la puerta

roast beef panini ve menemen söyledik, 30 dakikadan fazla sürede geldi. menemen baya suluydu cok başarılı değildi, panini de lezzet olarak sınıfta kaldı. ev yapimi seftali icetea daha cok seftali meyve suyuydu. servisimizi yapan garsonumuz çok ilgili ve güler yüzlüydü.mekanambiyans olarak güzel.

la puerta isim afilli olmuş ama türkçe bir isim tercih etseler daha iyi olurdu.mekandekorasyon, müzik seçimi(bir tık daha kısık olabilir), yerleşim olarak gayet başarılı. özellikle teras biz izmirlililerin açık hava alışkanlığına çok uygun. yemek yemedim ancak içki menüsü zengin ve güzel, fiyatlar biraz yüksek. her zamanki gibi menü ile stok arasında sıkıntılar mevcut, bu çeşitlilikte menüde stoğu iyi organize etmelisiniz. servis biraz yavaş bu konu çok popülerliğin getirdiği kalabalıktan kaynaklıda olabilir ama çözüm getirilmeli. genel anlamda izmirde daha çok görmek istediğimizmekançeşitlerinden.

i̇çmekangerçekten hoş. işıklar şirin bir ambiyans katmış. çeşitli bira seçenekleri olması güzel. çalışanlar sempatik. yalnız genelde kalabalık oluyor ve doğru zamanda gitmezseniz içeriye girmek için giriş alanındaki masalarda beklemek durumundasınız. orası da çok ayakaltı bir alan olduğu için pek oturmaktan hoşlanmadığım bir yer.

erkek arkadasimla la puerta bostanliya gittik.mekanolarak cok guzel. fakat rezervasyonsuz yer bulmak cok zor. 2 kere rezervasyonsuz gittik ve geri donduk. gittigimizde bugday birasi denemek istedik schneider 7 denedik ortaya karisik sepet soyledik ve daha sonradan gara guzu biralarla devam ettik ve 170 lira gbi bi ucret odedik. schneider 7 cok guzeldi cok basarili bulduk. fakat gara guzulari pek begenemedik. ilk defa ictik en azindan denemis olduk :)

ilk etapta cafe del mundoya gelmisiz hissi verenmekansira beklemeden masaya alinmamizla bir anda o histen kurtardi bizi. isletmeciler ve çalisanlar cafe del mundonun eski ortaklari ve ekibi oldugu için özellikle tori-karaage ve susamli sinitzell gibi lezzetlerin müdavimlerine evindeymis hissi veriyor. yaninda da muglanin özel birasi gara guzu blonde içip arkadaslarinizla hos vakit geçirmek için ideal bir yer. dekorasyon ve renkler zaten insani içeri çekiyor.

izmir e son seyahatimde nihayet gitme fırsatı bulduğum bir pub la puerta. ismi çok güzel değil mi ya bu arada :) alsancakta aslında biraz kuytu bir sokakta kalıyor. eski bir bina yeniden düzenlenmiş. bahçesi ve içmekanolmak üzere iki bölümü var.mekangüzel tasarlanmış arkadaşlar, alsancaktaki hareketlilikten ötürü genelde kalabalık oluyor tabi. fiyatlar istanbuldan gelen biri için çok uygun. çok fazla gürültü sizi rahatsız etmiyorsa arkadaşlarınızla gelebileceginiz bir yer. ayrıca içki menüsü çok geniş.

cafe del mundo tarzinda bir yer olmus cok guzel olmus cok da guzel olmus :)dunya mutfagindan bir cok secenek menulerinde yer aliyor.her gune ozel bir kokteyl ve yemek var.bu kokteyl ve yemekler o gune ozel yuzde 30 civari indirime giriyor.ortam guzel.tek eksigi izmirde adi cikmis pek de hos olmayan bir sokak icinde yer almasi.bir izmirli olarak gec saattemekancikisinda dikkatli olmanizi oneririm.

turkiye de farkli bira alternatiflerini bulabileceginizmekansayisi bir elin parmaklari kadar, belki bir elin bir parmagi kadar.
uzun yillardir her yil subat ayinin ilk haftasinda brugge da duzenlenen bira festivalinin mudavimi olarak ve bu sene de tam da brugge dan gelisimden bir hafta sonra bir arkadasimin tavsiyesi ile gittigim la puerta da en azindan farkli bira alternatiflerini bulmam beni cok mutlu etti.
cok fazla bira cesidi var diyemem ama en azindan gayretleri var. biralari ulke ulke ayirmislar, yogunluk belcika, alman ve ingiliz biralarinda.
festival de de tattigim la corne tripel a burada rastlmak beni ilk yudumda tekrar belcikaya goturdu.
meantime lar, vintage ale ler, la corne, petrus, wiesse lar...
mekan olarak yemek yemeye gidecegim bir yer degil.
ama izmir e her geldigimde kesinlikle ugrayacagim bir yer bira icmek icin.
tabi belcika da 3 euroya ictiginiz biralari burda 10 euroya iciyor olmak uzucu olsa da, deger.
bira sicakta, mac sirasinda, patates kizartmasi ile icilmeye sigdirilamayacak kadar derin bir dunyaya sahip.
turkiye de bu dunyayi kesfetmek cok zor.
ama la puerta size en azindan fikir verebilir.
sadece belcika da 2011 yilinda 146 brewery, 44 bira company ve 1150 cesit bira oldugu dusunuldugunde, turkiye yillardir ictigimiz ve bira bu zannettigimiz iki bira markasi ile kandirildigimizi dusundukce uzulmemek elde degil gercekten.
tekrar gidermiyim kesinlikle evet, umarim bira menulerini korumayi basirirlar zira bazi markalarin ithalati hic de kolay degil.

la puerta alsancak;mekancok guzel, cok cok kalabalik ve anormal gurultulu, konustugunuzu duymak istiyorsaniz bahceye oturmalisiniz o zmn da dumanalti olmamak icin uygun bir masa bulunmali. bana gore guzel olan tek sey ambians ve dekor, harici universite kantinini alsancaga tasimislar gibi..

la puerta bostanli:
bir kaç kez gecerken oturalim dedik kapi onunde ya da barda bekletelim dediler tesekkur ederek kosarak uzaklastik. bir kac kez de rez için haftaiçi nerdeyse sabahtan aradım dolu dediler ?!?! biraz ogrenci mekani gibi ama tamam sevimli bir yer, oturduğunuzda keyif alıyorsunuz ama rezervasyon yaptırmak (kapidaki kalabaligi saglamak icin ozellikle rez lara dolu dediklerini dusunuyorum, haftaici erken saatte rez alamayacak bir durumlari olamaz) ya da yer bulmak için bu kadar uğraşılan yerlerin kendilerini fazla önemsediğini ve şımardığını düşünüyorum.. o yüzden eğer arkadaşlarım onceden gidip bir sekilde yer bulup :)))) oturmadilarsa asla gitmem..