tarihi viktor levi şarap evi

mezeleri onca meyhanelerden çok daha iyi, şarapları inanılmaz lezzetli, mekan desen on numara ve hafta içi bile heryerdolu mutlaka rezervasyon yaptırın, hizmet çok iyi, fiyatlar uygun e daha ne olsun!

rezervasyon yapmadan önce okuduğum yorumların yarı yarıya olumlu ve olumsuz olması endişelendirmedi değil.dışarıdan anlaşılmayan ama içeri girdiğinizde ahşap ağırlıklı dekorasyon,eski bir dolap ve içindeki eşyaları,duvarları süsleyen tablolarla kendine özgü bir havası olan kapalı bölümünden geçip arkada yemyeşil bir bahçesiyle şehrin stresinden ve gürültüsünden uzak huzur verici bir ortamla karşılaşıyorsunuz.gayet nazik bir şekilde masamıza yönlendirildikten sonra gelen garsonla mekanla ilgili okuduğum yorumları paylaştıktan sonra bizimle gün boyunca oldukça kibar ve nezih bir şekilde ilgilendi.yani kısaca size nasıl davranılmasını istiyorsanız karşınızdakine aynı şekilde davranmalısınız,sıfatı veya rütbesi ne olursa olsun.
gelelim menümüze;başlanğıç olarak yerli ve yabancı karışımı peynir tabağı,levrek marin,ara sıcak olarak da viktor levi böreğini tercih ettik.peynir tabağı 3 yerli 3 de yabancı peynir dilimlerinden oluşmuştu.lezzetleri yerindeydi.levrek marin ise aşırı köri sosuyla bulandığından tek kelimeyle sınıfta kaldı ki bu şekilde sunulmaz ya da alternatifi olur en azından.ana yemek olarak tercih ettiğimiz karides güveç tereyağında baharatlarla mükemmel pişmişti.yemeklerimize eşlik eden viktor levi'nin 10 numaralı kırmızı şarabı adının hakkını vermiş doğrusu;içimi yumuşak ve ağızdayeryer buruk mayhoş bir tat bırakıyor.tatlı olarak seçtiğimiz,sade dondurma ile servis edilen suflesi ise insanı mest edecek noktaya getiriyor.güzel bir akşam geçirmemize vesile olan mekan için özellikle cuma ve cumartesi günleri rezervasyon yaptırmanızda fayda var.bahçesindeki dekorasyon öyle bir düzenlenmişki tamamen dolu olmasına rağmen rahatsızlık vermiyor.sohbet eşliğinde güzel ve romantik bir akşam yemeği için moda'da tercih edilebilecek yerlerden biri.
#kangurular
www.kangurular.com

anadolu yakasında şarap içilebilecek meşhur bir mekan olarak çevremden sürekli duyduğum bir yerdi. kadıköy de bu standartlarda bir mekan olabileceğini düşünmemiştim fakat kapısından girdiğinizde kendinizi farklı bir yerde buluyorsunuz. i̇ki kişi gittik,yerayırtmamamıza rağmen cumartesi günü yaklaşık 15 dakika bekleyerekyerbulabildik. biz yemek yemedik, onun yerine ithal peynir tabağı ve bir şişe viktor levi no:59 kırmızı şarabından aldık. şarap çok lezzetliydi giderseniz mutlaka no:59 u deneyin. mekanın iç kısmı oldukça şık ve bahçesini çok güzel dizayn etmişler. fakat tek olumsuz yanı kış ayları diye bahçenin üzerini komple kapatmışlar, bahçe çok sıcak fakat sigara dumanı, sıcak hava ve şarap birleşince biraz bunaltıcı olabiliyor. bence burası yazın çok daha keyifli hale gelen mekanlardan birisi. fiyatlarının çok pahalı olduğu söylenemez. bir şişe şarap ve ithal peynir tabağı için 90 lira civarında bir hesap ödedik. diğer şaraplarını da mutlaka denemek gerektiğini düşünüyorum.

