tarihi viktor levi şarap evi


İçinde "levi" olan yorumlar
4
4.0
bla
3
7 yıl önce
kadıköy
ortam loş, bahçesi asma ağaçlarla süslenmiş.
ama menü tam bir kavram karmaşası. yarı balık,kebap mezeleri ile kızartmalar, diğer yandan makarna ve salata çeşitleriyle bistro havası, bir yandan da peynir tabağı çeşitleri... sushi eksik kalmış onun dışında menü tam bir etnik çatışma yaşıyor. bari başlangıçlara bir brushetta koyun, şarapla paçanga böreği ne alaka?
ayrıca kağıt poşete sarılı servisler gerçekten çok klas(!)
karışık peynir tabağı denedik, bence lezzetliydi. viktorlevişarabı da güzeldi.
0
kutay
5
7 yıl önce
kadıköy
sürekli kfc yiyelim diyerek aslında başının etini yediğim sevgilimle güzel bir yemek yiyip kaliteli zaman geçirelim diye on dört şubatta viktor leviye yer ayırtmak istemiştim lakin günün mahiyeti ve mekanın güzelliği nedeniyle bütün masalar rezerve edilmişti. buna rağmen ardı arkası kesilmeyen ısrarlarımı kibarlıkla karşılıyıp bana yardımcı olacağını söyleyen beyefendiye geç olsa da çok teşekkürler.

ben istiridye soslu tavuk yedim, bitanem de poppy chicken yedi. ortaya kalamar söyledik. hepsi enfesti sadece kalamar biraz daha sıcak olabilirdi.
şarap olarak ise viktorlevino yirmi üç sipariş ettim. onun hakkında diyebileceğim tek şey 'mmh'.

tüm bunlardan sonra bir adet sufle söyledik zira hem tatlısız olmaz hem de 'yeter aşkım çok yedik'. suflenin içinden daimi bir çikolata akışı vardı yedikçe geliyordu, durmuyordu. o tereyağlı tadı hala damağımızda.

ambiyans hakkında bişeyler yazacaktım ama hiç gerek yok, gidin görün pişman olmak çok zor.

bazı insanlar kadeh şarap satışı olmadığı için eleştiride bulunmuş, güzel bir eleştiri lakin böyle bir ortamda sizi bir kadeh şarap kesiyorsa bence bira içmeye devam etmelisiniz.
0
kaan
1
7 yıl önce
kadıköy
hevesle gittigimiz, isminden dolayi buyuk beklentilerle girdigimiz ''viktorlevişarap evi'' nden hayal kirikligiyla ayrildik. oncelikle menudeki saraplarin yaninda uzumleri ve rekolteleri yazmiyordu, siparis alan beyefendiye sordugumuzda ne soruyorsunuz der gibi yuzu dustu, bir cirpida laf olsun diye hizla uzumleri saydi, rekoltesini sormaya korktuk. peynir tabagi ve kuru et tabagi ayri ayri cok buyuk oldugu icin ikisinden yarim porsiyon alabilir miyiz diye sorduk, maalesef boyle bir uygulamamiz yok diye ''cok kurumsal'' bir cevap aldik. karisik peynir tabagi nedir hangi peynirler var diye sordugumuzda; belirli peynirler degil, mutfagin durumuna gore geliyor cevabini aldik, icerden ogrenebilir misiniz bugun ne geliyormus diye sorduk, garsonumuz bu sefer ''7 senedir burada calisiyorum, devamli bu soruyu duyuyorum belli olmuyo o'' diyerek bize yabanci peynir tabagini saydi. neyse diyip canimizi sikmayalim diye siparislerimizi verdik. sarabimiz geldi, garsonumuz sarabi kadehin agzina kadar doldurdu, uyardik, bir sonraki nezaket dolu, yangindan mal kacirircasina yapilan sarap servisinde yine ayni seyi yapti. sevgili victorlevisarap evi (!) yetkilileri; sarap servisi yaparken bardak agzina kadar doldurulmaz, bardagin 3'te 1'i doldurulur ki sarap hava alsin, kendine gelsin. maalesef elemanlariniz paldir kuldur agzina kadar dolduruyorlar ki bir an once sise bitsin, kalkilsin gidilsin. bir mekanin kendisine ''sarap evi'' demesi icin oncelikle o vizyona, sicakliga ve kulture ihtiyaci var. bir daha asla adimimi atmam.
0
bahar
4
8 yıl önce
kadıköy
kadikoy'un gizli bahcesi.. ambiyansi guzel, garsonlari ilgili, yemekleri basarili, kendi urunleri olan saraplari oldukca guzel..
59 numara bizim favorimiz ki sef garsona gore de en pahalli saraplari degil belki ama en cok rağbet goren ve begenilen saraplariymis.. peynir tabaklarini nedense cok basarili bulamiyorum bana biraz kuru geliyor.. dana carpaccio lezzetli, viktorleviboreginin lezzeti bir harika.. ana yemek olarak sef spesiyal, viktorlevispesiyal ve ravioli denedik, bizce hepsi basariliydi.. ortam biraz gurultulu ama onun disinda gitmekten keyif aldigim bir yer..
0
beyza
4
8 yıl önce
kadıköy
cumartesi akşamı gittiğimiz mekanda haliyle biraz zor yer bulduk.. yemekler baya bir geç gelmesine rağmen sıcacıktı ve mutlu ettiler diyebilirim.. bianca tavuklu gerçekten değişik bir yemek, peynir ve krema içinde çıtır çıtır kızarmış bir tavuk pirzolaydı.. yanına da haşlanmış kabak havuç gibi sebzeler koyulmuş, sanırım o yağı dengelemesi için.. aç gittiyseniz bianca tavsiyemdir.. cafe de paris soslu tavuk ve çıtır tavuk salatası da beğenildi. önden getirilen mozarella çubukları da çok güzeldi fakat fiyatına göre porsiyonunun küçük olduğunu düşünüyorum(6/16tl) ana yemeklerin porsiyonları çok büyük, baya doyurucu..

