akın restoran

tersane caddesi üstünde, hırdavatçılar çarşısına bu kadar yakın olup o keşmekeşten vs. uzak ve bu kadar huzurlu bir mekanı nasıl ortaya çıkardılar gerçekten anlamadım ? çalışanları çok ilgili ve güleryüzlü, kahvaltılıklar da gayet lezizdi. eminim akşam saatlerinde de çok güzeldir ?

bu dünyanın orta göbeğinde olup, öyle bu dünyanın dışında bir yer ki. mis gibi menüsü, her zaman güleryüzlü personeli ile geçirdiğiniz tüm zamanların tadı hep damağınızda kalacak. tereddüt etmeden gidin, keyifle yiyin, için. bana da teşekkür etmeyi unutmayın.

akin restoran eski müziklerin çaldığı tam bir köy kahvesini andıran bir mekan ?biz yemek tercihimizi anadolu makarnasi ve köy burgerinden yana kullandik ? erişteleri düzce'den getirtiyorlarmış ? biz domates ve üzerine kaşar peynirli yi seçtikkk , muhteşemdi ?? köy burgere gelecek olursak içerisinde patates puresi ve kozlenmis patlıcan olmasi gerçekten farklı bir lezzet katmış ?? bu şirin yere kesinlikle ugramalisinizzzz.çalışanlar gerçekten müşterilerle fazlasıyla ilgili.

benim de müdavimi olduğum, i̇stanbul’un özellikle son yıllarda en çok tercih edilen mekanlarından akın balık, şimdi “akın restoran” olarak şişhane’de… “akın restoran” köy kahvesi konsepti yolunda giden, i̇stanbul’un tam ortasında, menüsünde yer alan organik ürünlerle ve geleneksel türk mutfağının i̇stanbul yorumuyla sizi selamlayan bir mekan.

“akın restoran” sabah kahvaltısından, öğle yemeğine, akşam arkadaşlarınızla keyifle sohbet edebileceğiniz, bir mekan. “akın restoran”ın menüsü de oldukça samimi. menüsünün en önemli detayı olan organik ürünler; datça, kastamonu, antep, rize ve sakarya gibi türkiye’nin özel yörelerinden özenle seçilmiş.

“ağa kahvaltısı”nda erzincan’dan gelen özel tulum peyniriyle tanışırken, hiç bir yerde göremeyeceğiniz köy tarhanasını otantik tahta kaşıklarla tadacaksınız. “akın restoran”ın kendine özgü sunumu ile “tere ciğeri” ve “kezban kavurma” menünün diğer farklı lezzetlerinden.

menüsünde yer alan kezban kavurma ve kezban izgara hem yapılışları hem de lezzetleriyle organik lezzet avcılarının favorisi haline geldi. kastamonu’dan özenle seçilen köy tavukları ve rize’den gelen tereyağıyla yapılan özel sosla, bakır sahanda kezban kavurma olarak karşımıza gelirken, kömür ızgarada baharatlar eşliğinde, piliç göğüs ve pirzola şeklinde kezban izgara olarak servis ediliyor.

“akın restoran” her gün 09.00-03.00 arası hizmet veriyor ve burada kişi başı 50-100 arası ödemeniz olası… mekan bloggerı olarak belirtmemde fayda var, son zamanlarda akın balık, özellikle fiyat politikaları nedeniyle tepkiler alıyor umarım akın restoran bu tepkilerden etkilenmez...

çok güzel mekan yemekleri de çok güzel. hamburgeri ve eniştesi ayrı bir güzel. nostaljik ortamı ve müzikleri ile i̇stanbul'da bir eşi daha yoktur. herkese tavsiye ederim.

burda kahvaltı etmek cok keyifli. kime önerdiysem ve geldiyse memnun kaldılar. kahvaltı doyurucu, fiyatlar uygun. bir de yemekleri var onlar da sahane ne yediysem cok lezzetleydi. hem biraz da izole, calısanlar güler yüzlü,bir de kısın masanın altında sizi ısıtan minik oduncuklar var:)

