konyalilar, anadolu yakasinda kazasker'de minibüs yolu üzerinde bostanci-kadiköy istikametinde giderken sagda bulunan orta büyüklükte bir lokanta. karsisinda fabrikasyonlasmanin en büyük örnegi köfteci ramiz ve onun hemen yaninda da mado var. hem disarida hem içeride yerleri mevcut. ben disarida oturmayi tercih ettim. içerideki döner tezgahini görünce bir an tereddüt ettim. acaba burasi da her zevke hitap etmek adina menüsünde bir sürü seçenek barindirip hepsini vasat yapan bir yer mi oldu acaba diye ancak bu endisem bir kaç dakika içinde kayboldu. bir menü istedim ve tabii ki firin kebap ismarladim. bununla birlikte kiyas yapmak adina etli ekmek de siparis etmek niyetindeydim ancak tek kisi gitmem nedeniyle her ikisini de bitirebilecegimden emin olmadigimdan pek de umutlu olmayarak yarim porsiyon pide verip vermediklerini sordum. neyse ki veriyorlarmis. bir de yanina süzme yogurt ismarladim. hepsi ortalama 10 dk içinde geldi. önüme çektigim firin kebap tabaginda pide üzerinde tercih ettigim üzere kaburga kismindan ortalama 150 gr büyüklügünde güzel bir parça vardi. elimle yemenin daha uygun olacagini düsündüm ve kemiginden tutarak agzima götürmek üzereyken kemigin elimde kaldigini farkettim. bu pek tabii hosuma gitti. çünkü etin uzun süre ve dis görünüsü itibariyle kurumadan pistigine isaretti. çatalimla ilk lokmayi agzima götürdügümde aldigim lezzet gerçekten tarifsizdi. az önce döner tezgahindan dolayi duydugum endisenin yerini bir anda neden daha önce buraya gelemedigimin pismanligi aldi. gerçekten buranin bu derece yüksek bir lezzet beklentisine cevap verebilmesine sasirdim ve aldigi tüm övgüleri o anda hakettigine inandim. ben büyük bir keyifle önümdekini yavas yavas yerken etli ekmek de geldi ve sogutmadan onun tadina da bakmak istedim. sonuç çok farkli degil. etli ekmegin içinde kullandiklari et de kebabin içindeki etin farkli bir kismindan konuldugundan olsa gerek müthis bir lezzet. konya mutfaginin en belirgin özelligi baharati neredeyse hiç kullanmamalari, dolayisiyla lezzetlerin dogal halleriyle sizin karsiniza gelmesi. bu durum hem pidede hem de yediginiz kebapta farkediliyor. eti pisirirken kullandiklarini bildigim kaya tuzu da lezzetin bir baska sirri. esimin memleketi denizli'de yedigim tandir kebaplarla bir kiyaslama yaptim ister istemez ve bu kiyastan konya'nin firin kebabi açik ara galip geldi haliyle. en büyük sebebi tandir kebapta size denk gelecek parça ve dolayisiyla lezzetinin tamamen sizin tabaginiza koyan çogunlukla kasabin insafina kalmis oldugu. kemige yakin güzel bir parça denk gelirse o da çok lezzetli ancak asiri yagli veya kuru bir parça ayni tadi vermiyor. burada istediginiz parçayi seçebildiginizden lezzet hep aynidir kanimca. masaya gelen sogan, domates, biber ve maydanoz da konya klasigi olarak sögüs geldi. özellikle sogan bu yemekle çok iyi gidiyor. merak ettigim bir diger lezzet de yogurtlariydi. önceden bildigim kadariyla koyun sütünden imal edilen süzme yogurt. onun için dört dörtlük diyemem. bir çanakkaleli olarak ilkbahar aylarinda her ne kadar artik inek sütüyle karistirilarak yapilmayanindan bulmak pek kolay olmasa da daha lezzetli yogurtlar yedim ama yine de herhangi bir lokantada yiyebileceginiz yogurtlardan güzel. marketlerden satin aldigimiz yogurtlarla kiyas etmek ahmaklik olur zaten. neyse efendim sonuç olarak biraz zorlansam da bir porsiyon firin kebabi, yarim porsiyon etli ekmegi ve bir porsiyon da yogurdu mideye indirmis mutlu biri olarak çayimi yudumlamaya basladim. 1 porsiyon yogurt 3 kisi için yeterli. ayrica ayni yogurttan yapilan yayik ayranlari da var. bir de menüde gözüme çarpan ve bir sonraki sefer mutlaka tadacagim bamya çorbasini da unutmayayim. bamya sevmeyemiz çoktur elbette, ben de küçüklügümde yemezdim ancak bu çorbanin standard bir bamya yemeginden oldukça farkli bir yapilisi var. son zamanlarda fiyatlarini biraz arttirmis olsalar da israrla önerdigim mekanlardan birisi.