önceden rezervasyon yaptırıp gelmiştim güzel bi masa ayarlar mısınız diye rica ettim en güzel masayı ayarlamışlar çok ilgililer paçanga böreği ve patates kroket aldık öncelikle çok güzeldi ardından fettucini alfredo aldık tavukları beklediğim gibi değildi ama çok sevdik özel günlerde mutlaka tercih edilmesi gereken biryer

fazla lezzetin olmadığı biryermaalesef. üzgünüm ama hiç bir yemeğini beğenemedim bugüne kadar. bunun dışında yaz kış bahçesi güzel. ama fiyatlar gerçekten yüksek o lezzet performansına.

kadıköy ve şarap bir araya geldiğinde akla gelen ilk mekan. oldukça nezih bir ortamı ve her keseye uygun şarap seçenekleri var. bahçesindeyerbulmak sıkıntı olabiliyor bazen. bütün mekanla ilgili tek sıkıntı fiyat-performansta yüz güldürmeyen yemekleri. kötü diyemem ama insanın aklını başından alan yemeklerle karşılaşmayacaksınız. i̇ster romantik bir akşam yemeği ister arkadaşlarla sohbet için, viktor levi her zaman aklınızın bir köşesinde dursun derim.

dün eşimle victor levi’ye gittik. uzun zamandır gitmek istediğim bir yer, eşim de rezervasyon yaptırmış ve sürpriz olarak akşam yemeğimizi yedik. girdik ve masamıza oturduk. bahçede, asma kat olan bölümde oturduk. haftaiçi salı olmasına rağmen mekan çok kalabalıktı. kalabalık olması sorun değil fakat açık alanda olmaması gereken sayıda bir masa var çünkü masalar dipdibe sürekli bir insan sesi, yan masaların konuştuğu birebir kulağımda. menüden yemeklerimizi ve şarabımızı belirledik ve beklemeye başladık. şarap no:59 söyledik. beklentilerin çok altında bir tat. yukarıda “kavaklıdere”nin etiketi var onu anlamadık. ya kendileri yapıp şişeletmeyi onlara yaptırıyorlar ya da tamamen kavaklıdere’den alıp etiket basıyorlar. menü’de hiç bir şey açık yazılmamış. (şaraplarda numaralar var fakat içinde hangi üzümün olduğunu sürekli garsona sorman gerekiyor). bizimle ilgilenen garsona gelecek olursak. o da tam bir fiyasko. hayatımda gördüğüm en garip insan olabilir. memnuniyetsiz, soğuk, kaba, asık suratlı biri. ayrıca tabi ki herkes hasta olabilir ama sürekli yanımızdan geçerken genizden genizden burnunu çekiyor çok sesli bir şekilde hatta biz anlam veremedik? (bir süreden sonra saydık otururken 23 kere yaptı) acaba sorunları mı var dedik? çünkü hepimiz grip oluyoruz ama böyle bir şey hayatımda görmedim. diğer olay sürekli dibinde dibinde dolaşıyor garson zaten ortam gürültülü sürekli bağırarak konuşman gerekiyor geçerken susuyorsun, keyifli bir sohbet asla olmuyor. kadehleri çok özensiz herkese kaba, özensiz bir kadeh ile servis yapıyorlar. tüm çeşit şaraplara aynı kadehle sunum yapıyorlar sağıma soluma baktığımda bunu anladım. tek beğendiğim şey karışık peynir tabağı oldu. onun dışında beef carpaccio geldi. hiç beğenmedik ve bunu da garsona belirttik. sanırım hiç yemediğimizi düşünerek bize anlatmaya çalıştı? burası biraz komikti. biz de yediğimiz yerlerden bahsettik. menüden başka bir şeyle değiştirmeyi talep ettik, fakat memnun olmadığımız halde değiştiremeyeceğini söyledi. bir çok restoranda yemek yedik ilk defa böyle bir şeyle karşılaştık. restoranın beğenmediğimiz bir ürünü mutlaka değiştirmesi gerekir-di.
1.5 saatin sonunda artık o kadar rahatsız olduk ki sesten, garsondan, tutumdan hemen kalktık.
kısacası;
bir şarap sever olarak, mekan olarak çok kötü
(kalabalık, gürültülü, şarap kültürüne asla uymuyor, daha çok rakı içilecek biryergibi -ki onun için zaten çok başarılı meyhanelere gidiyoruz)
peynir tabağı çok iyi fakat carpaccio su çok kötüydü ve söylememize rağmen değiştirmediler. (arkasında durmuyorlar)
şarap eh ( herzaman içebileceğin bir şarap)
servis, garson (özensiz kadehler, anlam veremediğim bir garson ???)
kesinlikle!! özel günlerinizde, hoş bir müzik eşliğinde bir şeyler yudumlayalım eş dost deyip gidecekseniz “asla gi̇tmeyi̇n”. bizim gibi pişman olmayın ?

bahçesi nefis. ambiyansını seviyorum bahçesinin. arkadaşlarla toplu özel bir buluşma yapıyorsak oraya muhakkak rezervasyon yapıyoruz. bazen rezervasyonsuz dayerbulabildiğimiz oldu şanslıyız.

