ada sokağı

beşiktaş'ta oturan arkadaşımız götürdü. minicik bir mekan. sahipleri hoş insanlar. mekanın küçüklüğü içerideki herkesle kaynaşmanıza yol açıyor. çoktandır bu kadar değişik ortamı olan bir meyhaneye gitmemiştim. i̇yi geldi

kangurular çok güzel anlatmış burasını, ben aynı şeyleri sıralamak istemiyorum.daha doğrusu bu güzel insanların bu özverili müthiş dokunuşlarıyla yarattıkları bu güzel mekanı yanlış anlatmaktır bütün korkum.keşke edebiyatçı olsam da süslü kelimelerle bezesem burayı..ben buldum ve arkadaşlarımı götürdüm.özel bir geceydi bizim için, bu yüzden hafif bir korku vardı içimde beğeniyle ilgili...ama gecenin sonunda hepsi beni kutluyorlardı bu müstesna mekanı bulduğum için.burasını tanımlamak çok zor, sanki eviniz gibi desem olmaz, nerede evinizde böyle özenli bir hizmet.meyhane diyebiliriz ama bizim yaşlar bile bu tür bir meyhane görmediler.bence burası kendine münhasır bir yer.yediğimiz herşey son derece özenliydi, peynirli muska böreği bile masada mırıltılar duyulmasına yol açtı.ciğer, hiçbir yerde böylesini yemedik nidalarıyla karşılandı.sütlü balık, masada balık sevmeyen arkadaşlarımızın bile yemesine yol açtı.baştada söylediğim gibi kanguruların yazdıkları metin gayet açıklayıcı, onu okuyun ve en yakın zamanda gelin bence çok memnun kalacaksınız.

fix menünün  nakit öderseniz 100 lira olduğu söylendi ama gerçekte fix menü nakit öderseniz 120 lira. bunun haricinde herşey gayet yolundaydı

beşiktaş yıldız da eski toprak holding binasısın olduğu arnavut kaldırımlı yokuşta eski evlerin arasında ada sokaklarını andıran bir ortam burası. kamo’s mykonos’’ ne “klasik meyhane” ne de “modern meyhane”. sahibi kamer akdülgeryan ve aynur eyüboğlu gibi şahsına münhasır. i̇çeride uzunca bir masa var, i̇ster istemez diğer insanlarla iç içesiniz. bir süre sonra kaynaşma olabilir kadehler tüm masadakilerle birlikte sağlığınıza kalkabilir. en fazla 21 kişi alır mekanın kapasitesi. aslında oluşturulan bu hava insanların eşit şartlarda eğlenmesi ve özüne dönmesi. herkes maskelerinden, kimliğinden arınıp o anı ve havayı yaşıyor. herkesin sonuçta eğlenmeye ihtiyacı var ve kamer bey önce müzikle bu havayı yakalıyor.mekandan içeri girdiğinizde duvardaki resimler çizimler insanı etkiliyor. ayrıca ekleyelim, duvardaki sokak çizimleri de kamer bey’in elinden çıkma. çizimlerde sokak yaşamı çok güzel anlatılmış,mavi beyaz bir dekor, bir yanda çamaşırlarını asmış komşu bir yanda çiçeklerle donatılmış balkon ve ağaçlara asılmış fenerler.tuvaletinde de minik bir kitaplık dikkatimizi çekti.


kamo’s un mykonos ilavesi de özgürlükle ilgili. hiçbir kalıba girmemiş. herkesi olduğu gibi kabul etmiş mykonos. bu güne kadar fark etmemişiz bu mekanı dışarıdan çok da belli olmuyor meyhane olduğu. saat 19:00 da açılıyor ve saat 01:00 e kadar servis sürüyor.

müzik konusu önemli çünkü; türkiye'nin ilk dj’lerinden biri var. henüz 13-14 yaşlarında kınalıada’da “beach party”lerle adını duyurmuş ve lakabını o dönem almış kamer bey; yani kamo’s bu partiler o dönem için ilklermiş. sonra hep kendi yarattığı projeleri gerçekleştirmiş. şimdiki projesi de bu ada sokağı.