şans eseri bulduk çok beğendik. anne köftesi ve llimonatasını denedik. limonatası el yapımıydı bana limon yiyormuş hissi verdi bayıldım. anne köftesini de muhakkak denemelisiniz gerek lezzeti gerekse sunumu çok iyiydi. mekanın içindeki huzurda yemeğin lezzetini kat kat arttırıyor. lokman aktürk

daha kötü muamele gördüğüm bir mekan olmadı. sipariş vermek için verdiğim uzun uğraşların sonunda alınan siparişim unutulduğu için (hatırlatmama rağmen) tam 1 saat bekletildik, hafta sonu olduğu, kalabalık olduğu için anlayışlı olmaya çalıştım ama garsonlar resmen bizi görmezden geldiler. mekan tam olarak hayalkırıklığıydı.

personel konusunda ciddi bir servis problemi var. açıkcası ciddi ilgisizlik görüyorum. mekan konsepti çok güzel diyebilirim. lakin personel ilgisizliği ile bu durumu dezavantaja çevirmişler. "gülmeyi bilmeyen dükkan açmasın" tarzında bir sözleri vardı sanırım oldukça ironik bir durum yaşadım. hoş olmadı umarım bir daha gittiğimde aynı durumu yaşamam. -ki gidersem. teşekkürler..

o meşhur ağa kahvaltısını yemek için gittim, yedim, çok memnun kalmadım.
beyaz peynirsiz kahvaltının benim için kahvaltı olmadığına eminim, bu güzel sunumlu tabakta keşke beyaz peynir de olsaydı.
konsept çok güzel. köy kahvesini andıran ortam şahane. bir de sobaya yakın oturuyorsanız harika.
gizlenmiş saklanmış olan bu yer, yol üstünde dikkatinizi çekmiyor, o yüzden adres sorduğunuzda sizi hemen yakınındaki akın balık restoranâ yönlendirebilirler, aman dikkat..

senelerdir gittiğimiz mekan artık tanışıyoruz gerçekten herşey çok lezzetli çalışanlar zaten harika insanlar sonuna kadar tavsiye ederim bu lezzetleri tadın

mekanın salaşlığı insanı rahat hissettiriyor. haftanın ortası olmasına rağmen aşırı kabalık ve çok çok çok gürültülü. biraz müzik dinleyebilirim diye umuyordum. fakat gürültüden yanındakinin sesini duymak mümkün değil. i̇şletme dört kişi ve üzerine fiks menü uyguluyor. her şeye kendileri karar veriyor. mezeleri şöyle böyle. açıkcası umduğumu bulamadım.

şehrin merkezinde olan ama içeri girdiğiniz anda kendinizi başka bir yerde hissettirin mekan.kahvaltı ve yemeklerini denedim.kahvaltıda peynir çeçidini yetersiz buldum ama genel olarak lezzetli,tarhana çorbası başarılıydı,tahta kaşıkla servis edilmesini beğendim,anne köftesi de lezzetliydi.görümce dolması gibi ev yemeği tarzı çeşitlerde mevcut,sadece ızgara ile kısıtlı değil.eriştesi de çok doyurucu.sadece ciğer çok tuzluydu ve bunu çalışanlara ilettim.ulaşım açısından çok kolay,haliç metro durağının tam karşısında kalıyor.fiyatlarda lezzetle oranlanırsa normal.porsiyonları gayet doyurucu.tek sorun açık alanda oturursanız bahçedeki kediler,normalde hayvanseverim ama yemek  yediğim yerde çok fazla kedi dolaşınca rahatsız oluyorum.son olarak wc leride temizdi.

asagilanmak ve hor gorulmek icin cok ideal bir yer. kotu masalarda, pis bardaklarda raki icmek icin kesinlikle tercih edilmesi gerekiyor. servis kalitesi berbat, calisanlar kaba... cook uzak durulmasi gerekiyor

güzel mekan çok hoşumuza gitti ancak yemek yemeden aç bir şekilde restorandan ayrıldık,çünkü yemekleri yapan kişi bone takmıyordu. bu steril olup olmadığı konusunda bizde şüphe uyandırdı.