sunset'e gittim demek için gidilir... - isyerinden yabanci misafirlerle dün aksam gittigimiz yer. ortam tipki hollywood filmlerindekiler gibiydi, müzikler sahaneydi, bogaz isil isildi. .
yemeklere gelirsek, açikçasi benim damak tadima uymadi, önce somon carpaccio geldi, tabaga salam dilimleri gibi incecik somonlari dizmisler, ortasina havuç+greyfurt rendelemisler ve üzerine de kocaman bir patates cipsi koymuslardi. cips güzeldi.
kayinvalidemin önüne koysam yillarca gelin bana lapa pilav yedirdi diyecegi risotto geldi sonra. pirinçler pismemis, sogan ve mantarlar yari çig, bulamaç gibi bir yemek. ama tabak çok güzeldi.
derken ana yemek geldi, trüf soslu levrek haslama. aç kaldigim için levregi yedim, trüf sosa da kizarmis misir ekmegi banip yedim. misir ekmegi çok lezzetliydi.
artik evde bi çorba içerim diye düsünüyordum ki, tatlimiz geldi. külahtan tabak içine konmus, içi dondurma ile doldurulmus profiterol toplari, üzerinde çikolata sos, tabagin yaninda çilekli dondurma ve çilekler. iste bu benim için harika bir kapanis oldu.
sarap güzeldi, sohbet iyiydi ve manzaraya paha biçilemezdi. hesabi ödemeyecek olmanin verdigi hafiflikle yemegi tamamlayip, herkesle vedalasip eve döndüm.