la mia luce

la mia luce, civarinda cokca bulundugumuz fakat hic ugramadigimiz bir mekandi. hatta ozel oldugunu dusundugumuz gunler hep bir alternatif olarak onerilir fakat asla tercih edilmezdi. sebebi ise cok arada kaldigindan olabilir. yorumlara baktigimda da bu detaya cogu kisinin yer vermis oldugunu gorunce yalniz olmadigimizi anladim. fakat iceri girdiginizde genis ve ferah bir ortam sizi karsiliyor. bahce kismi gayet guzel ve ister basbasa ister arkadaslarinizla guzel bir aksam/ogle yemegi icin tercih edilebilir. calisanlar ise gayet ilgili, sizi gunesin ya da herhangi bir seyin rahatsiz edebilecegini ongorup ona gore yer gostermeleri gayet ince bir davranis. yemekten once gelen zeytinyagi ve galetalar o kadar lezzetliydi ki bir an makarnayi ve pizzayi iptal edip galeta mi soylesek dedik. (saka!) ben pizza cok sevmedigim icin tercihimi yine makarnadan yana kullandim. o yuzden benim icin bir i̇talyan restaurantinin iyi olup olmadigini anlamak makarnasinin guzelliginden geciyor. bircok secenek arasindan fettucine fresche con e porcini soyledim. yediklerim arasinda en iyisi olmasa da iyiye yakindi. erkek arkadasim pizza quattro stagioni soyledi. basta belirttigim gibi pizza seven bir insan olmamama ragmen ben bu pizzayi begendim.

çok geçtim önünden ama öyle çok çekici gözükmüyordu dışardan. sonunda bir deneyelim istedik. mekan gayet geniş, barı güzel. kaçılacak bir yer değil aslında ? kapıdan girip çıkana kadar geçen tüm zaman için ilgi & alaka gayet yerinde ve güzeldi. ikram ettikleri bruschetta, zeytin yağı gayet lezizdi. bir şişe santa helena açtık, chili - cabarnet suvignon, gövdeli şarap sevenlere tavsiyedir. ortaya burrata söyledik, gönül isterdi ki italyadaymışcasına sütü bol olsun ama öyle bir beklentiye girmeyin ? deniz mahsüllü makarnası başarılı ancak malzemelerin daha grift bir şekilde makarnaya karışmasını tercih ederdim, domates sosu biraz yetersiz sanki. etleri gayet lezzetli. sunum, hizmet, ortam, şarap kavı oldukça başarılı - şefimize de azcık daha gayret diyorum ?

caddede keyifli i̇talyan restorancı.

pizzalar şahane özellikle benim favorim başlangıçlar oldu. terayağlı kuşkonmaz, enginar salatası, risotto ve somon avakado harika

2012 yılından beri suadiye’nin sahil tarafında faaliyet gösteren la mia luce, i̇talyan mutfağıyla öne çıkmış bir işletme. i̇ç dekor, gemi teması, bar ve şarap bölümünün göz alacığıyla öne çıkıyor.



patates püresi üzeri ahtapot güveç ile başladığımız yemeğe, portakal suyunda marina edilmiş parmesanlı enginar salatası ile devam ediyoruz. ahtapotun marinasyon ve yumuşaklığı ile güzel bir başlangıç yapıyoruz. enginar salatası her zaman karşımıza çıkmayan bir lezzet, keşke birçok işletmenin mutfağında daha çok yer alsa. peşine başlangıç olarak seçebileceğiniz parmesan ve kuşkonmaz ile yapılmış bir tabağı tadıyoruz. kuşkonmazın da, kesinlikle menü ve mutfaklarımızda daha çok yer alması lazım. özellikle bu tabağı, et yemeği seçimlerinizde tercih edebilirsiniz.

menü dışı her zaman olmayan ara sıcak porçini mantarı ile devam ediyoruz. fakat porçini tam türk usulü tereyağlı servis edilmesi, tadını biraz ağırlaştırmış. i̇talyan mutfağı, bu tarz yiyeceklerin üzerine taze zeytinyağı ile lezzetlendirilerek servis edilmesi gereken mutfak. sanıyorum mekan, mantarı türk mutfağı ile özdeşsin diye bu şekilde yapmışlar.

