dün eşimle victor levi’ye gittik. uzun zamandır gitmek istediğim bir yer, eşim de rezervasyon yaptırmış ve sürpriz olarak akşam yemeğimizi yedik. girdik ve masamıza oturduk. bahçede, asma kat olan bölümde oturduk. haftaiçi salı olmasına rağmenmekançok kalabalıktı. kalabalık olması sorun değil fakat açık alanda olmaması gereken sayıda bir masa var çünkü masalar dipdibe sürekli bir insan sesi, yan masaların konuştuğu birebir kulağımda. menüden yemeklerimizi ve şarabımızı belirledik ve beklemeye başladık. şarap no:59 söyledik. beklentilerin çok altında bir tat. yukarıda “kavaklıdere”nin etiketi var onu anlamadık. ya kendileri yapıp şişeletmeyi onlara yaptırıyorlar ya da tamamen kavaklıdere’den alıp etiket basıyorlar. menü’de hiç bir şey açık yazılmamış. (şaraplarda numaralar var fakat içinde hangi üzümün olduğunu sürekli garsona sorman gerekiyor). bizimle ilgilenen garsona gelecek olursak. o da tam bir fiyasko. hayatımda gördüğüm en garip insan olabilir. memnuniyetsiz, soğuk, kaba, asık suratlı biri. ayrıca tabi ki herkes hasta olabilir ama sürekli yanımızdan geçerken genizden genizden burnunu çekiyor çok sesli bir şekilde hatta biz anlam veremedik? (bir süreden sonra saydık otururken 23 kere yaptı) acaba sorunları mı var dedik? çünkü hepimiz grip oluyoruz ama böyle bir şey hayatımda görmedim. diğer olay sürekli dibinde dibinde dolaşıyor garson zaten ortam gürültülü sürekli bağırarak konuşman gerekiyor geçerken susuyorsun, keyifli bir sohbet asla olmuyor. kadehleri çok özensiz herkese kaba, özensiz bir kadeh ile servis yapıyorlar. tüm çeşit şaraplara aynı kadehle sunum yapıyorlar sağıma soluma baktığımda bunu anladım. tek beğendiğim şey karışık peynir tabağı oldu. onun dışında beef carpaccio geldi. hiç beğenmedik ve bunu da garsona belirttik. sanırım hiç yemediğimizi düşünerek bize anlatmaya çalıştı? burası biraz komikti. biz de yediğimiz yerlerden bahsettik. menüden başka bir şeyle değiştirmeyi talep ettik, fakat memnun olmadığımız halde değiştiremeyeceğini söyledi. bir çok restoranda yemek yedik ilk defa böyle bir şeyle karşılaştık. restoranın beğenmediğimiz bir ürünü mutlaka değiştirmesi gerekir-di.
1.5 saatin sonunda artık o kadar rahatsız olduk ki sesten, garsondan, tutumdan hemen kalktık.
kısacası;
bir şarap sever olarak,mekanolarak çok kötü
(kalabalık, gürültülü, şarap kültürüne asla uymuyor, daha çok rakı içilecek bir yer gibi -ki onun için zaten çok başarılı meyhanelere gidiyoruz)
peynir tabağı çok iyi fakat carpaccio su çok kötüydü ve söylememize rağmen değiştirmediler. (arkasında durmuyorlar)
şarap eh ( herzaman içebileceğin bir şarap)
servis, garson (özensiz kadehler, anlam veremediğim bir garson ???)
kesinlikle!! özel günlerinizde, hoş bir müzik eşliğinde bir şeyler yudumlayalım eş dost deyip gidecekseniz “asla gi̇tmeyi̇n”. bizim gibi pişman olmayın ?