mekân ilk açıldığında 2010 yılı sanırım. mezeleri hazırlayan sake hanım şimdi yok. o nedenle mezelerdeki değişimi kıyaslayamam ama o beklediğiniz rum mezeleri yok genelde daha bilinen, bildiğimiz mezeler var. fava, barbunya, soya soslu uskumru, patlıcan ezme, yaprak sarma, pancar turşusu, kinoalı salata, mercimek ve mısırlı salata, ara sıcak olarak muska böreği, soslu ciğer kavurma, ana yemek olarak sütte balık sunuluyor. tüm bu çeşitler ve limitsiz içki dahil fix sunuluyor. mezelerden istediğiniz tekrar veriliyor. biz soya soslu uskumruyu çok sevdik ve tekrar istedik. soslu ciğeri de çok lezizdi, sütte balık ta tavsiye edebileceğimiz nitelikte. kısacası kamer bey in de söylediği gibi çok fazla bir beklentide olmayın diyor mezeler için ama hepside gayet başarılıydı.

kamer bey ile fırsat buldukça sohbet etme imkanımız oldu, çay bardağına koyduğu rakısıyla masalar arasında gözlem yapıp eksik bir şey var mı diye bakınıyor bir yandan da servise yardım ediyordu. ortak tanıdıklar da çıktı muhabbet ettikçe ne de olsa dünya küçük.

kamo’s mykonos için kısacası şunu söyleyebiliriz; arkadaşlarınızla sohbet edip, mekanın dekoruyla ve çalan rum müzikleriyle havaya girebileceğiniz güzel seçilmiş mezelerle ve limitsiz servisle hem doyup hem de demlenebileceğiniz şahsına münhasır bir meyhane.

 

it has an atmosphere reminding island streets, located in the old building of toprak holding in the slope with cobblestone in yıldız, beşiktaş. kamo's mykonos neither a classic nor modern pothouse. it is unique like their owners; kamer akdülgeryan and aynur eyüboğlu. there is a long table inside. unavoidably, you are one within the other people. after a short time you can toast with everybody. the maximum capacity of the venue is 21 person. thanks to this atmosphere everybody is getting out of their masks, identities and living that moment. everybody needs fun and he is firstly grapping this mood buy music. when you enter the venue the sketches, pictures affects you. the street sketches are also made by kamer bey. the street life has been expressed very nice. mainly blue-white colors, a neighbour hanged their laundries at one side, a flowery balcony and lanterns hanging on trees on the other side. a small bookcase in wc took our attention.

the adding of mykonos of kamo's is related with freedom. mykonos has accepted everyone as they are and no borders for itself. we were insensible of being a pothouse from outisde until now. there is service between 19.00-01.00

music is important. because kamer bey is the one of the first dj's in turkey. he gained his nickname, kamo's when he was 13-14 aged and got famous in beach parties in kınalıada. these parties were pioneer for that period. then, he realized the projects prepared by himself. his last project is this island street.

sake hanım is not working in the venue now. she was preparing mezes when the venue was opened in 2010. so i can not compare the change in mezes. there is no greek mezes. there are classic meze kinds. kidney bean, mashed broad beans, mackerel with soy sauce, eggplant, stuffed vine leaves, red beet pickle, salad with kinoa, salad with corn and lentil, triangler shaped phyllo pastry with cheese filling as hot starter, roasted liver with sauce, fish in milk as main course are serving. you can want again from meze kinds. we liked the mackerel and wanted again. we liked other meze kinds, the liver and fish.

we made conversation with kamer bey. he was watching tables for any deficient and he was helping the service.

sum up, we can say for here: it is a unique pothouse where you can capture the mood, booze with playing musics, nice mezes and unlimited service.

dün doğum günü kutlaması için gittiğimiz, i̇stanbul da bulabileceğiniz en samimi mekan çok ama çok beğendik. mezelerinden arasıcaklarına herşey çok lezzetliydi. sütte baliği bu sefer tadamadık bir daha ki sefere saklıyoruz. aynur hanım ve kamer beye ilgi ve emekleri için ayrıca teşekkür ederim yaratıcılıkları ve müşteri memnuniyetleri tek kelimeyle mükemmeldi. mutlaka rezervasyon yapılmalı mekanın iç kısmı maksimum 20 kişi alabiliyor.

insan gibi iki kelam laf edip adabıyla rakı içebileceğiniz bi yer. bunu yapmayanlar / yapamayanlar beğenmez belki. beğenmesinler de zaten =) ne aç ne de rakısız ne de sohbetsiz kalırsınız. aynur ablaya hürmetler

besiktas'ta sakin, muhtesem mezeleri ve harika bir sahibi olan tatli mekan. sadece fix menu usulu calisiyorlar. haftasonu mutlaka rezervasyon lazim. bence besiktas'in en iyisi.

eviniz gibi hissettiğiniz, dolaptaki yemekler bitene kadar açık olan, aynur abla'nın kepçe kepçe ciğeri tabağınıza döktüğü, mezeleri harika mekan

