the hunger cafe & brasserie

gayet nezih ve ferah bir mekan. çok ilgili ve güleryüzlü hizmet veriyorlar. özellikle özer bey çok ilgili güleryüzlü ve samimi. kendisini tek geçerim

bu ara sıkça tercih ettiğim bir mekan.. servis çok hızlı ve kaliteli.. fiyatlar gayet normal.. zengin menüsü ve başarılı kadrosu ile tercih edilmesi gereken bir mekan

servis hizli.biralar oldukca soguk geldi.oyle aman aman damak catlatan bir yemegine rastlamadim ama kötu de degiller.ortalama veya biraz ustü.kokteyler basarili.

menü geniş, mekan güzel ama hala lezzet anlamında bir sıkıntı var, sanki acemice pişiriyorlar gibi. etleri yumusak istiyorsunuz kömür gibi geliyor falan. eh işte.

cheddarli hamburgeri, begendili koftesi ve uc mantarli pizzasi kesinlikle cok guzeldi. servisi guleryuzluydu. tekrar gelmeyi dusundugumuz bir yer kesinlikle.

öğlen arasında değerlendirdiğim bir yerdi açık alanda masaların altında gezen kediler olmasa daha güzel olurdu diye düşünüyorum iç dekor olarak minimalist bir yer yemekler orta üstü seviyede tavsiye edilir.

biraz önce soğuk beyaz şarap istediğim için şaraba buz atıp getiren ve 1 kadeh beyaz şaraba 28 tl hesap getiren ve ayrıca hesap para üstünü eksik getiren malesef hizmet kalitesi sıfır mekan:(

daha önce şans eseri denk gelmişti ve ilgi alakadan memnun kalmıştık fakat tortellinim pişmemişti ve porsiyonu çok çok azdı. bugün tekrar şans vermek istedim çünkü artık burada çalılıyorum belki sürekli gelebilirim diye düşündüm ama yine hezimet. "5 peynirli" ravioli istedim. özellikler belirttim çünkü içinde ekşimik ve sütaş kaşar dışında peynir kırıntısı yoktu ama porsiyon diğerine nazaran doyurucuydu. anladığım kadarıyla herkes hizmetten memnun fakat yemeklerde sıkıntı var. neden hala kötü şeflerle devam ediyorlar anlamış değilim. yediğim ravioliye turkish yazsan anlarım, 2 peynir yazsan anlarım, hurger usülü desen hadi ona da tamam ama italyanlara ayıp. bildiğin ekşimiş üstünede kaşar rendesi. üzgünüm ama 7,5 liraya soda satıyorsanız o peynirleride 5liceksiniz.

to be honest i didn't like hunger that much. its usually crowded and even when it isn't, its not the best of places however the staff are friendly and attentive. the food is ok but the portions weren't that big. i would only come here if i really had no where else to go.

gerçekten kırmızı eti iyi yapıyorlar servisleri de güzel. ama saatler konusunda seçici olun çünkü aşırı kalabalık sakın bir saatte giderseniz yediğiniz yemeğin tadını çıkarırsınız afiyet olsun. tavsiyem lor peynirli salatayı deneyin.

kahvaltı menusune göz atmakta yarar var, içinde gereksiz kalabalık olmayan tek kahvaltı tabagı burada. dışarıdaki masalarda alttan ısıtma var. dışarıda oturdugumuzda servis biraz yavaş işliyor.

bulvar 216 da trio burger ve kinoa lı tavuklu salatasını denediğimiz ve memnun kaldığımız mekan. yanına açılacak if isimli kulübün ortamını nasıl etkileyeceğini bilmiyorum ama yemekleri çok leziz. servis hızlı ve güler yüzlü işletme. trio burgerin çok doyurucu olmadığını ve fiyatlarında yüksek olduğunun altını çizelim.

özgür şef in bir diğer mekanı.. beni cezbeden tek yanı salataları.. çoğu zaman dikkatli yemek gayretinde olan bayanlara sesleniyorum; gidin ve salata yiyin..hem doyacak hem de zevk alacaksınız! çeşitler oldulça bol..

bulvar 212 terasındaki restoran, gittikçe ısınan havalar sonrasında daha da popüler olacaktır. mutfağını ben çok derinlemesine denemedim ama birlikte gittiğim arkadaşların memnun kaldılar. iç kısım da gayet şık bir dekorasyona sahip.

bira çeşidi olarak efes ve efes'in ithal ettiği ürünler ağırlıkta. erdinger ile bir kıtır tavuk tabağı gayet uyumlu ikili olabilir :)

servis konusunda çok sıkıntı yaşamadık ama erdinger her zaman kendi bardağında içilmesi. sadece şişe ile servis edilirse servis elemanını uyarıp bardak istemenizi öneririm. biradan daha keyif alacaksınız!

burger fotoğraflarıyla sıkça karşıma çıkan mekanı hafta sonu ziyaret etme şansı buldum.bulvar 216'da bulunan ataşehir şubesinde bu fırsatı değerlendirmek
istedim.bulvar 216 bu semte olmadı sanki, bir kaç kahve mekanı dişinda iş yapmasi zor gibi görünüyor.bu iş yapan
yerlerden birisi de the hunger...
diğer yerlere göre kalabalık olan mekanda masaya oturduktan sonra, başladım menüyü incelemeye.kafamda
burger yiyeceğim net olduğu için tek sayfaya odaklandım, fakat diğer bir sorunda nasıl bir şeyi tercih edeceğimdi.bir yandan da porsiyon etlere gözümün
kaymasından sonra lokum bonfile burger da karar
kıldım.siparişimizi beklerken gelen ikramlarla tadım
türümüz başladı.normalde ekmeklerle ilgilenmem fakat
çeşitli şekillerde ve sarı buğdaydan yapilmasi ilgimi
çekti.yanında gelen zeytinyağı karışımıyla denemesem olmazdı.tabi hafif aç olduğumu da itiraf etmem gerekir:)
ekmekler güzeldi fakat zeytinyağını beğenmedim.soğuk
çekim olmadığı bariz belliydi, düşük kalite bir yağdı ve
hayal kınklığına uğradım.gelelim lokum bonfile
burger'a.büyüklülüğünün insani boyutlarda olmasi beni sevindirdi.zira bazı yerlerde adamları yiyen burgerlar da
görmüşlüğüm olmuştu.sunum fena değildi, burger
boyutu yerinde olup, patates kızartması yenecek cinstendi.içindeki ete gelecek olursa, büyük bir lezzet
patlaması yaşamadım, daha doğrusu etten çok lezzet alamadim.diğer siparişimiz olan köftenin de standart olmasi, mekanda yapılmamış olmasi the hunger'a olan
ilgimi bitirdi diyebiliriz.ortalama bir hizmet aldığım mekandan aynlırken bir daha beni buraya ne getirebilir sorusunun cevabını ilerleyen zaman gösterecek.zira
kahvaltı sunumlanyla ilgili gördüğüm fotoğraf her şeye rağmen hala zihnimi işgal etmeye ediyor...