hani bazı mekanlar vardır, yemeğine değilde "bir tatlı huzur almaya" gidersiniz.. i̇şte tam da böyle bir mekan sandal balık?? ortamı o kadar tatlı ki, mekana serpiştirilmiş her bir detay sizi gülümsetiyor, ay bak aklıma geldikçe tekrar gülümsüyorum?? bir de özel bir kokusu vardı ortamın, ben daha önce gittiğim hiç bir mekanda hatırlamıyorum bu inceliği.. ayrıca garsonları da hem çok kibar hem de çok ilgiliydi. bir de başlangıçta sunulan turşu ve mısır ekmeği çok güzeldi. mısır ekmeğine farklı bi yorum katmışlar, içinde ince ince havuçlar ve de dereotu olarak tahmin ettiğim bi yeşillik vardı ve yumuşacıkta. peynirli ve cevizli salatası çok güzeldi. gelelim balıklara.. başlangıç olarak yediğimiz balık simidi bayağı deneysel bir çalışmaydı. balıktan simit yapıp içine kaşar koymuşlar, üzerinde de krema ve susam vardı. ben deneysel lezzetleri sevdiğim için bunu da sevdim. yalnız asma yaprağına sarılı sardalya güzel olabilirdi eğer yaprak o kadar tuzlu olmasaydı.. garson uyardı ben bile bile lades dedim? tam ziyafetimiz bitti derken ikram olarak gelen kavun ve karpuz ileeee artık benim kalbimi fethetmeyi başardılar??? üstelik daha önce yemediğim beyaz renkte bi karpuz ikram ettiler, tekirdağ'dan geliyormuş karpuz. e, ben tekirdağlıyım neden bilmiyorum, neden benden gizlediler bu güzelliği, peki bunun hesabını kimden sormalı???