eşimle gittiğim mekandan servisteki acemiliklere rağmen keyifle ayrıldım. herşey çok lezzetliydi ve mezelerdeki o tatlı dokunuş denilen nüanslardan haz aldım.
mezeler:
midyeli pazı sarması: 5 enfes
yeşil zeytinli zahter: 5 enfes
şakşuka: 5 enfes
girit ezmesi: 3 - peynir çeşidi yer gibiydi, içeriği sönük geldi
ekşili patlıcan dolması: 5 çok beğendim
domatesli roka salatası: 4
carcaron: 4 - soğan ve yoğurt tiryakisi olarak merakımı celbetti, önce birşeye benzetemedim ve pişman olacağım derken yemeğe devam ettim, sonradan hoşuma gitti.
ana yemek - deniz levreği: 5 - pişimi çokiyiolması dışında ustalık gerektiren çok farklı bir lezzeti vardı, porsiyonu oldukça küçük ama o kadar mezeden sonra tek porsiyonu (95₺) ikimize yetti.
tiramisu: 5 - türkiye’de tiramisu yemeği bırakmıştım, ama buradaki i̇talya’da yediklerim gibi gerçek ve çok lezzetli bir tiramisu’ydu.
i̇çecekler 2 tek rakı ve 2 kadeh şarap olmak üzere, toplam 393₺ ödedim. bu lezzetlere ve fiyata yakışmayan bir servis vardı. garsonumuz yemeklere hakim değildi, ayrıca kafasına göre davranıyordu, şakşukanın son kalanını bize sormadan benim tabağıma koydu.
müzikler de türk müziğinin lezzetli bir karışımıydı. lezzet ve ambians, tarihi yarımada manzaralı terasla birleşince çok keyifli bir akşam geçirdik.