gazi köşk, kale yakınlarında ali haydar'ın hizasında güzel bir kebapçı. ben köşk ciğer olarak duymuştum ama adı gazi köşk'müş. evet, burada pek çok kebap çeşidi var ama bizim gelme amacımız o methini çok duyduğum ciğer kavurmayı yemek! girişte hemen sağda bir tencerede kısık ateşte bir ciğer kavruluyor, usta arada hafif hafif karıştırıyor... tencere önünde sıraya girip ciğerinizi söylüyorsunuz ve öyle tabakta değil gaziantep'e özgü kübban ekmeği içinde o muhteşem ciğer servis ediliyor! bu kübban ekmeği ne lavaş ne pide, tam arada ama tek başına bile çok güzel. ciğer kavurmanın içinde ciğer dışında az biraz yürek ve böbrek de olması lazım!tadıhafif acı ama bir o kadar da muhteşem! bugün bile o güzelimtadıaklımda, damağımda... siz kübban ekmeğine sarılı ciğer kavurmanızı alıp istediğiniz gibi kenarda üzerine yeşillik, soğan, kimyon, baharat ve limonunu ekleyip yiyorsunuz. biz yanına ayran almıştık ki cola ile ziyan etmeyin bu güzelim tadı. bundan sonra benim için gazi köşk'ün ciğer kavurması gaziantep için olmazsa olmazlarından!
boğazaltı! sadece gaziantep'te duyabileceğiniz bir kebap türü! adından da anlaşıldığı üzere koyunun boğazaltı bölgesinde bulunan oldukça yağlı ve yumuşak bir ettir. gerçi o kadar yağlı ve yumuşak ki et demek garip kaçıyor... tavsiye ile öyle soğan, maydanoz katmadan hafif bir baharat ekleyerek yedik. önceki gaziantep ziyaretimde muzo kebap'ta tavuk şiş ile karıştırarak yemiş ve tadını tam alamamıştım ama gazi köşk'te yediğim hali çok çok iyiydi, tavsiye ederim!