çok guzel bir ortamı var: küçük ve şirin. sabit bir fiyat odemistik ama şu an nasıldır bilmiyorum. mezeler çok lezzetliydi. rakının keyfine vardık diyebilirim özetle.

yildizda sadece rezervasyonla mekani acan bir meyhane. mezeler lezzetli, servisniyi. mekan oldukca kucuk, max 20-25 aliyor, acik yeri sinirli. 10-15 kisilik grupla neredeyse mekani kapatiyorsunuz. o zaman muzigi de yonlendirebiliyorsunuz. sahibi eski kinali ada kamo's un sahibi, dj sorununuz yok yani.

dun gece 20 kisi dogum gunu kutladigimiz mekan tek kelimeyle harika. yemekler, mezeler, sicak insanlar, hizli hizmet, muzikler... hepimiz cok memnun kaldik.

geçen sene 13 ekim de keşfettiğim yer,  dekorasyon ve tarzı ile diğer meyhanelerden çok farklı fiks çalışıyorlar ve önünüze birbirinden lezzetli mezeler geliyor . ara sıcak olarak gelen ciğer ve muska böreği  birbirinden lezzetli  , balık sevmeyen biri olarak süt de balıklarına bayılıyorum . 
gelelim beni buraya çeken  diğer sebeplerden biri de mekanın işletmecisi aynur hanımın güler yüzü  ve sohbetidir . her zaman severek gideceğim mekanlardan biridir . gitmenizi görmenizi tavsiye ederim .

nereden başlayayım bilemedim, en baştan başlıyorum o yüzden.
arkadaşımız telefonla rezervasyon yaptırırken (8 ekim gününün soğuk olduğunu gördüğümüz için) kapalı alan sordu. kapalı alan yok ama iki tane soba var cevabı aldık. mekana girdik -hava soğuktu- sobalar nerede diye sorduk, ne sobası bu mevsimde soba yok dediler. daha dakika bir olduğu için olmuştur bir hata diyerek üzerinde durmadık. 
saat 19.00da rezervasyonumuz vardı mezeler masaya saat 19.00 gibi kondu 2 eksikler. bu arada 10 çeşit meze var ve mezeler 2 kişilik. (biz 5 kişiydik.) saat 21.00 gibi ara sıcak sorduk daha var dediler(hatta yan masa doğum günü kutluyordu doğum günü kızı gelmeden olmaz gibi bir şey dediler gayet ciddi.) neyse 3 adet minicik muska böreği ve ciğer geldi. muska böreği ve ciğer güzeldi. 
son olarak bir ana yemek geldi ki sormayın, 5 kişiye 1,5 kişilik sütte levrek. lezzeti güzel olabilir ona bir şey diyemem ama o kadar küçük porsiyon ayıptır. az denince de ağır yemek dediler. 
herkesin önüne birer o tabaktan koysalardı da görselerdi yeniyor mu yenmiyor mu.
1,5 puan verdiğim çok az yer vardır genelde bir şeylerden puan vermeye çalışıyorum ama burasında ne puan verilecek şey var ne de bir daha gidilcek. hataımda gittiğim en kötü meyhaneydi. 
bir de fiks menü çalışıyorlar 120tl.

herseyiyle farkli bir meyhane. konumu, mezeleri, ara sicaklari ve sutte baligiyla. ama en fark yaratan ozelligi kisiye ya da gruba ozel olmasi. yani kafaniza esip giderseniz kapidan donebilirsiniz. randevu ile calisiyorlar ve hersey size taze o gun hazirlaniyor. 5 kisilik grup olarak gittik. gozumuzle de gorduk. mezeler gercekten hepsi cok guzel. ben uskumru lakerdayi cok begendim. tuzu, sosu herseyi cok kivamindaydi. deniz borulcesi, patlicani hepsi harika. arasicak olarak kizartma borek ve sicak ciger geliyor. borek icin guzel diyebilirim ama ciger icin ayri bir yer acmak lazim. cogu cigercide yiyemeyeceginiz cinsten. ana yemek olarak da sutte balik geliyor. mantarli olarak sunulan bu lezzet mekanin favorilerinden ama bize biraz sosu agir geldi. belki bize denk geldi bilemiyorim. sonuc olarak degisik ama mutlaka gidilmesi gereken bir meyhane. siddetle tavsiye ederim

mekanın yeri konumu ve dizaynı gayet güzel. asmalıda veya beşiktaş çarşıdaki klasik kalabalığın içine dalmaktansa daha sakin daha rahat sohbet modu için ideal. mekan da oldukça samimi bir hava hakim zaten. genelde fix menü üzerinden gidiliyor ve mezeler ortalamanın üzerinde. instagram.com/yigitingo