kadıköy-moda çevresinde artış gösteren "hadi cafe açalım" mantığından tam da bunalmışken ve artık aynı konseptli yerleri görmekten sıkılmışken, deli no.14 imdadımıza yetişip farkını yaratarak bir istisna oldu. i̇ç tasarımda yemeği sanatla birleştiren ve hatta sizi de küçük boyama kartları ve boyama kalemleriyle kendi konseptine davet eden, kendine özgü biryerolmuş. tostları çıtır çıtır ekmekten, anneburgeri ise "tekrar gelsek de yesek" diyeceğiniz cinsten. ek olarak, kahvelerin tadı da sunumları da pek hoş. sadece yumurtalı simit bize biraz yağlı geldi o kadar. kısacası, burası bir kere gelince tekrar gelmek isteyeceğiniz ve menüdeki denemediğiniz lezzetleri denemek için sabırsızlandığınız yerlerden olacaktır kanımca, nitekim benim için öyle oldu.