büyükada’nın zirve noktalarından birinde, ayayorgi kilisesinin yanı başında, muhteşem manzaralı bir yerde yer alıyor.
ada merkezinden fayton veya bisiklet ile lunapark gazinosunun olduğu ufak meydana kadar gelebilirsiniz, yol yaklaşık 3 km, isterseniz bu yer yer yokuşlu ama köşklerin, ağaçların arasından geçen bu yolu keyifli bir yürüyüşle de geçebilirsiniz ancak gücünüzü çok tüketmeyin çünkü bahsettiğim meydandan sonra yaklaşık 1 kilometrelik yer yer dik olan bir yokuş daha tırmanacaksınız ada merkezine geri dönerken tamamen yokuş aşağı olacağı için dönüşte yürüyüş tavsiye ederim..
tepeye ulaştığınızda 100 yıllık ayayorgi kilisesi karşılayacak sizi, kilisenin bir yanında bu mekan yer almakta. burada başka bir alternatif de yok, tek seçenek.
etraf göz alabildiğine açık, rüzgarı serin,manzarasımuhteşem.. fotoğraf çekmek için çok güzel. buradan i̇stanbul’un ne kadar betonlaştığını ve çirkinleştiğini daha da net göreceksiniz ayrıca..
mekan açık kır gazinosu tadında, ürünlerden atmosfere kadar her şey bu şekilde. ürünleri gayet lezzetli, börek patates köfte piyaz yedim, hepsi çok güzeldi, evde yapılanlar gibi. alkol mevcut, ayrıca adaya özel imalat prinkipo şarapları da sunulmakta. fiyatlar ortalama, tüm bunlara kişi başı 35-40 tl gibi bir şey ödedik.
biz aralık ayında gittiğimiz için çok soğuktu ve çok az kişi vardı, o yüzden rahat rahat oturup, dolaştık. masaya servis yapıldı, servis baştan sona sorunsuzdu, sadece tepe olduğu için soğuktu, yine de çok keyifliydi. yazın ve özellikle de hafta sonları buralar aşırı kalabalık oluyor ve doğal olarak çok şey aksayabiliyor, bunu göz önünde bulundurmakta fayda var. keyif almak için yağış olmayan serin bir günde, ya da yazın hafta içi gidilmesini öneririm.
sonuçta, böylesi bir yerde bulunmak ve burada bir şeyler yiyip içmek; sadece mide ve damağınıza değil, gözlerinize ve ruhunuza da iyi gelecektir.