şaraplardan no.10 ve 59'u denedik, ikisinden de hoşlandık. yemekleri harika olmasa da belli bir ortalamanın üstünde. karışık peynir tabağındayeralan çeşitler, şaraplarla iyi uyum sağlıyor. bahçesi oldukça güzel, rahatlıkla tercih edebilirsiniz

uzun zamandir gitmek istedigim bir mekandi. iki hafta once bir gündüz vakti gittim. cok hos biryerfakat calisanlari mekana gore bence biraz profesyonellik disi.bardaklar servis sunum standart. bu mekandan daha şık orjinal servis beklerdim. yanilabilirim tekrar gidecegim bu sefer bir aksam vakti...

sevdicekle birinci ayımızın kutlaması için buradaydık dün akşam. bahçe bölümünün tasarımı başarılı. ağaç var lan bi'kere. saksı, fidan, su sesi falan...istanbul için lüks şeyler bunlar. huzurlu hissediyorsun. şaraplardan agandonu denedik. biraz mayhoş, buruk bi şarap. bu tarz seviyorsanız içimi güzel. sonra viktor levinin kendi şaraplarından no17yi denedik. agandonun üzerine biraz kalitesiz kaldı, çok sevemedik. çok fazla peynir tabağı tecrübem yok ama ithal peynirlerini sevdim. lakin etleri güzel değil, çok yavanlar. karides soslu ızgara bonfileyi denedim, sosla beraber biraz gideri vardı ama bence yemek yenecekyerdeğil, meze eşliğinde şarap içilecek bi mekan viktor levi. f/p açısından ana yemekler ve mezeler başarısız, şaraplar ve ambiyans başarılı diyebilirim. biz sevdik, muhtemelen şarap içmek için tekrar uğrarız.

i̇çtiğim en güzel şaraptı ve yemekleri de güzeldi fiyatları çok uçuk değil. kolayca bulabileceğiniz bir konumda. ambiyans çok hoşuma gitti. erkek arkadaşım doğum günüm için beni buraya getirmişti sessiz sakin biryergarson da kibardı. biz rezervasyon yaptırmıştık yoksa pekyerbulunmuyormuş. porsiyonlar gayet büyüktü. çok memnun kaldık ikimizde.

mekan güzel ancak kalitesiz garsonlara sahip biryeryanımda kurabiye vardı onu yemek istedim geldi gitti uyardı rahatsız ettiler sürekli göz hapsinde tuttular birisi geldi kese kağıdı getirdi kurabiyeleri buna koyarsınız diye bu paralara daha kaliteli insanlardan hizmet alabilirsiniz yemek yedik tabağımızı dahi toplatmak için defalarca garson çağırdık kimse oralı olmuyor en son dedik neden toplamıyorsunuz artık şu kirli tabakları bize kurabiyenin bitmesini bekledik diye laf soktular böyle bir rezalet görmedim ben

kadıköy'de bulabileceğiniz sakin mekanlardan biri. çok güzel bir bahçeye sahip. bu kadar geniş bir bahçeye sahip kadıköy'de başka bir mekan olduğunu sanmıyorum.

zaten adı üstünde burası bir şarap evi, yani şarap içmeye ve peynir yemeye gidebilirsiniz.

mekan tasarımı şık ancak daha şık olabilir düşüncesindeyim, biraz daha ahşap ve eskitme ağırlıklı biryerolsa, kendinizi bir ortaçağ hanında bile zannedebilirsiniz.

fiyatlar ideal, kadıköy'de sakinlik arayan herkesin gitmesi gereken bir yer.

tarihi biryerama o tarihi ambians yok, ilk defa geldik, başlangıç ve arasıcaklar fena değildi, çok beğendiğimiz bir ortam değil ama bahçe güzel gerçekten....