gitmek istediğimiz asıl cafe kapalı olunca rotamızı molecule’e çevirdik. eee ne demişler? bir gold gider, öbür gold gelir. i̇lk olarak türk kahvesi aldık, daha sonrasında o tatlılara kayıtsız kalamadık.bigranola bar ve çikolatalı maskarponelibitatlı aldık, yanına da iki americano. normalde dışarıda içtiğim americanolar biraz sert ve bayat olurdu ama burada içtiğimiz hem tazeydi hem de mide yakmayacak kadar hafifti ? seramik köşesine hayran kaldım, keşke elimden gelse de hepsinden alabilsem :( çalışanlar aşırı ilgiliydi ve samimiydi, gold sayesinde sadece iki kahve ödedik. karlıyız!
p.s: çalışan ve bizimle ilgilenen kişinin de gold kullanıyor olması, yan masamızdakilerin de gold üyesi olması bu programın ne kadar tutulduğunu gösteriyor. beşiktaş’ta ciddi anlamda iyi mekanlar var gold’da, çalışan kişi de sıklıkla gold müşterisi ağırladıklarını söyledi. teşekkürler zomato! ??