mythos

öncelikle kadıköy’de bile otursanız çift olarak gitmek oldukça zor. gar kapandıktan sonra yolu oldukça tenha ve karanlık. yolu bir şekilde bitirdiğinizde girişi ile beraber masaların dizilimi başlıyor. bizde yorumları okuyup denemek istedik. çünkü yorumlar ya çok iyi ya çok kötü. sigara içiyorsanız tentelerle kaplı izbe bir yere giriyorsunuz. mezelere gelecek olursak vasatın biraz altında. 4 çeşit soğukmezebir salata ve bir sıcak alarak kadıköy standartlarına göre biraz daha fazla para ödedik. karidesten bahsetmek istemiyorum bile çünkü yağın içinde yüzen 5 tane lezzetsiz kabuklu karides vardı. hesapta da 1 tane istediğimiz bazı şeyler 2 adet yazılmıştı . neyseki çok içmediğimiz için farkına vardık. wc ücreti 1.5 tl ki bu saçmalıktan bahsetmek istemiyorum. mekanda güzel olan tek şey fasıl ekini . bir daha gider miyim ? hayır tavsiye eder miyim ? hayır

4 kişilik arkadaş grubumuzla geldik menü istememize rağmen yok denilerek verilmedi. 50lik rakı 5 çeşit soğukmeze3 ara sıcak sipariş ettik. lezzetler standart. özensiz. şöyle bi şey var ki bir mekanda lavabonun ücretli olması kabul edilemez. 1 buçuk lira lavabo kullanımı. gelen hesap 488 tl. çay istedik saar 21.30 gibi verilen cevap “saat 22:30 da herkese çay servisi yapılacak” rezillik. haydarpaşa garının atmosfer ve ismini kullanıyorlar hiçbir esprisi olmayan bir işletme. canlı müzik var o da vasat. hizmet bu denli kötü olmasına rağmen bir de adisyona %15 tip önerisi eklemişler. yazık.

benim gibimezesever biri iseniz kesinlikle tavsiye edebileceğim bir mekan.  özellikle ahtapot mutlaka masada yer almalı. hizmet olarakta memnun kalacağınızı düşündüğüm bir mekan fakat deniz manzarası malesef yok, gene de gar ortamı farklı bir ambiyans

sakin bir pazar akşamüstü 8 arkadaş gittik mythosa. dışarıda tren raylarına en yakin masada oturduk.

artılar: mekanın atmosferi güzel. eskiden i̇stanbula göç eden nice insanin, i̇stanbuldaki ilk adımına şahitlik etmiş, onları karşılamış tarihi bir garda rakı içmek gerçekten ilginç ve güzel. çalışanlar ilgili. fonda çalan türk sanat müziği eserleri iyi seçilmiş. çoban kavurma, ve yoğurtlu mezeler gayet lezzetli.kalamari güzel. gecenin sonunda ikram edilen meyve tabağı da güzel bir jest.

eksiler: binanın yapısı gereği salonda da otursanız deniz manzarasinda içemiyorsunuz. ayağa kalkmanız lazim yüksek pencereleri görmek için.
menü yok. mezeleri ve yemeği mutfağın önündeki vitrinden seçiyorsunuz.
mekanın kendine ait bir wc'si yok. garın ücretli wc'sini kullaniyorsunuz. çupra lezzetli değildi. büyük ihtimal deniz çuprasi değil. bonfile de biraz kuru ve sert geldi. çoban kavurma isabetli bir seçim olur.mezetabakları küçük.

fiyat / performans : 2 adet 100 lük rakı (180 tl *2 )eşliğinde 8 kişinin yiyeceği kadar ara sıcak , sıcak ( 30tl *8 ), 10 soğukmeze( 10tl *10),2 tabak meyve ve şalgam için 960 tl ödedik. tek tek hesaplayinca 100 tl fazlası var. muhtemelen o da garsoniye. bence kadıköy ortalamasının bir tık üstünde.

