servis çok hızlı olmasa da çok ilgili ve samimi. check-in olunca hemen serdal kuzuloğlu’nun ipucusu çıkıyor ”muhito’yu mutlaka deneyin” diye. bence de sırf muhito içmek için bile gidilir. i̇çinde eminönü şekerleri olan limonatamsı içecek.
menü çok fazla geniş değil ama bence çok daha iyi, kolay karar veriyorsunuz, gereksiz yanılgılara düşmüyorsunuz. karnım aç olunca mantı yedim, kocamandı, soğuktu ama yine de lezzetliydi.
kahvaltı ve tost seçenekleri de var. genelde insanlar burada yemek yemek için değil de bir şeyler içip oturmak için geliyorlar. müzikler chill-out, indie güzel, kısık, sohbet edilesi.
burası tophane’deki diğer yerler gibi eski bir bina olduğu için iç mekan daha vintage dekoreli, küçük ama keyifli. buraya getirip eski çizgi roman bırakmak istedim.
bahçede biraz tıkış tıkış oturma söz konusu olabiliyor o yüzden aslında iç mekan hiç de fena bir opsiyon değil.
daha fazlası için blogumu ziyaret edebilirsiniz: http://yesinler.net/post/62081569660/muhittophane