açıldığınız dönemde ve sonraki yıllarda sizi en azından 30-40 kişiye tavsiye eden gönüllü bir marka elçinizdim. ancak son bir kaç olumsuz tecrübemizde herhalde o güne özeldir diyerek bir yorum yapmadım. bugün yaptığınız şey ise gerçekten eşine az rastlanır bir saygısızlık olduğu için yazmak durumundayım.
mersin'den iki günlüğüne gelen 55 yaşındaki dayımla dışarıdaki tentenin altına oturduk. oturduğumuzda yağmur hafifti. ancak bir süre sonra yağmur hızını arttırıp yönünü değiştirince benim sağ tarafım ıslanmaya başladı. i̇çeri baktığımda bir hanımefendi ile genç bir arkadaşın kalkarak boşalttığı bir masa olduğunu gördüm. hesap sisteminde karışıklık olabileceği için mekanlarda bilgi vermeden yer değiştirmem, bu nedenle garson arkadaşa bilgi vermek istedim. dışarıda ıslanmaya başladığım için içeri geçmek istediğimizi söyledim. ancak arkadaşın cevabı çok ilginçti: "kafe kuralları gereği bu masaya bir kişi oturabiliyor". masa da öyle sıkışık bir yerde değil, kasa tarafındaki girişin sağında. normal şartlarda elbette kurallar olabilir, ama burada ıslanan bir insandan bahsediyoruz. olağanüstü bir durum var, ama sizin anayasadan bile daha da katı olan kuralınız çok kıymetli.
yetmezmiş gibi espressoyu unutmanız, hesap kutusunu kredi kartımla beraber kasada unutmanız ayrıca sıradan bir olay zaten. hata bizde, neden hesabı masaya istiyoruz ki paşa paşa kasaya gitmemiz gerekirdi.
neye benzemeye çalışıyorsunuz bilmiyorum ama viyana'daki central, sperl, demel, havelka gibi çoğu kafeye sık sık gidiyorum. paris'de milföy pastanın mucidi olan cafe de la paix gibi üst segment kafelere ya da michelin yıldızlı restoranlara da. ve sizin burada uyguladığınız somurtmuş suratlı ve manasız kurallarla dolu faşizan hizmet anlayışı hiç bir yerde yok. ne yapmaya çalışıyorsunuz? nasıl olsa insanlar gelmeye devam ediyor diye mi bu rahatlık? yorumları okumuyor musunuz? kahveniz de yiyecekleriniz de zaten yeni açılan mekanların yanında çok sıradan kaldı. bir asma yapraklarınız var belki sizi diğerlerinden ayıran. ama bu olaydan sonra alın o üzümleri de sirke yapın diyorum, çünkü size sirke satmak yakışır. belli ki medyayla aranızıiyitutuyorsunuz, tanıdıklarınız var ya daiyipara harcıyorsunuz. ama ben ve arkadaşlarım daha önce olumlu yönde yaptığımız tanıtım yerine bu kez yaygın bir şekilde olumsuz tavsiyede bulunacağız.
i̇nanın bu olayın peşindeyim. şu anda zabıta müdürlüğüne ve belediye görevlilerine bu yaptığınızla ilgili bir yazı yazıyorum. ayrıca distribütörü olduğunuz julius meinl firmasına da yazacağım, onları nasıl bir firmanın temsil ettiğini görsünler diye. yağmurda dışarıda kalmış iki insana "sizi boş masaya alamıyoruz ama isterseniz 55 yaşındaki dayınızla buyrun şu yüksek bar taburelerinde oturun" demek için insan değil ancak robot olmak gerekir. şu anda sağ omzum ağrıyor ve bunun bedelini bir şekilde ödemenizi diliyorum.