sonrasında kum midyeli, karidesli ravioli servis ediliyor. yine menü dışı servis edilen ravioli, oldukça lezzetli bir yemek. özellikle suyuna geçmiş sarımsak tadıyla, mekandaki favori lezzetim oluyor. sırasıyla ısırgan soslu makarna, patates havuç ve kereviz ile yapılmış levrek buğlamayı deneme şansımız oluyor. balık sevenler için buğlama levreği önerebilirim. ama balık sevmiyorsanız, yine tadını deneme şansımız olduğu ve balığa göre daha başarılı bulduğum beğendili küşlemeyi öneririm.

peşi sıra, i̇talyan restoranların vazgeçilmezi dört peynirli pizzanın yapılışını izlemek için mutfağa gidiyoruz. pizza hamurunun görsel bir şovla gözümüzün önünde açılışını ve pişmesi izledikten sonra, pizzayı tatma imkânımız oluyor. lezzetli ile tam bir i̇talyan klasiği.

pizza sonrası görsel show devam ediyor ve dev parmesan tekerinde şampanya soslu risotto yeme şansımız oluyor. son pişme evresi ve servisini görsel showla taçlandırdıkları risottoyu, şampanyanın baskın olmasından dolayı çok beğenmiyorum.

tatlı olarak, limonlu sorbe, tiramisu, volcano, panna cotta, napolyon, çilekli milföy, profiterol deneme şansımız oluyor. i̇çlerinden panna cotta ve çilekli milföy favorim oluyor.

tüm bu lezzetlerin hazzımını kolaylaştırmak için, i̇talya’da yemek sonrası bir klasik olan espresso ve limoncello alıyoruz.

la mia luce, gerçek coğrafik lezzetler ve i̇talyan menüsüyle, 2016’da i̇talya ticaret odası tarafından “ospitalia i̇taliana” ödülüne layık görülmüş. yani i̇stanbul’da i̇talyan mutfağının en iyi iki temsilcisinden biri olmuş. kendilerini bir kez daha tebrik ederim.

mekan, aile, iş ve özel gün yemekleriniz için tercih edebileceğiniz bir işletme. fiyatlar ortalamanın üstü olmakla beraber, i̇talyan lezzetleri konusundaki başaların dan dolayı önerilir. #kangurular #lezzetgezgini

yaklaşık 5 yıl önce açılmasına rağmen la mia luce’yi keşfim yakın zaman önce oldu. son sözümü baştan söylemek gerekirse daha önce neden keşfedemediğime üzüldüğüm bir yer oldu la mia luce.


sade ama kaliteli bir iç dekorasyonu var. gemiyi andıran bir konsepte sahip. duvardaki canlı deniz görüntüsü hoş bir hareket katmış ortama.

 i̇sim olarak benim ışığımsın manasına gelen restorantta ziyafetimize polpo in guazetto yani ahtapot güveç ile başladık. patates püresi yatağında geliyor. sunumu göze hitap ediyor, ahtapot lokum gibiydi. portakal suyunda marine edilmiş parmesanlı enginar salatası, normalde tercih etmeyeceğim bir salata fakat beklemediğim ölçüde lezzetliydi. yine pek tarzım olmasa da parmesan ve tereyağı ile sunulan taze kuşkonmaz et ve balık yanında oldukça iyi bir eşlikçi oldu. şansımıza gittiğimiz gün porçini mantarı vardı. paylaşımlık söylenebilir, biraz ağır olduğu konusunda uyarmalıyım. menüde olmayan yemekler hakkında servis personelinden bilgi alabilirsiniz. her gün değişen şef spesiyalleri oluyor. bunlardan biri kum midyeli, karidesli ravioli. çok lezzetliydi, yedikten sonra kalan soslu suyunu bile kaşık kaşık yedik. levrek buğulama da güzeldi ama -eti balığa tercih ettiğimden olsa gerek- burada tercih edeceğim bir yemek değil. i̇talyan restorantı klasiği dört peynirli pizza bayağı başarılıydı. menüdeki pizzalardan gönül rahatlığı ile sipariş verebilirsiniz. görsel bir şovla gözümüzün önünde hazırlanan dev parmesan tekerinde şampanya soslu risotto , güzel bir final oldu.
belirtmeden geçmeyeyim geniş bir şarap kavı ve içki çeşitlerini bulabileceğiniz güzel bir bara sahip.

