üst katında yaptığımız iftara binaen gözlemlerimi aynen aktarıyorum;
i̇çeri girince kısa süreli şok geçirdim. tahmin ediyorum 200 civarı kişi vardık üst katta. bütün masalar düzensizce iç içe dizilmiş, kasvetli bir ortama giriyorsunuz. menüde bulunanlar masaya serpiştirilmiş. kesinlikle kişi başı porsiyon değillerdi.
ezan okunduktan sonra kişisel gayretlerimiz ve garsonları yönlendirmelerimiz sonrasında gelen çorbalarımızla orucumuzu açtık.
masada tereyağ, tulum peynir, hurma, kayısı, ceviz reçeli, bal, çiğköfte eser miktarda; salata ise 3-4 kişilik bulunuyordu.
masadaki termosun yanı sıra kutu içecekler ve açık ayran seçeneklerinden tercih yapıyorsunuz. menüde yazan şerbet piyasada yok. i̇ftar sonrası isterseniz ortada gezen bir şerbetçi expresso oranında size tattırabiliyor.
yemek nihayet geldi. menüde 1.5 porsiyon yazsa da beklentiniz 1 porsiyon olsun. sayılı patates ise yanında hediye! ilık bir servis oldu, burada beklenti zaten bu yönde herkese anlık sıcak döner imkanı olamaz.
menüde yazan tavuk yemeğini gören kimse olmamış. belki tavuklar kümesten toplu firar yaptı belki de yemek yandı. belki de yanıltmacaydı ama yok canım yapmazlar ya 200 kişiden tavuk isteyen çıkmamıştı sadece tesadüf.
açık büfe tatlı ve meyveyi merak ediyorsunuz değil mi? fi-yas-ko! yemeğini bitiren tatlıya sıraya girdi tabi biz anlam veremedik, neticede açıl büfe?! yemek sonrası sıraya girdik ne göreyim, tulumba ve güllaç yuvası :) ya 1 dk bu menüde sanki sacarası vardı falan derken bitti o dendi! bu açıklamayı gocunmadan yapan şefe etraftakiler iyi dileklerini ileterek hepsi koruk olan meyvelerden alarak masalarına geçtiler. hayır olmamış ham meyveyi neden servis ederler, midemiz güneş ışığı mı alıyor, sera etkisi mi oluşturacak?
çocuk oyun alanı ve vale benden puan almaları için tek sebep. fiyat performansı zaten bunca şeyden sonra iyi olamaz.
tamamen boş birmekaniftar için gidilmemeli. gitmek için sebep bulana da yemek ikram edilmeli :)