pazar günü uğradığımız mezzaluna’dan oldukça memnun kaldık. üç kişi gittik. hafif krema soslu porçini mantarlı fettucce (taze makarna), quattro formaggi ve salsiccia pizza sipariş ettik. doğrusunu söylemek gerekirse siparişimiz çok kısa bir sürede gelince şaşırdık, hatta umduğumu bulamayacakmış gibi hissettim (çünkü bilirsiniz bu tarz yerler genelde geç servisleriyle meşhurdur, özellikle de yoğunken -ki restaurant yoğundu); ancak fettucce’nin tadına baktığımda neredeyse şaşkınlıktan ağzım açılacaktı. babam ve benim damak tadımıza göre miydi, bilemem ama biz quattro formaggi’ye de fettucce’ye de bayıldık. babam daha ilk çataldan sonra genel müdür olduğunu sonradan öğrendiğimiz beyefendiyi (hemen yakınımızda duruyordu) tebrik etti. şef i̇talyanmış, öyle söylediler. salsiccia’da kullandıkları dana sosis de enfesti; fakat ben ve babam için makarna ve quattro formaggi en iyisiydi. pizzamda fazla beğenemediğim tek şey gorgonzola peyniriydi (yemediğimden değil, belki de o an bana buradaki farklı geldi). harici genel olarak yemekte beğenmediğim hiçbir şey yok. üstelik zeytin yağları ve acı yağları da hoş. krem brüle hafif, üstünün yanığı abartılı değil. kız kardeşim sufle söyledi; lakin çok sufle-sever biri olmadığımdan ben tadına bakmadım. biz alkol tüketmedik ancak yine de babamın şaraplara memnuniyetle bakmasından sonra -aradan yalnızca beş dakika geçti- bir beyefendi elinde bir kadeh beyaz şarapla geldi, ikram niyetine. açıkçası hoş bir hareketti ve beğenimizi kazandı. garsonlar güler yüzlü, yemekler lezzetli, iç-dışmekanambiyansı hoş. dışarısı daha kalabalık sadece. “x” restaurantı mı, yoksa mezzaluna mı diye düşünmeyin, direkt mezzaluna’yı seçin. eminim ki pişman olmayacaksınız. :) ufak bir dip not: pizzadan sonra istediğim carpaccio’yu ikramdan sayan ahmet bey’e teşekkürler. çok naziksiniz efendim. :)