la mancha

yemekler lezzetli ama porsiyonlara göre fiyatları yüzde 10-15 kadar fazla. mekan güzel ama tüm gece oturmak için sandalyeler çok rahatsız. bir de 8 aylık hamile olduğumu rezervasyonda belirtmeme ve rahat koltuklu masaları tüm gece boş olmasına rağmen böyle bir jest yapmayı çok görmeleri beni hayal kırıklığına uğrattı. ortalamanın üzerinde bir mekanda ortalama ilgi gördüğümüzü düşünüyorum. umarım sizin deneyiminiz daha güzel olur?

öncelikle,
manzara i na nil maz! istanbul'u, bogazi, sahili neden sevdigini hatirliyor insan. o barda oturup spesyal kokteyllerinden denemek çok çok keyifli!
tapas denemek istedigimiz için tapaslarla basladik, evet bazilari çok lezizdi ama bazilari idare edebilirdi.
makarnalari sahane degil ama güzel (benim favorim enginarli olan. bir peynir manyagi oldugum için dünkü ziyaretimde parmesanda pisenini truf yagi ve mantarli makarnayi denedim, pek begenmedim)
ana yemeklerini henüz deneyemedim.
kisacasi manzara ve ortam o kadar sahane ki yemeklere de sikayet edecek bir durum olusmuyor. ama servis böyle bir mekana göre kötü. kaçtir oturup sohbet etmemize izin vermiyorlar. sürekli "siparisinizi verdiniz mi" diye geliyorlar, daha sonra derseniz de 1-2 dk sonra geliyorlar :)
bence sicak bir yaz ögleden sonrasi gidilmeli, bara konumlanilmali, sahane kokteylleri içe içe aksam edilmeli... :)

boğazın en kaliteli, en güzel manzaralı, en lezzetli mekanlarından. şık dekorasyon, güleryüzlü ve içten çalışanları ile geçirdiğiniz vakti çok keyifli kılan bir müessese... yiyeceğiniz her şey özenle hazırlanmış ve çok lezzetli. özellikle teker cheddar peynirinde yanıbaşınızda pişirilen makarnalarını deneyin derim, hem görsel bir şölen hem de çok farklı bir lezzet.

manzarasi güzel evet ama istanbul gibi manzarasi güzel mekanlar açisindan zengin bi sehirde biraz ortalama kaliyor. karisik tapas tabagi fena degil yemekler ise beni pek memnun etmedi. aksam yemegi için güzel bir ortam ama gecenin ilerleyen saatlerinde masalari gelisigüzel kenara itip barin önünde yer açmaya çalisiyorlar. iç kisimlara dogru bir masada oturuyorsaniz bara gitmek için kenara itilmis masalar arasinda yolunuzu bulmaya çalisiyorsunuz. bulabilirseniz ne ala ama bazen de geçit vermiyor ve baya bi dolanmak zorunda kaliyorsunuz. bence masalarin böyle gelisigüzel itilmesi ilginç bi isletmecilik yaklasimi

la mancha yer olarak iyi konumlandırılmış bir restoran. mekan sahibinin bir diğer restoranı banyan'da da olduğu gibi ön tarafta manzaraya bakan büyük bir bar mevcut ve bistro havası oluşturulmuş. masa dizaynları eh işte, genel olarak ambiyans ve dekorasyon iyi. beğenmediğim şeyler, ilerleyen saatlerde müzik sesinin artması, garsonların sağa sola esnaf lokantasıymış gibi hızlıca ve dikkatsizce koşuşturması (mekanın tabanı tahtadan ve çok fazla sarsılıyor, hızlı hareketlerde çok ciddi sarsıntılar yaşadık). beklentim daha ağır ve sakin bir ortamdı açıkçası. menüden seçimlerimiz, italyan isimleri es geçersek, gorgonzola soslu steak ve somon oldu. sıcak tapas olarak kalamar ve kuzu kulaklı, portakallı bir de salata aldık. hepsine dlc merlot eşlik etti. steak için ince dilim ya da bütün olarak söylemeyi unuttum sanırım ama tabiki soran da olmadı. i̇nce dilim geldi; şekil olarak içime sinmedi ama lezzeti güzeldi. somon çok başarılıydı. kalamar taze ve çok lezzetliydi, yanında misket limon güzel bir tat veriyor. genel olarak çok memnun değilim, ama nispeten beklentiyi karşıladı.

la mancha'yı özel bir akşamda tercih ettik. zomato üzerinden rezervasyon yaptık, hemen onay geldi.

mekanın ambiyansı, manzarası çok hoş. garsonlar gayet ilgili ve yardımcı.

