cafelerin sabah boşluğunu doldurma gayreti ile yapılarına kahvaltıyı da monte etmelerini çok yavan ve uygunsuz buluyorum ancak bazı kafeler bu işi biraz daha ciddiye alıyorlar.
çolo da bunlardan biri. öncelikle ekip sabaha hazır ve güleryüzlü. kaldı ki pazar kahvaltısına gittik ve cumartesi gecesi burada yer bulmak bile bir olay. onca gece şamatasında sonra sabaha bu kadar hazır olmaları takdir edilesi.
çolo'nun sahipleri artvin'li ve manası da sığır.
ama soranlara boğa diyerek yumuşatıyorlar.
kahvaltısına gelelim şimdi de: muhlama oldukça başarılı (standart kahvaltıya dahil değil). bunun dışında porsiyonlar büyük büyük ve doyurucu. salamlar sondi derece kötü ve yenilemez durumda. koymamalarını tercih ederim. peynir tabağı bol ama lezzeti vasat. söğüş salatalık ve domates çok iyi. ama zeytinyağı sunulmuyor.
reçel, bal bol ve vasat lezzette. sürmelik çikolata iyi, kaymak aşırı az. sahanda yumurtanın nasıl olacağını sormuyorlar ve önünüze sarıları patlamış ve aşırı pişmiş gelebiliyor, ki ben tam tersini severim.
çayın termosda ve sınırsız olması başarılı. ekmek çeşidi fazla.
yumurtalı ekmek, pişi ve zeytinler de vasattı.
sonuç: bir kahvaltı salonu değil, durum kurtarıcı olarak gelinebilir. çeşit çok ve fiyat uygun ama lezzet beklentinizi düşürün. muhlama ve kavurmalı yumurta ve söğüş ile daha mutlu olabilirsiniz.