tatlılara geçmeden damak tazeleyici limonlu sorbe servis edildi. tiramisu, volcano, panna cotta, napolyon, profiterol arasından beni en çok cezbeden çilekli milföyleri ile napolyon ve panna cotta oldu. espresso ve limoncello ile i̇talyan mutfağını hatim etmiş olduk.

bir dipnot vermek gerekirse; la mia luce 2016’da i̇talyan hükümeti tarafından “ospitalia i̇taliana” ödülüne layık görülmüş i̇stanbul’da i̇talyan mutfağının en iyi iki temsilcisinden biri olmuş. aile, iş , özel gün ve kutlama yemekleriniz için listelerinizin ilk sıralarına yazmanızı tavsiye ederim…

2012'den beri i̇talyan mutfağı temsilcisi olan mekana gelen davet üzerine ilk kez gittim. sahil yolundan ve sokağın biraz iç tarafında kalan mekan ilk anda gözünüzden kaçabilir. görünmek gibi bir kaygıları yok. mekanda kaldığım süre boyunca belli bir müdavim kitlesi edinmiş olduğunu farkettim. benim ışığım anlamına gelen ismi, hatırı sayılır müşteriyi kendine çekmeyi başarmış. hem iç, hem de açılabilen tavanlı dış alana sahip mekan, gemi teması kullanılarak dekore edilmiş. i̇ç alanda bar kısmı göz alıcı. bir de yuvarlak, kırmızı koltuklu köşe cazip duruyor. bir duvara asılı lombozdaki canlı deniz görüntüsü ise çok yakışmış.

yemek öncesi bir kadeh chianti ile kendimi mekanla bütünleştirdim. ardından kendimizi servis elemanlarının eline bıraktık. zeytin, ekmek, grissini girişinden sonra tadıma patates püresi üstünde ahtapot ile başladık. ahtapotu güzel pişirmişlerdi. dokusu ve kıvamı yerindeydi. rahatlıkla tercih edilebilecek bir başlangıç. sunumu şık. ardından gelen parmesanlı enginar salatası, diri, hafif ve lezzetli bir seçenekti. parmesan dilimli ızgara kuşkonmaz ise sade ama başarılı bir lezzet olmuştu. sahanda sunulan porcini mantarları biraz fazla yağlı olsa da lezzeti harikaydı. tadımın en beğendiğim yemeği diyebileceğim normalde menüde bulunmayan, gününe göre değişen, şefin yaptığı spesiyal oldu. yemeğin belirli bir adı yoktu. karides harcıyla doldurulmuş raviolilere kum midyeleri eşlik ediyordu. bunlar ise sarımsaklı bir suyun içinde birlikteydiler. servis sonrası suyunu içmeniz için tabağı masada bırakıyorlar. esas lezzet o suyun kendisi. ardından gelen ısırgan soslu makarna, daha yavan bulduğum bir lezzet oldu. yine de farklı bir lezzet isteyenler deneyebilir. buğulama tarzında kereviz, havuç, patates katkılı suyun içinde sunulan levrek, oldukça sade bir lezzetti ama balık severler için tavsiye ederim. ardından yine menü dışından beğendi eşliğinde küşleme getirdiler. etin sululuğu ve lezzeti yerindeydi. artık doyduk diyemeden dört peynirli pizzamız görünüverdi. bir i̇talyan lokantası için başarılıydı. malzeme bütünlüğü güzeldi. final yemeğimiz ise parmesan tekerinde karıştırılıp hazırlanan risotto oldu. şahsen zaten çok sevdiğim bir yemek değildir. mantarlısı daha güzel olabilirdi. belki şampanyası fazla kaçtığı için pek beğenmedim. onun dışında genel olarak yediklerimden memnun kaldım.