şarap olarak viktorlevi23 numarayı tavsiye ettiler, öküzgözü ve güzel bir şaraptı. yalnız servis esnasında şarap evi olmayan mekanlarda bile tadım varken bardaklarımıza direkt doldurmaları bana biraz garip geldi.

dört ana yemek bir şişe şarap ve bir başlangıçla 200 tl civarı bir hesap geldi. genel olarak memnun kaldım, tavsiye ederim
0
lale
4
9 yıl önce
kadıköy
yılların mekanı gibisi yok… her sene biraz daha büyüdü.  2 katlı terası ve bahçesi olan bir köşk burası. kapalı mekanında oturmak sıkıcı geliyor. ortamın sarı ışıkları ve uğultusu rahatsız edici ama bahar aylarında arka bahçesinde keyif yapmanızı öneririm. kendi numaralı şaraplarından içmelisiniz. kavaklıdere tarafından buraya özel olarak şişeleniyor. restoran bölümü dünya mutfağından servis veriyor ama bu tarz mekanlarda önemli olan yemekler değil şarap peynir ve ortam olmalı. fiyatlar çok yukarıda değil. gece geç saatlere kadar hizmet alabileceğiniz bir şarap evi. otopark ve vale hizmeti yok. yakınlarda otopark var.

buranın hikayesi... musevi olan victorlevigeliboluda yaşmış sardalya işi yapan genç bir delikanlıdır. bozcaada da şarap işine girmeye karar verir. bir taraftan i̇stanbulda bulunan restoranlara sardalya satarken  diğer yandan da şarap satmaya başlar. daha sonra kendi şaraphanesini açar. ölümünden sonra kuzeni bir süre mekanı işletir ama zamana yenik düşerek kapanır. fevzi bey mekanı alarak tekrar hayata geçirir. i̇şte o günden bugüne kadar gelmeyi başaran bir mekan. bazı mekanlar bir değerdir, kültürdür ve korunması gereklidir. 