the black plate adı verilen sıcak tabas tabağıyla başladık. ben memnun kaldım, eşim pek beğenmedi. yanında sangria içtik. bardakta değil, kadehte geldi. alkol oranı düşüktü. ana yemek olarak ızgara somon ve enginarlı rigatoni makarna siparişi verdik. somon fena değildi ama makarnayı yiyemedik.

sonra birer kokteyl içmek için bar kısmına geçtik. burada oturmak da hoşumuza gitti. bellini pina melon ve melon martini içtik. yanında çerez, patlamış mısır geldi. güzeldi.

hesap kısmı benim için sıkıntılıydı. çünkü cüzdanımı evde unuttuğumu fark etmiştim. i̇lk kez böyle bir şey başıma geldi.
neyse ki şans yanımdaydı. bkm express uygulaması sayesinde fiziki kredi kartı kullanmadan cep telefonumla bu işi halletim. bunun için ayrıca teşekkürler la mancha. bunun beni nasıl rahatlattığını tahmin edemezsiniz, zira böylece eşimin doğum gününde hesabı ona ödetmekten kurtuldum :)

genel olarak güzel bir mekan la mancha. yemeklerden pek memnun kalmasak da yine gelecek biz ;)

tamam manzara enfes ama istanbulda ictigim en pahali hendricks de burdaydi. yemek yemedim onun icin bir alt kat incirli saraphaneyi tercih ettim, muzikler fena degil soft caliyor. keyifli sakin bir gece icin tercih edilebilir.

mekan kuruçeşme de bulunuyor ve doğal olarak manzarası akşam olmasına rağmen harikaydı. balkon bar şeklinde dizayn edilmiş açıkçası biz gece gittiğimizden dolayı tam tadını alamadık ancak gündüz gidildiğinde manzaranın keyfine varılabilir. mekanın güzel ve sıcak bir ortamı var. i̇lk kokteylle başladık elmalı mojitosu gerçekten güzeldi ve ardından black plate istedik. black plate in içerisinde en beğendiğim domates tapenad oldu içerisindeki keçi peyniri ve sosundan dolayı. ardından şatobriyan sipariş verdik tam istediğim gibi pişmişti. ardından tatlı söyledik ama şuan ismini hatırlayamıyorum milföy hamuru vardı. bu arada garsonların ilgisine değinmeden geçmemek lazım. her şey çok güzeldi ve çok beğendim giderek popülaritesinin artacağını düşünüyorum.

biz yemek almadık, sadece tapa yedik. ilık bir ağustos akşamı hafif bir esinti eşliğin boğaz manzarası ile banyan grubunun zaten kendini isbat etmiş lezzetleri birleşince mutluluk verici bir akşam oluyor. tavsiye ederiz. ayrıca alt kattaki diğer iki restotan da mutlaka denenmeli.

if you are looking for a bar with a view, this is it! 

they use fresh ingredients and make amazing cocktails! tapas menu is just something for an easy evening along with a drink or 2. 

ps: nice breads though!

önceki hafta dogumgünü kutlamasi için gittigimiz mekandan özellikle manzarasi basta olmak üzere servisi, dekorasyonu ve lezzetiyle oldukça memnun kaldik, teknolojiyle pek aram olmadigi için resimleri sevgili soley'den çaldim. :) özellikle parmesan ve trüf mantarli makarnasini çok begendik, parmesan tekeri içinde hemen masanizin yaninda hazirlaniyor, ve eger öncesinde tapas veya küçük atistirmaliklar aldiysaniz bence oldukça doyurucu... paella'nin da tadina baktim ve begendim, normalde içinde domuz eti var ama istege bagli olarak çikartilabilir... 3 katli mekanin en alt katindaki saraphane nedeniyle oldukça genis bir menüsü var... dis alanda barin etrafinda doyumsuz bogaz manzarasi esliginde içkinizi yudumlayabilirsiniz..

sanırım lokasyondan dolayı mekan ödülü almış bir restoran sipariş verdiğimiz hiçbir yemek lezzetli değildi kelimelerin kifayetsiz kaldığı adı sezar olan bir salata kısaca mutfak çok zayıf!

