vakko patisserie etiler'in göbeğinde kendinizi paris'te hissetmenizi sağlıyor. gerek birer tasarım harikası olan petit four'larıyla, gerek çaylarını kahvelerini koydukları dünya şekeri porselenleriyle, gerekse background'daki yumuşak müzikleri ve atmosferiyle gerçek bir patisserie olmuş? alice harikalar diyarında misali kendimi kaybediyorum geldiğimde, her şeyi yemek isteği uyanıyor. diyette gelmemek lazım :)
deneyebildiğim tatlıların hepsine bayıldım ancak sanırım en güzeli ahududulu ve lychee meyveli pembiş makaronu. güzel bir gül aroması da hissettim ben. çok hafif ve lezzetli, öyle bayıldık ki teyzemin doğum günü kutlamasında büyük versiyonunu doğum günü pastası olarak kullandık, fotoğraflarda görebilirsiniz. minnak tatlılarından 4-5 çeşidinin bu şekilde büyük boyunu da yapabiliyorlar, 3-6 kişi arası küçük bir kutlama için ideal, bir gün önceden arayıp sipariş vermeniz gerekiyor.
çayları da oldukça güzel, sunumları da hoş, ancak siyah çayları diğerlerine nazaran biraz zayıf, yani zayıf demek haksızlık olacak da, sıradan diyelim. zencefil ve limonlu yeşil çayları mind & body tea veya vanilyalı ve gül yapraklı rooibos çayları beauty tea gibi daha özellikli ve leziz çaylardan öneririm. kahveleri de genel olarak hoş ama çaylar hem görsel hem lezzet olarak önde.
yemek menüsünden tek bir seçenek deneme fırsatım oldu, hep tatlı yemek amaçlı gittiğim için, o da somonlu ve avokadolu tartine, yine fotoğraflarda görebilirsiniz. oldukça lezzetliydi, çok doyurucu değil tabii, atıştırmalık olarak tercih edebilirsiniz, benim gibi aç karnına tatlı yiyemeyenlerdenseniz tatlılardan önce bir snack olarak gayet hafif ve güzel :)
servis de çok güleryüzlü, seçimde de yardımcı oluyorlar, bugün coco frambuaz tavsiye ettiler mesela ama pastamızdan ona yerimiz kalmamıştı, bir dahaki sefere de onu denemek için gideceğim :) akmerkez'e bir sonraki gidişinizde kesinlikle uğrayın ve alışverişe çok tatlı ve çok "parisienne" bir mola verin derim :)