şehrin içinde, en merkezi, en gösterişli yerinde ama gösterişten o kadar uzak, o kadar mütevazı bir tarz..yemeklerpek mütevazı değil tabii :) ortam sıcak, zarif, manzara muhteşem, güçlü bir estetik var içeride.. i̇ftarda ilk defa denedik, etkilendik! i̇ftariye şahane! her bir parça özenle seçilmiş; peynir, zeytin, hurma, mücver (içi daha iyi pişmeliydi) tahin, enginar (ah o enginar! ) içli köfte. yayla çorbası anlatılamayacak bir lezzetle damağa hitap ediyordu. ana yemekte patlıcan beğendi üzerinde dana külbastı. beğendi "beğendi" olmuş, ağızlara layık olmuş, müthiş olmuş. et zaten böyle bir restoranda olması gerektiği gibi olmuş.. tatlı olarak güllaç, kadayıf ve şekerpare vardı. son derece hoş bir sunumla getirildi masaya. kısa kısa dokunuşlar yapmam gerekirse; masamıza hizmet eden garson (hanımefendi) on numaraydı! domates salatası "çoban salata" olarak yapılmıştı . tüm kabuklar ve çekirdekler çıkmış ve hepsi aynı ölçüde doğranmış olsa da "olmasa da olurdu". yan masamız seçimini ördek ve şaraptan yaparken, iftara saygı duyulması ve istemeden çay getirilmesi yüz puanı hak etti. bin puan ise; doğum günüm için son anda talepte bulunulmasına rağmen hazırlanan enfes pastaya gidiyor! fotoğrafa bakın lütfen :) sabırsızlanıyoruz şimdi kahvaltı ve şarap eşleşmesi için ...