fotgraflardan, mekanin barindan bogazin bu kadar net göründügü belli olmuyor ancak buraya gelir gelmez çok etkilendik. binaya girdiginiz andan itibaren güzel dekorasyonu görüyorsunuz ve merak ediyorsunuz zaten... barda gali adinda sise sarap aldik 90 lira sarap gayet güzeldi bir de peynir tabagi aldik 30 liraydi peynirler lezzetli ve tazeydi. ayrica misir patlattilar ve kekikle salça olan bir tabak ikram ediyorlar. tabii su ve lezzetli ekmekleriniz de yerini aliyor. 2 kuverden 12 lira aldilar açikçasi burda hiç de fazla gelmedi. inerken de saraphaneyi gezdik çok hostu. ancak arabanizi kuruçesme kahvesine birakirsaniz dönüste kahveye ugrasaniz bile sizden 20 lira aliyorlar.

elimde bir kadeh 2009 barbare elegance, tam karsidan acaba kapatilan kuleli askeri lisesi ne olacak diye dusunurken buldum kendimi. yesil ve mavinin cok keyifli bir birlikteligine sahip bir manzaraya haiz la mancha.
genis bir sarap menusu oldugu soylenebilir ama bir alt katta yer alan ve la mancha nin menusunde yer almayan saraplari incirli sarapevinde bulabilirsiniz ve la mancha ya getirtebilirsiniz.
ben de oyle yaptim. menude olmayan ama incirli sarapevinde buldugum iki sise 2009 barbare elegance i alt kattan getirttim ve hemen dekante edilmesi icin garsona verdim.
barbare bağları, tekirdağ’ın barbaros kasabası ile yazır köyü arasında yer alıyor. cabernet sauvignon, merlot, syrah, grenache ve mourvedre üzümlerinin dikildiği bağlarda organik, biyodinamik ve sürdürülebilir bağcılık yapıliliyor.
konum itibari ile bağlar barbaros köyü sırtlarında olduğu ve bölgesel sarapciligin önemine inanıldığı için şarapları isimlendirirken bölgenin adından yola cikilmis.
2009 barbare elegance ise hem decanter gumus hem de iwc bronze odullu. syrah, grenache, mourvedre,cabernet sauvignon, merlot kupaji.
canlı koyu bordo. burunda toprak, meşe kokusu giderek açılıyor ve kırmızı meyve kokuları da hissediliyor. damakta orta gövdeli, vanilya, böğürtlen ve fazla yumuşak olmayan kadifemsi bir tanen yapısana sahip.yüksek asit ve yüksel alkol komplekse sahip bir şarap. orta uzunlukta bitişi insanı mutlu eden cinsten.
oncelikle uc farki tapas ve sarkuteri tabagi soyleyerek basladik. avokado, bol sarimsak, dere otu ile harmanlanmis ilk tapas nefisti. yine ayni sekilde keci peynirli ve hafif acili tapasinda lezzetli oldugunu soylemem gerekiyor.
kendisini bir ispanyol lokanta olarak adletmesine karsin menude cok fazla tapas olmadigini soyleyebilirim. hem karides hem de ahtapotun, istanbul'un gobegindeki bir restaurantta frozen olarak ikram edilmesi inanilir gibi degil.
sarkuteri tabagi, icine konulan farkli urunlerin kalitesi ve tazeligi anlaminda oldukca basarili.
ana yemek olarak bonfile, antrikot ve deniz mahsulli linguini soyledik.
turkiye de blue rare kavrami bilinmedigi icin bonfile maalesef medium geldi. hemen uyarmamizla beraber lokantanin sefi masamiza gelerek ozur dileyip siparisin kendisine dogru aktarilmadigini soyledi. blue rare olarak degil az pismiz olarak gelen siparisi kendisinin de az pismis olarak hazirladigini istersek hemen degistirebilecegini de ekledi.
kibarligi icin kendisine tesekkur edip hemen firsattan istifade enfes olan butun sarimsagi nasil yaptigini sorduk, burda da bizi kirmadi ve zeytinyagi, kekik ve biberiye ile marine ettigi sarimsagi tam 4 saat 80 derecede firinda pisirdigini soyledi. tavsiye ederim
antrikot servisi etkileyici ama antrikotun gerekli isida gelmedigini eklemeliyim.
her zaman oldugu gibi porto sarabi burada da yok. sasirmadim, risotto toplari tatlisi ile yemegimi tamamladim.
manzarasi, sarap cesitliligi, konumu, mekan ic guzelligi, yemek kalitesi ve servis anlayisi ile tekrar gidilmeyi hakeden bir restaurant la mancha.

evet manzara, mekan güzel. tartisilmaz. ama yemekler gerçekten kötü. bu zamanda böyle bir yerde hem de bu iste deneyimli banyan gibi bir yerin sahipleri için utanilacak kadar kötü lezzetler. düzgün yemek yapmak hele ki akdeniz mutfagi olunca bu kadar zor olamaz.