deneysel olsaydık. etler sosa rağmen yumuşacık değildi. sosdan dolayı tadıda anlaşılmıyordu zaten.
mekanın bahçe kısmı dar bir girişle başlıyor ama genişleyerek uzuyor,büyük bir mekan. biz gittiğimizde oldukcada kalabalıktı. ama servis asla aksamıyor, başınızda devamlı dikilip et söyleyelimmi,sıcak ne alırsınız diye sıkıştıran garsonlarda yok. çok hızlı servis yapıp biranda masanızı toplamayada başlamıyorlar. yinede yemeğimiz bitip masamız toparlanmaya başladığında çay,kahve yada tatlı,meyve isteyip istemediğimizi sormasını garsonumuzdan beklerdik. biz yinede çayımızı ve kahvemizi istedik ve içtik.
kahvelerden sonra hesabı istedik 177,50tl geldi. sonuç olarak iyi servisi olan ama sıradan yemek kötü et için develiyi tekrar ziyaret edeceğimizi sanmıyorum. oysaki develi i̇stanbulun köklü mekanlarından,bu kadar eski işletmelerinde lezzet sorunu olmamasını bekliyorsunuz. oysa bizim mezelerde,salatada iddialı olduklarını söyledikleri ette ortalama hatta et vasattı. şubeleştikleri içinmi böyle oluyor,lezzeti şubeleşince koruyamıyorlarmı(neden şubeleşiyorlarsa) yoksa daha acısı genel bir lezzet sorunumu var.
www.egogunlugu.com