no42

kibris sehitlerinde, kalabalik meyhanenin sokagindan girince biraz ilerde sagda eski bir evi 3. dalga kahveci olarak tasarlamislar. ic dekorasyon oldukca ilgi cekici, her adimda baska bir detay dikkat cekiyor. arka bahce cok ferah agaclar icinde yaz sicaklarinda gitmek icin ideal. gelelim kahvelere, petranin kahvelerini kullanmalari cok guzel ama kendi kahvelerini de sunsalar iyi bir secenek olabilirdi. izmire gore fiyatlar ortalamanin biraz uzerinde. calisanlar ilgili ve guler yuzlu. kahve disinda soguk icecekler ve cay secenekleri de var, arkadas ortaminda sadece kahveyle yetinmeyenler icin tercih sebebi olacaktir.

alsancak'ta yediğim en iyi burgerdi diyebilirim. özellikle ekmeğine bayıldım ki zaten kendileri yapıyormuş. gayet doyurucuydu ve lezzetliydi. mekanın atmosferine de bayıldım. i̇c kısımda satılık esyaların olduğu bir kısım var. çok güzel şeyler vardı gitmeden muhakkak bakın.

orijinal tatlar arıyorsanız kesinlikle buraya uğramalısınız! ben tiramisu ve caramel macchiato istedim. tiramisunun o peynir tadının orantısı o kadar güzel ki. ben normal bildiğimiz tiramisu bekliyordum fakat özel yapım görünce hem şaşırdım hem de merak ettim. beklentimi gayet güzel karşıladı diyebilirim. kahveye gelirsek ne çok tatlı ne de çok acıydı. hem kahvenin acılığını alıyorsunuz hem de karamelin o tatlı tadı hafiften belli ediyor kendini. gerçekten çok beğendim. i̇zmir'e geldikçe gelebileceğim yerler arasında.

genel olarak atmosferini özensiz fakat bir o kadar da sıcak bulduğum mekân. sanki o sokakta kalan ve bahçesinde farklı bir atmosferin kurulamayacağı bir yer olarak düşündüm. bunun dışında iç mekâna biraz eğilinebileceğini, hem dekorasyon hem içini doldurma hem de dağınıklığın toplanması ve düzenlenmesi alanlarında geliştirilebileceğini düşünüyorum

yemek konusuna geldiğimizde, burada denediğimiz iki hamburger çeşidi vardı:
biri klasik hamburger diğeri ise cheeseburger. bunlardan cheeseburgerin “cheese” kısmını ilginç bulduk. çünkü bu kısmı paneleyerek kızartmışlar ve kalın bir cheddar hâline getirmişler. bunun yanında hamburger ve cheeseburgerde ortak olan patates kızartması ve köfte epey vasattı. köfte, konuşmalardan ötürü, soğumasıyla yenilemez bir hâl aldı. patates kızartmaları ise başından beri pespaye bir görüntü sunuyordu.
hamburgerin boyutu olması gerektiği gibiydi. yani tamamen müşterilerin “yiyememesi için tasarlanmıştı. i̇çindeki iki köfteden birini çıkarıp üst taraftaki hamburger ekmeği yakasını attığımda ancak insani şartlarda onu yeme olanağını yakaladım. bu neredeyse tüm “ev yapımı” hamburgercilerin sorunu olduğundan dolayı burayı eleştiri olarak yazmıyorum.

sonuç olarak, sakin ortamı arkadaş sohbetlerine müsait. menüsü bence kısıtlı ve yemekleri ekstra lezzetli değil. fiyatları ise normal. orta hâlli lezzet skalasına sahip öğrencilerin “orta lüks” kategorisinde gidebilecekleri bir yer.

i̇zmir'in böyle mekanlara ihtiyacı var işte. bahçesi çok sempatik. ayrıca o bahçede çok keyifli etkinlikler de düzenliyorlar. kahveleri oldukça başarılı. bu sıcak günler için de ev yapımı limonatayı önerebilirim.

burada yemek yedik , fakat kullandıkları yağdan mıdır bilinmez tadı çok kötüydü. bi tavuk ne kadar kötü olabilir ki. patates kızartması da öyle. ilgi yok. çalışanlar saygısız. bir daha kesinlikle gitmem

girişini bulmakta biraz zorlandık ama içeri girdiğimizde avlusu çok güzel dizayn edilmişti ve mandalina ağacı çok tatlıydı. güzel bir havası var. rose şarap güzeldi, iced green tea biraz tatsızdı ama serinletici bir seçenek, tropik smoothiesi çok güzeldi, hindistan cevizi ve ananasın tadının birleşimi iyi olmuş. i̇çeceklerini öneririm.

mekanın konseptini oldukça başarılı buluyorum. tasarım ürünler satılıyor ve aynı zamanda cafe. üzgünüm iki kez gittim ve her seferinde servis oldukça yavaştı. bunu yoğun zamanlarla da değerlendiremiyorum çünkü ilk gittiğimde 2 masa doluydu ama iki kahve için 15 dk...

yemekleri taze ve lezzetli, şu sıralar akşam 18'e kadar yemek+içecek 20 lira, ortam güzel... izmir'de daha çok böyle mekanlar görmek ümidiyle.

i̇lk açıldığı zamanlar daha zengin menü ve daha istekli çalışanları vardı . i̇çecek bir şey bulamayıp bira içmek zorunda kaldık resmen. gayet güzel mekana yazık olmuş .

i̇kinci kez geldiğim bu mekanın çalışanları hala aynı tavırları ile müşteri memnuniyetsizliği yaşatıyorlar. genç çalışanların daha ilgili olmaları gerekirken ilgisizlikleri mekan hakkında olumsuz nota dönüşüyor. yine de i̇zmir'e gelince uğramadan geçmeyin derim ✌?️

bulması zor çünkü tabela aradık, sadece kapı numarası var, bilen gelsin? kahveler alelade değil, taze kavrulmuş çekirdek kokusu baskın, tatlı seçenek az ama günlük ve lezzetli. hamburger menüsü zengin, bahçesi çok dinlendirici, teraryumlarla renklendirilmiş. kafa dinlenecek bir mekan

dekorasyon olarak güzel sayılabilecek bir mekandı. lakin fiyatları abartılı pahalı olup çalışanları da hiç kibar değildi. bir daha
gitmeyeceğim bir yer.

konumuna kiyasla iceride beklenmeyen derecede hos bir atmosferle karsilasiyorsunuz. sessiz, sakin ve hos bir mekan. ancak fiyatlar; gosterilen ilgiye gore biraz pahali, menudekilerin kalitesine gore ideal.

3 yıldır yılda birkaç kez gittiğim mekan. çoğu yorumdaki gibi çalışanlar baya ilgisiz ve dikkatsiz. mekandan girince hoş geldiniz diyen biri yok. ben genelde bademli tavuğunu yemek için gidiyorum. yanında da bir biramı içip kalkıyorum zira fiyatlar biraz tuzlu ve hafta içi akşamüstü gibi ortam liseli doluyor (yaş sınırı gelmeli dostum no offense).