alkol alacaksanız araç kullanmayın.
0
burcu
4
9 yıl önce
kadıköy
viktolevimarkalı kendi şarapları hem uygun fiyatlı hem de lezzetli. bahçede oturmak için erken saatte gitmek ya da rezervasyon yaptırmak lazım. porsiyonları gayet doyurucu yemek yemek için de gidilebilir.
0
ipek
4
9 yıl önce
kadıköy
dışarıdan hiç bahçesi olduğunu çaktırmayıp içine girince yemyeşil ortamıyla şaşırtan mekanları çok severim. viktorlevide onlardan biri. güzel yemekler, açık hava, lezzetli şarap üçlüsü yaz için ideal.
0
lerzan
2
11 yıl önce
kadıköy
son yasadigimiz olay viktorleviile ilgili düsüncelerimizi tamamiyle nagatife çekti...
sayisini bile tahmin edemiyecegimiz masalara dolduklari anda hizmet veremeyecek kadar güçsüz bir mutfak ve servis maalesef böyle bir mekan için tam bir kara leke olusturdu bu aksam...
rezervasyon ile gittigimiz halde siparisleri verdikten sonra tüm siparisler gecikmeli geldi hemde ana yemek siparisimiz siparisler karistirilmis oldugu söylenerek en az 1,5 saat geçtigi halde gelmemisti ve de biz de iptal ettigimizi söyledik, hesabi istedik, 5 dakika sonra patron kendisi özür dileyerek siparisleri getirdi halbuki biz 15 dk önce iptal etmistik, böyle bir sey olabilir mi?
üstelik o hazir siparisleri ikram bile etmeden aldi gitti ki eminiz hepsi çöpe gitti... bu zihniyetle hiçbir isletme çalistirilamaz, allah sonlarini hayir eylesin bakalim bu isletmeciler bu zihniyetle bu ortami ne kadar daha açik tutabilirler....:(
0
cengiz
5
11 yıl önce
kadıköy
kadiköy rexx sinemalarinin hemen alt sokaginda bulunan mekan, inanilmaz güzellikteki saraplari ve birbirinden leziz yiyecekleri bir araya getirmis. tarihi bir konak içinde, çok güzel tasarlanmis ve genellikle elit bir kesimin tercih ettigi bir ortam. viktorlevisarabini mutlaka deneyim derim. yaninda fajita ya da karides güveç yiyebilirsiniz. çok ama çok lezzetliler. personel de çok kaliteli ve güleryüzlüler. rezervasyonumuz yaptirirken sigara kullanmadigimizi belirtmedigimiz için sigara içilebilir dis mekanda masamizi ayirmislar. durumu bildirdigimizde hemen masamizi iç tarafa aldilar. her zaman kalabalik oldugu için rezervasyon yapmaniz yarariniza olabilir. fiyatlar biraz pahali sayilabilir ama kesinlikle deger. merak ettim kimdir viktorlevidedim; web sitelerinden alinti yapiyorum "viktorlevigelibolu'lu sardalyaci bir ailenin ogludur. sardalya almak için gittigi bozcaada'da üzüm toptanciligina baslar ve daha sonra sarapçiliga baslar. istanbul'a sardalya getirdigi yerlerden alacaklarini toplarken sarap talebi ile karsilasir. sarap toptanciligina baslamasi böyle olmustur. bu tarihte istanbul'da faal olarak çalisan dört tane saraphane vardir. bunlar pano, diamandi, izmirli ve sofaki'dir. bu saraphane sahipleri bu sarabi en çok biz satiyoruz deyip viktor levi'ye istedikleri gibi para ödemeye çalisirlar. buna sinirlenen viktorlevimuseviligin vermis oldugu kalitimsal kivrak zeka ile bunlara ders vermek için kendi saraphanesini açar. böylece faal olarak perakende dünyasina girmis olur. önceleri ders vermek amaciyla açtigi saraphanenin kaliteli saraplardan dolayi gördügü ragbet viktor levi'yi sasirtir. sardalya ve üzüm toptanciligini birakip sadece saraba döner. ta ki 1967 yilinda ölene kadar. viktorleviöldükten sonra kuzeni yaseflevi1985 tarihinde amerika'ya yerlesene kadar saraphane faal olarak islemistir.
bu tarihten sonra dükkan kapanmis ve mal sahibi tahliye etmistir. dükkan daha sonra kahvehane olur, 1999 yilinda fevzi büyükerol tarafindan alinir ve ayni yil dekorasyon çalismalari baslar. dekorasyon ilk açildigi zamanki malzeme ve tarza uygun olarak aslini yakalamaya yönelik yapilmistir. bu çalismalar bir yil sürmüs, tüm fedakarliklar seferber edilmis, viktorlevisarap evi yeni dekorasyonu ve tarihi dokusu ile o zamanki saraplarin ayni tadini sunmak için yeniden hayata kazandirilmistir."
0
oturum aç
hesap oluştur