atmosferi hoş olan, ortalamanın bir çıt üstü fiyatlı, iyi lezzetlere sahip güzel bir mekan. tarihi dokusu da ayrıca keyif veriyor. 4 kişi 70’lik rakı ve 10 çeşitmezeve tatlılara kişi başı 120 tl ödedik. tavsiye edilir.

istanbul'da meyhane deyince hem eglence hem de yemeklerin lezzeti bakimindan mythos'u tek gecerim. nisan yemegimizi de burada yaptigimizda ne kadar dogru bir karar verdigimizi anladik. hem samimi bir ortam hem de basarili yemekler birlesince keyif tam oluyor. bizim menumuzde 9 cesit sogukmeze(ki favorim kesinlikle levrek marin ve mas fasulyesi), 2 ara sicak (balik kokorec ve soslu otlu borek), ana yemek olarak balik pane ve mevsim salatasi, tatli olarak da meyve tabagi ve nisan pastamiz. ilgili personeli ve kaliteli yemekleriyle mukemmel bir secim ✌?

mezeleri güzel. tarihi atmosferi yakalamak için içeride oturmak güzel olabilir. ben garın iç kısmında, dışarda oturdum içerden müzik sesi geliyordu gayet güzeldi. deniz tarafında masaları var mı bilmiyorum ama varsa yazın efsane olur. servisi iyi. müşteri memnuniyetine önem veriyorlar. fiyatlar ortalama. soğukmezeçeşitleri fazla değil ama tatları gayet iyi.

haydarpaşa garı'ndaki meyhane bir çok şarkıya, klibe, filme eşlik ettiğinden meşhurdur. benim de çok merak ettiğim mekana arkadaşımın nişan yemeği vesile oldu gittik sonunda. 9 çeşitmezegeldi ortaya, cunda zeytin piyazı, karidesli olan tam adını bilemesemde özellikle favorim oldu ama hepsi harikaydı ? ara sıcak olarak otlu fetalı rum böreği ki ne otu olduğu masada tartışma yarattı ama başarılıydı ; bir de deniz mahsüllü kokoreç geldi ben pek acı sevmediğimden damak tadıma pek uymadı. yemek olarakta balık pane ve mevsim salatası servis edildi, yediğim en iyi balıklardan biriydi. hiç balık yemeyen arkadaşım dahi lezzetine onay verdi ? son olarak yanarlı dönerli bir meyve tabağı ve nişan pastası yedik biz tabi pastayı menu de aramayın ? servis gayet hızlıydı. canlı fasılda gecemize renk kattı. meyhane severlerdenseniz en azından bir kez denemelisiniz.

uzun zamandır denemek istediğim bir yerdi mythos. i̇ki kişilik masa için bir ay önceden rezerve yaptırarak ancak yer bulabildim. ambiyans zaten başlı başına yeter. kandillerin aydınlattığı tarihi bir binada rakı içmek sizi mest ediyor. mezelere gelince çok damak tadıma hitap edecekmezebulamadım. ancak kalamar yediğim en güzel kalamardı. çıtır çıtır , az yağlı muhteşem bir kalamar. mutlaka denemelisiniz. çalışanlar ilgili, fiyatlar ise makul. gittiğinizde mutlaka iç tarafı tercih etmenizi tavsiye ederim.

tavsiye üzerine gittik. ortam güzel, ferah. servis hızlı.mezeçeşidi az ve lezzetsiz. yediğimiz hiç bir şeyden memnun kalmadık. özellikle vişneli yaprak sarması çok kötüydü

bir çoğumuz gittiğimiz mekanlarda garsonların bize karşı olan aşırı ilgi göstermelerinden dolayı ya bunalırız ya da yetersiz ilgiden şikayet ederiz. bu işin ortası yok mu diye düşünür dururuz. bu sorunuza cevap bulmak istiyorsanız eğer mutlaka mythos'a uğramanızı öneriyorum. müşteriye misafir edasıyla yaklaşan, sizi evinde ağırladığı arkadaşı olarak gören ve bunu size yansıtan, araya serpiştirdiği hoş sohbeti ve güler yüzü ile oturduğunuz sandalyenin rahat bir ev koltuğu olduğu hissiyatı yaratan bir ilgiyle size yaklaşan garson arkadaşları görünce, gece bitmesin diye dua edeceğiniz bir tecrübe yaşayacaksınız. özellikle serdar bey'e teşekkürlerimi iletmek isterim... (hizmet : 10/10)