tatlı servisi öncesi birer kaşık limonlu sorbe ile ağzımızı ferahlattık. tatlılara gelince rokoko benzeri bir tatlı, profiterol, tiramisu, frambuazlı panna cotta ve napolyon adını verdikleri çilek ve krema eşliğinde milföy parçaları olmak üzere beş çeşidin tadına baktık. sadece profiterolü biraz zayıf buldum. diğerlerini beğendim. özellikle rokokoya bayıldım. kapanışı espresso ve kendi yapımları limoncello ile yaptık. mekan, ambiyansı ile samimi ortamını size hissettiriyor. fiyatlar ucuz değil ama istenen paranın da hakkı verilmiş. özel günleriniz için de tercih edebileceğiniz bir mekan. alp mete erdoğan @lezzetgezgini erdi @yiyomyiyomdoymuyom

i̇talyanca'da 'benim ışığımsın'
anlamına geliyor la mia luce.geçtiğimiz hafta sonu güzel bir kutlama için tercih ettiğimiz @lamialucesuadiye i̇stanbul'da fark yarattığını düşündüğüm bir i̇talyan restoranı.yarattığı fark sadece lezzet de değil,çalışanların samimi ve güleryüzlülüğü,aynı zamanda da servis kalitesi ve ambiyansı ile keyif verdi.kullanılan malzeme de cabası.kendi yaptıkları ekmekleri ve zeytinyağları iyi seviyede başlangıçlardan denediğim ve inanılmaz hoşuma giden carpaccio di polipo yani ahtapotlu carpaccio.cheery domates,roka,
zeytinyağı ve balzamik sos eklenerek iştah açıcı bir sunumla geliyor.ayrıca kapari ahtapot'a çok yakışmış.ana yemekte denediğim tagliata con asparagi orta pişmiş dana madalyon,kuşkonmaz ve sıcak tereyağ ile servis ediliyor.et kalitesi,sunum ve pişirilme seviyesi muazzam.restoran i̇talyan olunca şarap kav'ı ve fiyat performansı da yerli ve yabancı şarap türlerine göre makul seviyede.mönü'de ki tatlıları deneme fırsatım olmadı ancak aldığım duyumlara göre tiramisu ve panna cotta için tekrar ziyaret etmeyi düşünüyorum.açıkçası bir fine-dining i̇talyan restoranı havasında bana ışık olduğu için suadiye'de bulunan bu i̇talyan anadolu yakasında ilk sırada yerini aldı diyebilirim.

#asalmanoglu#lamialucesuadiye#

#lamialuce#italyanrestaurant#italianrestaurant#finedining#gurme#gourmet#foodies#foodiesofinstagram#blooger#benimkadrajım#istanbulda1yer#istambuldayasam#ahtapotcarpaccio#foodporn#bestintown#yummy#lezzetli#leziz#delicious#zomato#

haftasonu rezervasyonsuz gidip şansımızı denedik. akşam üstü 17:30-18:00 gibi gittiğimizde şansımıza yer vardı. ancak bizden yarım saat sonra gelenler yer bulamadı. konum itibari ile sessiz sakin yemek yiyebileceğiniz çok güzel bir yer. ambiyansı gayet güzeldi. biz 2 kişi gittik. günün çorbasının sebze çorbası olduğunu öğrenince sebze çorbası söyledik.2 tane kasenin fazla geleceğini söyleyerek 1 porsiyonu 2ye bölmesini rica ettik. normalde böyle bir şey yapamıyorlarmış. sağolsunlar bizi kırmamak adına ricamızı yerine getirdiler. ara sıcak olarak calamari e zucchini fritti(kalamar kabak kızartma) söyledik. kalamarlar bebek kalamardı. bu bile artı puan kazandırıyor. i̇stanbul'da ki restaurantlarda maalesef dondurulmuş kalamarlar dolu. böyle yerli, taze, bacaklı kalamar yemek gayet güzeldi. yemek olarak pizza funghi porcini ,içecek olarak da mellini chianti (30cl) kırmızı şarap söyledik. pizza porçini mantarları ile gayet lezzetliydi. tatlı olarak da tiramisu söyledik. tiramisu gayet hafif porsiyonu da gayet doyurucuydu. canınız i̇talyan mutfağından bir şeyler istediğinde gönül rahatlığı ile gidebileceğiniz bir yer.

