köyün içerisinde günlük süt ve taze yumurta bulunur tabelalarının arasında yol alırken etraf umut vadediyor biz değerli konuklarına. fakat mekana yaklaştığınızda istilaya tanıklık ediyorsunuz. bir sürü otomobil, bir sürü egzos borusu, bir sürü insan. ardından göl kenarında yer bulma telaşı kaplıyor içinizi derken önünüze menü geliyor. mekanın göl üzerinde olması dolayısıyla alttan yediğiniz soğuğu bastıran sıcacık, içinizi, dışınızı, her yerinizi ısıtan bir menü. mıhlamanın 23 tl, patates kızartmasının 16 tl olduğu menü. ben kocaeli'de yaşayan birisi olarak yuvacık'ın, sapanca'nın canını seveyim. siz i̇stanbul'da yaşayan birisi olarak leğeni su doldurup yanına masa çekin. not: mıhlama tadımlık, 4 çeşit peynirin tamamı vasat, zerre yağ konulmamış zeytin, ekmekler başarısız, bal olmamış, ben hala sinirli... daha gencim belki daha kötüsüyle karşılaşırım diye otur 1,5...