bistro 33

mekan olarak mükemmel. müşterisi hep gayet kaliteli, servisi hep saygılı, hızlı ve kaliteli. bugüne kadar yediğim bütün yemekleri gayet başarılı. özelikle pizzalarını çok beğeniyorum. akşamları güzel keyifli sohbetli bir akşam içim mükemmel bir yer. şarap artı bir peynir tabağı...daha güzeli yok, birde arkasından bir iki paylaşimlık pizza...alım size bistro33 de şahane bir akşam.

anadolu yakasının tek nezih restaurantı .mühit,ortam,sunum,yemekler servis mükemmel.ayrıca bağdat caddesinde bulunduğu konum olarak insanların mutlu olduğu bir mekan.

i̇lk gittiğim anda aşık olduğum mekan. anadolu yakasını gönlüme düşüren ilk mekan. ev gibi hissettiren mekan. güler yüz eksik olmayan mekan. ama hepsi bahane, şömine karşısında şarap içmek şahane.

cuma aksami istanbul'da acik ara en kotu muzigin calindigi yer burasiydi.. ipod shuffle bile daha basarili bir muzik calabilir, yillarin mekanindan boyle bir hata inanilmaz.

servis gerçekten iyiydi. yalniz steak çok az pismis istememe ragmen az pismis geldi. elestirime gösterdikleri ilgi fazlasiyla memnun etti.

atmosferi son derece güzel olmakla beraber yemeklerin lezzeti ve servisin hızı da gayet başarılı. özellikle risottoları çok lezzetli. akşam saatlerinde açık kısımda yer bulmak çok zor, rezervasyon yaptırılmalı.

bistro33 acik ara anadolu yakasindaki en iyi restoran. yemek secenekleri, lezzetleri, hizmet, ortam, muzikler her sey harika. 33teki yeni kesfim dana etli risotto. icindeki tarcin inanilmaz bir tat katmis, kesinlikle tavsiye ederim.

bir restorantin olmazsa olmazi servis kalitesinin ne demek oldugunun en guzel ornegi! ilgili, bilgili ve fikir sahibi garsonlari, samimi dekorasyonu ve her restorantda bulamayacaginiz saraplari ile anadolu yakasinin papermoon'u :). tek sikinti salatalarda kullanilan gobek ve kivircik! en vazgecilmezi ise porcini mantarli risotto!

karisik hisler mekani - bistro 33'e ilk defa zevkine çok güvendigim bir arkadasimin tavsiyesiyle gittim ve o andan itibaren tüm düsüncelerim son derece olumluydu. bana göre karsi tarafta ve uzak olmasi yüzünden pek sik gidemem diye düsünüyordum ama öyle olmadi. ne zaman karsiya geçsem kendimi ilk olarak orada buldum. ilk kahvalti edisimde çok iyi gelmisti ama sonradan gayet vasat hatta basarisiz bir kahvaltisi oldugunu anladim. elemanlari çok samimi oldugunu düsünürken git gide bir tuhaf olduklarini far kettim. yani insan asik olunca gözü bir sey görmez ya, aynen öyle bir seydi. mekan çok hostu, gidilen arkadaslar süperdi ve tatlilari hep lezzetliydi. bu yüzden anadolu tarafindaki favori yerim oluvermisti. ama zamanla iliskimiz ilerledikçe gerçekleri daha net gördüm ve ne yazik ki buranin da yavas yavas eski sempatikliginin kalmadigini anladim. ünlüler için çok uygun bir yer, caddeye uzak ve rahat ediliyor. ama ünlüye her daim süper servis oldugundan içerisi bunlarla dolu diye aldanilmasin, bu her mekan için geçerli. sonuç olarak çok sik, tatlilari hep lezzetli, kahvaltisi tatsiz ve yemekleri ortalama bir yer. yeni subeleri açildikça da olan samimiyetin de gidecegini düsünüyorum, umarim yaniliyorumdur. ayrica mönünün içerigi biraz tuhaf buna aldirmayin önemli olan lezzet ve sunum.

bistro 33 - eger bir mekana gidip orta diyerek çikiyorsam ve ikinci sansi verecegim diyorsam onun hakkinda kötü yazmiyorum. bistro 33 içinde kötü yazmayacagim. çünkü ambiansi çok güzel, gerçekten siradan cafe bistro dekorasyonundan uzak, oldukça keyifli bir mekan. bir defa gittim fakat söyledigim ilk salata çok basarisizdi, memnun kalmayip bu sefer et yemegine döndüm; fakat o da basarisizdi fakat aksine giden tüm arkadaslarimda gidip memnun kaldigi için belki o gün ben sanssizdim diyorum, bu yüzden mekana bir sans daha verecegim. nihai fikrimi ikinci sansin sonunda okuyabilirsiniz. :)

en iyi kahvalti - aslinda kahvalti konusunda iddiasi olan bir kafe degil. hatta restoran ve bar olarak daha ön plana çiktigini düsünebiliriz. üstelik manzarasi da yok :)) hani mükemmel kahvaltinin ayrilmaz bir parçasi gibi gelir bana manzara ama yine de bence en iyi kahvalti tabagini bistro yapiyor. (üzgünüm ama 2 kati fazla para ödedigimiz big chef's sinifta kaliyor mesela.)
onun disinda ögle yemegi, bes çayi, aksam yemegi, bir seyler içme, bir seyler atistirma hepsi de ayni sekilde basarili. anadolu yakasinda yasamama ragmen avrupa yakasinda gezdigim düsünülürse anadolu yakasinda en fazla gittigim ve begendigim yer gerçekten bistro. iyi ki var.

alternatifsiz bir bistro - anadolu yakasi dediginizde sik, keyifli, kaliteli bir yemek ve servisi diyorsaniz bence seçenegniz yok. rezervasyon bence gerekli. çünkü her zaman dolu. pazar öglen de, persembe aksam da. yazin bahçesiyle, yemekleriyle, profesyonel servis ekibiyle, restaurant-bar moduyla anadolu yakasinin en iyi alternatifi. menüden sikilamadan menüye yenileri ekleniyor. aksamlari bir keyifli kadeh için bile ugranabilir.

bistro 33 - geçtigimiz hafta anadolu yakasindan mekân haberlerimize devam edecegimizi müjdelemistik. iste simdi sira geldi bistro 33?e?

burasi bu aralar karsi tarafin en gözde mekânlarindan biri. is çikisi veya yemek için oldugu kadar geceye devam etmek için de uygun. akdeniz mutfaginin lezzetleri, italyan kafelerinin atmosferi ve amerikan barinin konforu bir arada.

bistro 33, sabah kahvaltisi ile güne basliyor, gece 24?e kadar yemek servisi ve 01.00?e kadar içki servisi ile devam ediyor. dünya müziklerinin çalindigi mekânda hayat gece yarisina dogru keyifli bir hiz kazaniyor.