1 porsiyon günün çorbası

1 porsiyon calamari e zucchini fritti

1 porsiyon pizza funghi porcini

30 cl mellini chianti

1 tiramisu

toplam:171-tl

olsada italya ya özgü tatlar buraya mı koşarsın çok değil ama güzel ilte,garsonların ilgisi ve hızı iyi,çocuklara tahammül kırılan bir kaşık vs düşününce oldukça iyi.pizzalar güzel ve malzeme bol makarnalar olması gerektiği gibi işte öyle bir yer..

istanbul anadolu yakasında,devamlı gittıgimiz ,gıtmekten keyif aldıgımız nadir restoranlardan biri .daha onceleri caddede ısmini vermek istemedigim cok iddialı bir italyan restorana sıkça gıderdık,ısmarladığımız pızzadan az daha zehırlenıyorduk.procıotto bozulmustu ve ıtalyan sef buyuk bır pıskınlıkle ,bunun problemının gumrukte bazen takılmasından kaynaklandıgını soyledi.maden öyle menüden cıkarın ,gayet basit.sonuc olarak o restoran artık yok ,kapandı.mıa luce ,devamlı gıttigimiz,keyif aldıgımız nadir mekanlardan biri.butun ekıp cok ilgili ve nazik.yemeklerden porcini risotto favorım,ana salatalar da güzel.mekan şık ama kendini kasmıyor.tavsıye ederim

en en en iyi italyan restaurantı, gerek herbir makarnasının lezzeti, gerek herbir salatasının lezzeti, gerek fiyatlarıyla , istanbul'un açık ara en iyi italyanı

i̇stanbul'daki en başarılı italyan restoranlarından birisi. terrina di salmone ve carpaccio di manzo başlangıç için mükemmel seçimler. ana yemek olarak tüm pizzalarını ve makarna çeşitlerini öneririm oldukça taze ve leziz olduklarına emin olabilirsiniz. ayrıca porsiyonlarının epey büyük olduğunu söylemeliyim, seçimlerinizi buna göre yapmanızı tavsiye ederim.

suadiye'de beyaz fırın'ın ilersinde mirro'un dibinde olan nezih güzel bir restoran. açıkçası evlilik yıldönünümüzde tamamen internetten bularak gittiğim bir mekan. zira, i̇talyan lokantalarını seviyoruz. girişte insan ister istemez bir karşılama ya da birini görmek istiyor. lakin göremiyorsunuz. ortam güzel. aman aman bir i̇talyan dekorasyonu yok. yemekler güzel. başlangıçlar ve pizzalar oldukça iyi denebilir. makarnalar fena değil. tatlılar güzel. şaraplar eh diyorum zira migrosta satılan casa condal gibi komik bir şarabın menüde olmasını ben bu mekana yakıştıramadım ama genel olarak memnun kaldım. fiyatlar normal.

sik bir italyan restauranti olmasinin yanisira , makarna ve salatalari tercih sebebidir. italyan saraplarida oldukca basarili. gidip guzel bir atmosferde makarna ve sarap ile keyifli bir aksam gecirebileceginiz bir yer. kolonyali mendilleri bir harika:) sakin koklamayin bagimlisi olursunuz:)

suadiye otelin karsisinda beyaz firinin hemen yanindan giriyorsunuz biraz arkada kalan sakin bi yer.giriste bi karsilama sorunu demeyelim de ilgi bekliyorsunuz masaya dogru siz gidince o ilgi ortaya cikiyor.mekan guzel kaliteli nezih oyle aman aman italyan atmosferi yok denikdigi kadar ama yemekler lezzetli.garsonlar ilgili guler yuzlu.ben taglolini neri al salmone aldim siyah yememistim daha once bu nedenle tercihim siyahtan yana oldu murekkep baliginin tadini aliyorsunuz biraz ama rahatsiz etmiyor.somon ve pembe sosu cok yogun degil ama risk almam derseniz siyah degil normal taglolini seciniz;) fiyatlar makul mekana gore cok pahali degil.arkadaslarinizla keyifli sakin bir aksam yemegi dusunurseniz gidilebilir.