gasto
topağacı’nda yeni yapılan bir apartmanın altında, tam olarak moc’un sağında açılangastostreet&local food adından da anlaşılacağı gibi sokak lezzetlerini şık bir ortamda, şeflerin elinden tadabileceğiniz yeni bir restoran. menü kırmızı et ağırlıklı olduğundan kahvaltısını denemeye karar verdik ve bir perşembe sabahı rezervasyon yaptırarak gittik. üç kişi, i̇ki buçuk saat oturduk ve ancak kalkmamıza yakın bir masa daha doldu yani sessiz, sakin ve kaliteli müzikle keyifli vakit geçirebileceğiniz bir mekan. nişantaşı’nda kahvaltı diyince genelde tek kişilik tabaklar ve yanında içilen, ekstra ödenen çay/kahve geliyor. ufak mekanlar, küçük masalar ve siparişi alan kişinin tezgahın arkasına geçip hazırladığı basit tabaklar...gastoise bir şef restoranı. sabah 10:00’da mutfakta yaklaşık beş kişilik profesyonel ekip hazır bekliyordu, müşteri olsun ya da olmasın. tüm yiyeceklerimiz siparişin ardından hazırlandı, vejetaryen olduğumuz için kuru et, sucuk vb. ürünler çıkarılıp yerine istediğimiz malzemeler ekstra ücret talep edilmeden eklendi ve makul sürede servis edildi. sucuklu yumurta yerine bol taze yeşillikli çırpılmış yumurta geldi mesela, harikaydı.
menüdeki kahvaltı tabağı 2/3 kişilik diye sunuluyor ve sınırsız çayla 150₺. i̇ki kişi için yüksek görünebilir rakam fakat üç kişi için harika. kütüğün üstünde servis edilen ve şaraba da yakışacak sert peynirlere avokado, domates çeşitleri, kendi yaptıkları süt reçeli gibi tatlılar ve zeytinler eşlik ediyor. ekmek sepetindeyse taze simit, ekşi mayalı ekmekler ve çok lezzetli bir kruvasan var. çay bardakları şık, tertemiz ve ilk servisin ardından döküm demlik masaya konuyor. biz demlikteki çayı ılık bulduğumuzdan her seferinde mutfaktan taze çay getirdiler ve bunu biz istemeden yaptılar, kendileri teklif ettiler. garsonumuz ilk andan son ana kadar kibar ve ilgiliydi, hatta bir ara utanıp “siz rahat edin, biz gerekirse sesleniriz” dedik. o kadar iyiydi hizmet.
poşe yumurtalı menemen ilk kez rastladığım bir buluş. menemenin yumurta dışındaki malzemelerini hazırlayıp üstüne iki poşe yumurta koymuşlar, böylece yumurta masada dokunduğunuz anda diğer malzemelere karışıyor. i̇ki dilim kızarmış ekmekle servis edilen menemen harikaydı. avokadolu poşe yumurta da kocaman ekşi mayalı ekmek üstüne bol avokadolu sos ve iki yumurtayla servis ediliyor. bu bile tek başına bir kişiyi doyuracak kadar büyük ve lezzetliydi. açıkçası bahane bulamadık.
eleştirinin tamamı tersninja.com’da!
ekleme: i̇kinci gidişimde şelale denen tatlıyı yedim ve americano içtim, ikisini de beğenmedim. ayrıca zomato gold’un tatlılarda geçmediğini hesabı öderken öğrendim. şef hanımefendi büyük kibarlık göstererek ben istemeden tatlıyı hediye etti ancak bu tarz restorandan restorana değişiklikler göstermesinden çok sıkıldım gold programının.