burasi istanbul'daki gerçek italyan'lardan biri. kosuyolu'nda migros'un oldugu dörtyola inen yokus üzerinde, restorana dönüstürülen 2 katli bahçeli evlerin birinde konumlanmis, yillardir genelde radika'ya giderken ya da kosuyolu'nu gezerken önünden geçtigim bir yer burasi. arkadaslarimizla bir kutlama vesilesi ile gitmis olduk. iç mekan güzel ve sik fakat bize biraz basik ve karanlik geldigi için serin havayi da göze alarak disariya oturduk. disarisi da karanlik ama en azindan ferah. yemeklere gelince, ortaya 4-5 çesit yemek alip paylasim usulü yaptik. resimdeki ahtapot ve yengeç carpaccio oldukça lezzetliydi, izgara ve salatasini çok sevdigim ahtapotu bir de bu sekilde tatmak hos oldu.yine resimdeki kalamar izgara da ahtapot kadar olmasa da oldukça iyi marine edilip,pismisti, yalnizca böyle bir yemegin bu kadar çabuk gelmesine sasirdim, hazir bekletip isitiyorlar mi diye düsünmedim degil. porcini mantarli risotto, ispanya ve hirvatistan ortalamalarinin biraz altinda kaldi. tiramisu ise yine italya'da yedigim tiramisu'lar kadar iyi olmasa da türkiye standardinin üzerinde idi.buffalo mozarella ve domates ise vasatti, ve sadece 1 top mozarella vardi porsiyonda,buffalo olduguna emin olamadim, öyleyse bile daha iyisini yedim kesinlikle.yaninda 1 sise + 1 kadeh chianti sarap ile bu yemege kisi basi 90 tl oldukça fazla,zira bunlarin hiçbiri öyle doyurucu yemekler degil. fiyatlarin böylesine pahali oldugu bir restoranda 35 tl kuver koyulmasi ise anlamsiz. canli müzik vardi ama arada bir yaniniza ugrayip birkaç sarkidan öteye gidemiyor, yani müzik var diye gidecekseniz yanilirsiniz.