tarihi haydarpaşa garında, istasyonda bulunan trenler arasında 2 kadeh rakı eşliğinde dostlarınızla hoş sohbetler edeceğiniz güzel bir meyhane. gün batımı saatinde orada olun ki yüzünüze vuran güneşin tadını çıkarın. (ortam : 10/10)

geceye başlamadan öncemezedolabının önünde geçireceğiniz vakti mutlaka hesaba katın. birbirinden lezzetli görünen mezeleri seçmek biraz vakit alıyor çünkü. mezelerin lezzetleri gayet iyi,mezeönermek yerine dolapta gözünüze kestirdiğiniz mezelerden dilediklerinizi seçip kararı kendiniz verin. ara sıcaklar oldukça çeşitli ve lezzetli. damak tadınıza uygun olanlardan sırasıyla deneyebilirsiniz ama yaprak ciğer yemeden kesinlikle mekandan ayrılmayın, bayılacaksınız. gece sonunda tatlıları denemeyi de ihmal etmeyin. (lezzet : 10/10)

gece sonunda çay & kahve ikramı harika. her çay & kahve istediğinizde ağız, burun kıvırmadan isteğinizi yerine getiriyorlar. önce bir çayi bir çay daha araya bir kahve bir çay daha. bir çok yerde 2. bardak çayı kafanıza atar gibi servis ederler. sıra geldi hesap ödemeye ancak korkacak bir durum yok. gayet normal bir ücret ödeyip geceyi sonlandırabilirsiniz. (fiyat / performans : 10/10)

rezervasyon yaptırmayı unutmayın.

garın içerisinde olması atmosfer olarak mekana yüksek puan kazandırıyor. gerçekten çok çeşitmezevar, seçmekte zorluk seçiyorsunuz. her yerde farklı olan girit ezme tabii burada da kendine has ama 10 üzerinden 8'di diyebilirim. ala levrek isimli bir balık mezeleri var ki kesinlikle denenmesi gerek. kalamar tavası son zamanlarda yediğim en taze ve iyi pişmiş kalamardı. fiyatlar tatlarına göre makul. kesinlikle gidilesi bir mekan mythos. keşke karaköy vapuru hala gara yanaşıyor olsaydı..

haftaiçi hizmetini deneyip pek de geçer not veremediğimiz bu mekâna (porsiyonu çok küçük olmakla beraber bombay fasulye ve balık simidinin lezzetini beğenmiştik), arkadaşlarımızın ısrarı üzerine haftasonu bir canlı müzik gecesi gitme gafletinde bulunduk.
haydarpaşa garı gibi tarihi bir mekânın dokusunu arkasına almış, duvarlarındaki yeşilçam figürleri ile dost sohbetlerine nostaljik hülyalar eklemek isteyen, güzel insanların güzelleştirebileceği bir mekân.
ama tabi müziğin sesinden değil karşınız, yanınızdakini duyabilirseniz!
solistin sesi çok güzel kendisini tebrik ederiz ancak mekân ile müziğin uygunluğuna hiç dikkat edilmemiş belli ki..
düğün salonunda isek pist yapın oynayalım, değilsek meyhane adabınca bir muhabbete koyuluvermemizi neden engelliyorsunuz, bu son ses cıstak cıstak müzik nedir?
tamam canlı müzik akşamı düzenlenir yine ama o tarihi dokuyla demlenmek isteyen insanların ruhunu akustik müzikle dinlendirmek varken hoparlörlerden son ses gürültü basmak niye?

konuk/mekan alanını nasıl maksimuma çıkarabiliriz diye komşu masaların sandalyeleri aradan insan değil, olur da sevdiğinizin omzuna kolunuzu atmak isteseniz kolunuzun geçmesine izin vermeyecek denli darken, millet o müzikle nasıl kalksın oynasın? ( tavukları pişirmişim, ankara'nın bağları vb.. oooff off)
nitekim yanımızdan pencere kenarındaki gaz lambasına ulaşmaya çalışan garson, yardım teklifimize aldırmaksızın sandalyeler arasından geçmeye çalışınca, başaramadı tabi, gaz yağı lambasını üzerimize düşürüp kırdı, etrafa dağılan camlar da cabası.. kazadır olur hic sıkıntı değil, ona birşey olmasın, sıkışıklığı tarif edebilmek için anlatıyorum..

10 kisilik ayrılan yerimizde her 4 kisiye birmezetabağı ortaya konmuş, kimse kimseden once gelip başlama gafletinde bulunmasın. çünkü istihkakınız bu kadar yanıtını aldık! yani kişibaşı ödediğimiz ücret karşılığında toplu tabldot hesabı! sizden aç birileri önden başladıysa, bitmiş mezeden ilave isteyemiyorsunuz efendim! ekstra ücretle isterseniz getireyim yanıtını aldık zira!

alkol kullanmadığımızı, fix menüde alkolsüz seçenek olup olmadığını sorguladığımızda ise fiyat aynı, meyve suyu hakkınız var diye yanıtlayan yine bu yüce gönüllü garsonlarımıza 75'lik rakı ile 1lt'lik dimes elma suyu fiyatını bir karşılaştırmasını rica ettik ama o yoğunlukta çoktan başka bir müşteriye geçmişti bile!

çok daha uygun fiyatlara cok daha leziz mezeler deneyimlemis damaklar olarak, hayal kırıklığına uğradık..

kişi başı 1.5 yemek kaşığı meze,
yarımşar(0.5) dilim börek,
panelendiği galeta unu acımış veya yağı eskimiş tadı son derece acı ve tamamen kurumuş 2 adet 3x4 cm boyutunda mezgit,
kişi başı 1 yemek kaşığı helva ile
su+meyve suyuna 155 tl + 15 tl zorunlu bahşişimizi verdik!
i̇ki kişi 340 tl'ye çok daha leziz ve ferah bir mekânda, çok daha güleryüzlü, saygılı bir hizmet alabileceğimiz kanısındayım..
mekânın tarihi dokusu güzel, ancak, ayakta yolcu alan dolmuş yoğunluğu ve yol üstü dinlenme tesisi mantığıyla işletilmesi ile müşteri memnuniyeti, malesef sürümden kazanca değişilmiş..
i̇şte bu sebeplerden bizden geçer not alamadı.
tekrar gitmeyi düşünmüyor, malesef tavsiye edemiyorum.

buranın nasıl bu kadar yüksek puanlı olduğunu anlayamadım açıkçası. mezeleri vasattı. kalamarı ise hem kayış gibi hem de tat olarak bugüne kadar yediğim en kötü kalamardı. böreği fena değildi. masadaki en iyi şeyin peynir olduğunu söyleyebilirim. i̇ç mekanı hoş dursa da dışarıda oturursanız ambiyans da pek hoş değil.mezeve ara sıcaklar bu kadar lezzetsiz olunca ana yemek sipariş etmeden kalktık.

güzel ve otantik bir mekan. servis hızlı ve temiz.mezeve ara sıcak çeşitliliği yeterli. mezeler ve ara sıcaklar lezzetli. kalamar sunumu güzel. karides biraz daha bol olmasa daha iyi olabileceğini düşünüyorum. meyhanede acısız şalgam kalmamasını hoş olmamış umarımki onunda tedariğini sürekli hale getirirler. çay servisi konusunda süperler bir çok mekanın zul görmesini baz alırsak. bana göre güzel ve tekrar gidilebilecek ve tercih edilebilecek bir mekan. fi̇yat konusunda da normal standartlarda.